Bölüm 23: Özel görev
Bazı anlar olur, karşındaki kişinin suratına bir yumruk yapıştırmak. Üzerine atlayıp onu yok etmek istercesine dövmek istersiniz. Valu şu anda o anlardan birisini yaşıyordu. Neden kendini tutuyordu bunu yapmak için, bilmiyordu. Sadece içindeki bir his vardı ki, onu durduruyor, kadının ne söyleyeceğini merak etmesini sağlıyordu.
Yerde çırpınarak Five'ın ayağını itmeye çalışıyordu Lila. Ancak hem yüzündeki bıçağın batma korkusu, hem de boğazına o kıpırdandıkça daha çok bastırılan ayak bunu yapmasına izin vermiyordu. Valu elindeki bıçağın soğuk metalini kızın suratından çekti ve saçlarına getirdi. Yüzünü buruşturup saçları tutarken uçlarından kesmeye başladı.
"İçgüdüleriniz sağlam." Dediğini duydular Denetimci'nin.
Five gözlerini kızın saçlarını kesmeye çalışan Valu'dan ayırdı ve Lila'nın boğazına biraz daha bastır iken Denetimci'ye baktı.
"Kızı psikiyatri koğuşuna koymak, alık kardeşimden yararlanmak zekiceydi."
Denetimci tütünü dudağından çıkarttı ve yerdeki kızına yandan bir bakış attı. Yeniden Five'a döndüğünde yüzünde memnun bir ifade vardı. "Armut dibine düşermiş."
Five'ın şaşkın suratının aksine dalga geçermiş gibi bir ifade yerleşti Valu'nun suratına. Bunu zaten biliyordu.
"O senin.." diye şaşkınlıkla konuşan Five'ın sözünü tamamladılar Denetimci ile aynı anda.
"Kızı."
"Kızım."
Five Hargreeves yerde oturan ortağına çevirdi bir anlığına bakışlarını. 'Neden bana söylemedin?' diyordu adeta gözleri ile. Kız ise bu bakışlara sadece omuz silkti. Kızın kimin kızı olduğunun bir önemi olduğunu düşünmüyordu. Kız her türlü deli ve gereksizdi. Söylemesi bir şey değiştirmeyecekti. Elindeki bıçağı belindeki kemere takarken ayağa kalktı. Bu sırada konuşan Denetimcinin söylediklerine gülmüştü.
"Evet, yedeği de yok. O yüzden gırtlağına çökmezsen çok makbule geçer."
Kızın boğazından ayağını çeken Five'ı gördüğünde ise gülüşü bozularak gözlerini devirdi. Oysa ki o biraz daha eğlenmek istiyordu.. Belki tırnaklarını yolmak, saçlarını koparmak gibi şeyler için yapabilirdi. Five ise onu serbest bırakmıştı. Ayağa kalkan Lila'ya gözlerini devirdi ve pis bir gülümseme ile baktı ona. Buna karşılık Lila da gülümsemiş aynı şekilde ona karşılık vermişti.
"Sizi öldürmenin keyfine vardığım gün de gelecek."
"Evet." dedi Valu dudaklarını büzerek alayla ona bakıyordu "Anca rüyanda."
Lila sinirle kadının üzerine atlayacaktı, ancak annesi bunu yapmasına izin vermedi. "Lila, bize bir dakika verebilir misin?"
Kızın yüzü kızardı. Kendisine alayla bakmakta olan iki çocuk görünümlü yetişkine sinirli bakışlarını gönderdi. Valu elini kaldırmış büzdüğü dudaklarına yayılmış gülümsemenin eşliğinde ona el sallıyordu.
"Evet." Dedi Five Hargreeves kolunu yanında duran kızın omuzuna atarken. "Yetişkinler konuşacak."
Lila'nın arkasını dönüp gitmesini izlediler birkaç saniye. Onun uzaklaşmasını izlediler. Bu sırada Valu Five'ın ne yaptığını anlamaya çalışıyordu. Omuzunda ki kol onu da kendisi ile birlikte Denetimci'ye doğru döndürdüğünde bunu düşünmekten vaz geçti.
"Ne istiyorsun?"
"Caz sever misiniz?"
Bu ne biçim bir soru böyle?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VALU - Number 5
Fantasy1 Ekim 1989 saat 12.00'de dünya genelinde 43 kadın doğum yaptı. Gün başladığında o kadınların hiçbirinin hamile olmaması oldukça sıra dışıydı. Zaman tıpkı bir gür bir şekilde akan nehir gibi hızla akıp geçti ve kendisini tekrar etti. Kıyamet günü g...