deal with the devil (Peter P.)

985 85 22
                                    

Hepinize tekrardan merhaba. Umarım gününüz güzel geçiyordur. Açıkçası benimki mükemmel. Neden mi? Çünkü The Devil All The Time filmi çıkıyor. İnanılmaz güzel. Fragmanı çıktı. Tom'un filmdeki adı Arvin Russell, gerçekten de inanılmaz seksi. Bir de filmde seks sahnesi var. Fragmandan anladığım kadar iki tane var. Herkes bu sahnelerin Robert'a ait olduğunu düşünüyor ama bir tanesinde Tom sevişiyor bence. Yani benim düşüncem. Neyse demek istemiyorum. Saatlerce bu film hakkında konuşabilirim çok güzel. Fragmanı izlemediyseniz hemen izleyin. Film hakkındaki bazı bilgileri de Tom hakkındaki fan sayfamda paylaştım oradan da bana destek olursanız çok sevinirim.

➡ cloud.tomholland

➡ cloud.tomholland

➡ cloud.tomholland

➡ cloud.tomholland

➡ cloud.tomholland

➡ cloud.tomholland

.

.

.

.

"O şey bir dron muydu?" dedin. Evet anlamında kafanı sallayınca, kafandaki büyük yapbozun parçaları teker teker yerine oturdu.

O gözlük benim olmalı!

Peter, yaşamış olduğu bu aksiyonu bol olan anıyı bir kenara attı ve kafasını senin omzuna koydu.

Tony, nasıl olur da bu kadar önemli bir savaş makinesini Peter'a verebilir ki? Peter, onu koruyacak güçte değil. Neden beni seçmedi? Ah, doğru senden nefret ediyordu. Hiç sorun değil!

Yolculuk boyunca Peter kafasını omzundan kaldırmadı. Sen de bundan yararlanarak Beck ile mesajlaştın. Otele gittiğinizde eşyalarınızı koydunuz ve babanın sizi çağırması üzerine gizli karargâha gittiniz.

******

"Beck, Peter ile konuşmalısın." Dedin Beck'in yanına gidip.

"Neden ki?"

"Çünkü arkadaşları için endişeleniyor." Dedin. O sırada baban sana baktı.

"S/İ normalde bu işi istemiyordun, o zaman neden geldin!" dedi imalı tavrıyla. Bütün salon sessiz olduğu için babanın sözcüklerini herkes duydu. Şuan insanlar senin ağzından çıkacak olan kelimeleri bekliyordu. Çünkü onlarda biliyordu, biri sana laf söylerse bunun sonuçlarının kötü olacağını. Karşındakinin kim olduğu fark etmiyordu. Sadece laflarınla bile insanları dövebiliyordun ki bu en büyük zorbalık çeşidiydi. Ama insanları psikolojik ve fiziksel acı çekmesini çok seviyordun. Eskiden nedenini bilmiyordun. Şimdi ise annenin Ölüm Tanrıçası olmasından anlıyordun ve bu doğal bir şeydi.

"Böyle bir olayda çaresiz insanlara bakmayı seviyorum. Onlar ne yapacaklarını bilemezken ki korkularını seviyorum. Ölümün bir kartal gibi onları pençesine aldığındaki yüzlerinde oluşan hatta nefes alış verişlerini bile değiştiren şeyi seviyorum. Tıpkı şuandaki gibi!" dedin son cümleni aynı baban gibi imalı bir tavırla söyledin. Bütün salondaki insanlar bu ağzından çıkan cümleleri duyduktan sonra içlerinde karanlık bir his oluştu. Bunu hissedebiliyordun. Bir tek Peter ve Beck'te olmadı bu his. Fakat yakında Beck'te de olacaktı. Hatta bunun kat ve kat fazlası.

Savaş vakti gelince hepiniz yerlerinizi aldınız. Bunun bir illüzyon olduğunu biliyordun ama Peter bilmiyordu. Olabildiğince onu rahatlatmaya çalıştın.

"Merak etme, arkadaşlarımız güvende olacak. Beck, daha önce onunla savaştı nasıl bir şey olduğunu biliyor. Onu yenebiliriz. Sadece sakin ol yeter." Dedin. Peter senin elini bir saniye dahi olsun bırakmıyordu.

Ben ne kadar orospu çocuğuyum!

Peter ve senin görevin, insanları ve metal nesneleri canavardan uzak tutmaktı. Beck, hepimizi kurtarmak için kendini feda ediyormuş gibi yapınca Peter'ın hemen koşarak yanına gittiğini gördün. Ne kadar saf ve tatlı bir çocuktu.

Baban Peter'a laf söyleyince koşarak araya girdin.

"Farkında mısın bilmiyorum ama Peter Dünya'yı kurtardı. Sen 16 yaşında böyle bir şey yapmış mıydın? Pek sanmıyorum. Ona teşekkür etmen gerekirken yaptığın şeye bak!- daha devam edecekken baban üstüne yürüyerek konuşmaya başladı. Aynı anda Peter kolundan tutup yavaş yavaş kendine doğru çekti.

"O daha çocuk nasıl Dünya'yı kurtarıyor?"

"Doğru sen o savaşta yoktun değil mi? Dr.Strange senin hiçbir şey yapamayacağını biliyordu o yüzden seni getirmedi tabi. Peter sonsuzluk eldivenini korudu, Thanos'un ordusuna karşı."

"YETER DAHA FAZLA SAÇMALIK- derken Peter'ın kolundan kurtuldun. Sinirlendiğin o kadar belliydi ki yer zemini titremeye başladı. Gözlerin tıpkı üstüne giymiş olduğun kostüm gibi yemyeşil oldu.

"BENDE DAHA FAZLA KATLANMAK İSTEMİYORUM. BUNCA ZAMAN KİM OLDUĞUMU BANA NASIL SÖYLEMEZSİN!" derin bir nefes aldın ve öfkenin geçmesini bir iki saniye bekledin. Her şey normale dönünce "Bu konuya geri döneceğim ama şimdi değil." Dedin. Arkanı dönüp Beck'e baktın.

"Bence bir şeyler içsek iyi olacak." Dedi Beck.

"Katılıyorum." Dedin.

Bu hikayeyi dün yazdım ama paylaşmayı unuttum sorry

Bu hikayeyi dün yazdım ama paylaşmayı unuttum sorry

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ben tam bir sapık olduğum için set arkası görüntüleri buldum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ben tam bir sapık olduğum için set arkası görüntüleri buldum. Bir şey değil ❣

Tom Holland İle Hayal ZamanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin