wrong choice (Nico W.)

543 35 344
                                    

Hepinize selam arkadaşlar. Birkaç gün yoktum ama geldim. Bölümün sonunda size Tom ile ilgili bir bilgi yazdım orayı okumadan bitirmeyin hikayeyi. Gerçekten sinirlerinizin içinden geçecek, eliniz ayağınızı titretecek bir haber bu. Yani fazla meraklanıp hemen bakmayın. Bilerek bölümün sonuna yazdım. Bilirisniz her bölümde bu kısımda söverim bu sefer alt tarafta sövdüm. Sonrasında sizi mutlu edebilmek için (o haberden sonra biraz zor) benim bayıldığım TOP 10 TOM HOLLAND TATLI FOTOĞARFLARINI ATACAĞIM. Neyse hadi bölüme başlayalım. 

Bu arada bu hikayenin 3. Bölümünün de gelmesini ister misiniz? 

.

.

.

.

.

.

"Nico... İyi misin?" diye sordum. 

"Şuan mı? Yorgunum biraz. Noldu ki?" dedi kafasını sana doğru çevirerek. 

"Şey... Ben endişelenmeye başladım, senin bu kabusların hakkında." dedin. Ona normal bir yoldan söylemeye çalışıyordun ama daha kötü hale getiriyormuşsun gibi hissettin. 

"Merak etme. Bugün rahat bir şekilde uyuyacağımı düşünüyorum." dedi. Kafanı ona çevirdin ve 

"Ne oldu ki?" 

"James kabuslarımı susturmak için bir şey verdi." 

"Ne verdi?" diye sordun. Nico kafana bir öpücük bıraktı. 

"Şu anlık bunu düşünmene gerek yok. Ben iyi olacağım. Biz iyi olacağız." dedi. 

Bu bir çözüm değildi ama şu an yapabileceğin bir şey yoktu. James ona ne verdiyse zaten o şey Nico'nun kanındaydı. Önemli olan bir daha asla kullanmamasıydı. 

**** 

Sabah uyandığında Nico, yanında değildi. Yataktan çıktın ve üzerine bir hırka aldın. Hırkayı giyerken merdivenlerden inmeye başladın. Burnuna çok güzel bir koku geliyordu her bir basamak indiğinde. 

"Günaydın bitanem." Dedi tebessümle. Sen şaşırmıştın. Savaştan sonra ilk defa mutfağa yemek yapmak için girmişti. Hatta alışveriş bile yapmıştı. Çok mutlu görünüyordu. Yanına gittin ve şaşkın şaşkın ona baktın. 

"Noldu?" dedi gülerek, bir yandan da tavadaki yumurtayı karıştırarak. Arkadan ona sarıldın. 

"Uzun zamandır seni böyle mutlu görmemiştim." Dedin hafif bir şekilde gülerek. 

"Merak etme, bundan sonra hep böyle olacağım." Dedi ve masada duran ilaç şişesine baktı. Nico'nun akşam dediği şeyler aklına geldi. Kollarını ondan çektin. Bir anda ciddileşmiştin. 

"Ne?" dedin. Masanın üzerinde duran şişeyi aldın ve ne olduğuna baktın. İçinde pembe haplar vardı. Nico tavayı bıraktı ve yanına gelerek 

"Sakinleştirici- 

"Tatlım, sorunlarından böyle kaçamazsın!" dedin sakin bir sesle. Böyle bir durumda ona karşı olmak anlamsızdı çünkü. Eğer öyle davranırsan seni düşman olarak görmeye başlardı ve bunu istemezdin. 

"KAÇMAYA ÇALIŞMIYORUM ZATEN!" dedi biraz sesini yükselterek. 

"O zaman bu ne?!" dedin Nico'nun kollarından tutmaya çalışarak. İki adım geriye gitti 

"NE YAŞADIĞIMI BİLMİYORSUN!" 

"Çünkü anlatmıyorsun. Ben senin düşmanın değilim." 

Tom Holland İle Hayal ZamanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin