arms of the fire (Arvin R.)

758 46 160
                                    

Naberisiniz, nasılsınız? Ben bomba gibiyim. Bu hikayeleri nasıl yazdığımdan bahsetmek istiyorum. Bu hikaye inanılmaz karışık bir sırada yapılıyor. Sizin okuduğunuz bu baş kısmı ben hikayeyi yazdığım sürecek herhangi bir zamanda yazıyorum. Hikayenin son kısmında yaptığım boş yapmayı da ilk yazıyorum. Ne kadar tuhaf değil mi? Çünkü ben yazıyorum, o yüzden. Fazla boş yapmadım bugün eğer bir olay olursa hemen gelir yazarım.

Tom hakkında olay var mı bilmiyorum çünkü o sırada mallıklar yemekle meşguldüm. Neyse geri geldim. Arvin bölümleri yazmak çok zor ama çok güzel, tekrardan bi onu hatırladım.  Umarım beğenirsiniz. Diğer bölümlerde ne haltlar yiyeceğiz emin değilim. Fikirlerinize tamamen açığım. Neyseeeee sizi fazla bölümden ayrı bırakmak istemem. O yüzden...

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

(Hadi konuya gelelim. Sen filmde hepimizin sevdiği, mükemmel bulduğu adamın kızısın. Kim mi bu adam? Rahip Preston Teogardin... Eheheheheheheh piçlik. Ama şöyle düşünün Robert Pattison <3. Neyse siz kasabaya yeni geldiniz ve sen amcan (amcamız değil galiba ama olsun) hasta olduğundan ona yardım etmek için okuldan sonra kiliseye gidersin.)

Daha kimseyi tanımadığın için okul çok normal geçmişti. Kilisenin önündeki merdivenlere oturup orada kitap okuyordun bir araba yaklaşıp dikkatini dağıtana kadar. Arabanın içinden yakışıklı, karizmatik ve ciddi bakışlarıyla biri indi. Üzerindeki kot ceketi düzleterek sana baktı. Arabanın diğer yanından ise tatlı bir kız indi. Elindeki İncil'i daha önceden görmüştün. Bu okuldaki kızdı.

"Acaba bunların ikisi sevgili miydi? Yok ya oğlan bu kıza bakmaz." Diye içinden geçirirken düşünceleri, kız elini kaldırıp sana selam verdi. Biraz garipsesen de bunu belli etmemeye çalışarak sen de ona selam verdin. Gözlerin tekrardan yakışıklı olan çocuk ile birleşti. O da elini kaldırıp sana selam verdi ve sen onun sayesinde hâlâ elinin havada kaldığını fark ettin. İstemeden de olsa çocuğa selam vermiştin. Utandığın sırada çocuğunun burnunun kanadığını gördün. "Kavga mı etmişti?" diye düşündün. Onlar arkasını sana dönüp mezarlığa giderken kız oğlana bir şey dedi. Bunun üzerine oğlan sana dönüp baktı. "Acaba ne dedi benim hakkımda?" diye düşünmeye başladığında içerden amcanın çağırmasıyla oturduğun yerden kalktın ve içeri gittin.

Tom Holland İle Hayal ZamanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin