12. BÖLÜM ~Acı Gerçek.~

2.3K 963 253
                                    

12. Bölüm

~Acı Gerçek~

Bir an oluşan sesizlikle genç kızın ne dediğini kavrayabilmişlerdi. Ağızlar istemsizce şaşkınlıkla açılıyordu. O ağızlar eller ile kapanıyordu. Nasıl olurda Berdil, zorla tutulmadığını söylemişti? Başta Berken olmak üzere
hepsi ona bakıyordu. Bu duruma en çok kuşkusuz Sait şaşırmıştı. Şaşkın bakışlı tavrıyla bir adım öne atarak kıza yaklaştı.

İkna edici yumuşak sesiyle,"Beren seni tehdit ediyorlar dimi. Ama korkmana gerek yok sana zarar veremezler. Bana da, ailenede zarar veremezler." Diyerek Berdil'in elini aniden tuttu. Daha tutmaya saniyeler olmazken, Berken sağ elini hızla Sait'in göğsüne vurarak geriye itekledi. Sait sarsıla sarsıla geri adımlar attı. Bu Berken'in eli ağır idi.

"Polis bey gördünüz, duydunuz. Eğer şimdi bu adam burdan gitmezse işte o zaman karakola gitmemiz gerekecek."

Boran ağa ve Devran ağanında sinirli tavırları üzerine Polisler araya girdi.
"Afedersiniz. Ve sizleride konaktan dışarıya alalım." Diyerek Memet ve Sait'i dışarıya çıkmaları için istemde bulundu.

Ama her ikisi de çıkmak istemiyolardı. Çünkü biliyorlardır ki, Berdil'i zorla bu konakta tutuklarını, bir şekilde tehdit ve korku şaçtıklarını..

Bu sefer Memet bey yeğenin ellerini tutup gelmesi için bir kaç söz sarfetti. Ama ne fayda onun çabalarıda boşa gitmişti.

Sinirler fazlasıyla gerilince en sonunda Memet bey, Sait'in kolundan tutup  konaktan çıkarmaya çalıştı. Sait bir yandan konaktan çıkıyor, diğer yandan bağıra bağıra, "Bereen! seni burdan kurtarıcam ve sen bu adamdan boşanacaksın. Sen hiç merak etme, şimdi gidiyorum ama yine döneceğim." Dedi. Bu sözlerden sonra konağın kapısı tamamen kapanmıştı.

Devran ağa, etrafta toplanan çalışanları elleriyle gidin işareti yapıp sert ses tonuyla konuştu. "Tamam işte ne toplandınız dağılın hadi herkes işinin başına dönsün."

Berdil, Sait'in kurtulduğuna ve dayısını görebildiği için bir an olsun mutlu olmuştu. Dayısının elbet onu bu konaktan çıkaracağını hissediyordu. Bu kargaşadan uzaklaşmak için odasına çıkarken henüz basamakların ilk katındayken, kolundan tutmasıyla bedenini kolunu tutan kişiye çevirdi. Havin! Havin Berdil'in dirseğini avuçlarının içine almış öfkeyle sıkıyordu. Havin nefret ettiği bu kızın gideceği ümüdiyle sevinmişti ama gitmeyince o sevinçte boğulmuştu. Kin dolu bakışlarla nefret dolu sesiyle Berdil'in kulağına,"eğer bir daha Berken'in elinden tutarsan o elini keserim. Berken'den uzak dur! O sadece beni seviyor ölse başkasını sevmez. Anladın mı?" diyerek fısıldadı.

Bu Havin hangi ara girmişti konağa, Berdil merakla bunu düşünüyordu. Doğruya az önce kargaşadan firsat bulup girmişti. Yüzsüzdü Havin yüzsüz! Berdil kolunu hızla geri çekip,

"sanane Havin, Berken benim kocam değil mi? İstediğim zaman istediğim yerde kocamın elini tutarım" dedi nispet edermişcesine. Bu sözlerle amacına ulaşmış, Havin'i delirtmişti. Havin'in eli ayağı titriyordu. Sanki bir an olsun bu dünyadan bağını koparmıştı. Kendine geldiğinde Berdil'e bakıp, tam olarak saçını başını konağın ortasında çekip çekip koparmak istemişti. Ama bu olayı tabi ki de gerçekleştirmedi.

Birgül'ün emir verici sesiyle bir adım geri durdu. Ona değil Berdil'e iş söylüyordu. Şu Birgül'ün tek amacı belli ki Berdil'e eziyet etmekti.

"Katilin kızı şovun bitti. Hadi şimdi yukarıya çık, git iş yap. Yukarıdaki kirlileri ellerinle yıkaya."

Berdil duymazdan gelip yukarı kata çıkıyordu. Bütün bu olanlara şahit olan Fatih'te Berdil'in arkasından yukarı kata çıkıyordu.

BİR GÜLÜŞE BİR ÖMÜR (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin