Tom Holland İle Hayal Zamanı

deal with the devil (Peter P.)

Evet hemen yazdım bölümü nasıl buldunuz. Yarın Tom Holland ile ilgili gelecek😍

"Sadece insanların beni sevmesini istemiştim. Bu yaşıma kadar kimse beni sevmedi. Belki kahraman olursam işleri değiştirebilirim sandım. Ama şu bulunduğumuz duruma bak. Beni seven tek kişi, bile şuan bana bıçak çekiyor. Sen haklıydın. Tony, beni sevmiyordu hatta nefret ediyordu. Hiçbir zaman nedenini bilmiyordum ama nedeni buymuş. Kendi öz ailem bile beni sevmezken başkalarının beni sevmelerini istemek zaten saçmalıktı." Peter'ın bakışlarından anlamadığı çok belliydi, o yüzden susmaya karar verdin. Ellerinle gözlerini sildin. Peter'a arkanı döndün ve camdan bakmaya başladın.

Ağlamamak için kendini oldukça zor tutuyordun. Ama pek işe yaramıyordu. Her iki dakikada bir ellerinle yüzünü siliyordun.

Peter'a ne kadar üzgün olduğunu söylemek isterdin fakat sana hâlâ güvenmediğinin farkındaydın, ayrıca sinirliydi. O yüzden sen ağzınla kuş tutsan onun gözünde sıfırdın. Aslında sıfırın bile altındaydın. Ama bu değiştirebilirdin. Eğer savaş sırasında onun hayatını kurtaracak bir şey yaparsan seni kesin affederdi. Neyse boş ver. Bu tamamen saçmalık, ben öldükten sonra o beni affetse ne bokuma yarayacak. Ayrıca daha Asgard'ı alacağım, yani halkını. Harika S/İ asla akıllanma.

Peter'ın oturduğu yerden kalktığını ve bir yere doğru gittiğini duydun. Yavaşça kafanı koltuktan kaldırdın ve Peter'a doğru baktın. Göz göze geldiğinizde

"Sende kostüm ister misin?" diye sordu.

"Hayır, teşekkürler." Dedin cümlenin sonunda zoraki bir gülümsemeyle. Fakat aynısını Peter, sana yapmadı. Peter, kostümü bitirdi, daha sonra ikinizde Happy'nin yanına gittiniz.

"Planımız ne çocuklar?" diye sordu Happy.

"Plan- Peter'ın konuşmasını bölerek devam ettin.

"Ben Beck'i hallederken, Peter dronları halledecek. Sende arkadaşlarımızı hayatta tutacaksın." Dedin.

"Sana neden güvenelim?" diye üstüne doğru gelmeye başladı.

"İstersen güvenme, fakat şuan yapabileceğin başka hiçbir şey yok. Bunu hatırlatmak isterim. Eğer planı beğenmediyse-

"Beğenmedim" dedi Peter, kollarını birleştirerek.

"Sende Happy'e güzel bir arkadaş olursun. Böylelikle benimde ayağım altında bir böcek gezmez." Çocuğun kalbini geri kazanman gerekiyor, senin yaptığına bak! Senin yapacağın işi sikeyim

Happy, jeti yere indirince, Peter'ın konuşmasına izin vermeden, hemen aşağı indin. Beck'in nerede olabileceğini az çok tahmin edebiliyordun. Hologramlardan oluşan canavarı yenmeye çalışan kişi olmayacağını gayet iyi biliyordun. O zaman geriye birkaç yer kalıyor ve sende oraya gidiyordun.

Karşında gördüğün o muydu? Olmama olasılığı çok yüksek. Lanet olsun, yine kontrolümü kaybediyordum değil mi?

Beck'i görmenle sinirlerinin artması bir olmuştu. Bulunduğunuz yeri duranlar sarmıştı fakat sen elini yere vurduğunda hepsi teker teker patlamaya başlamıştı. Sonrasında zaten çok bir şey hatırlamıyordun. Gözlerini açtığında hastanedeydin.

Sağ tarafında Peter, sol tarafında da baban vardı. Peter, elini sıkı bir şekilde tutuyordu. İkisi de, televizyona o kadar konsantre olmuştu ki senin uyandığını fark etmediler bile. Sen hafif sesli bir şekilde öksürünce, ikisi de aynı anda sana baktı. Peter'ı tekrardan gülerken çok güzel. Dışarda ki insanlar senin uyandığını duyunca içeri doluşmaya başladılar. O sırada Peter, elini bıraktı ve odadan çıktı.

Birkaç hafta sonra okula gittiğinde

Artık, insanlar seni bir kahraman olarak görüyordu. Fakat hâlâ tam olarak o sırada ne yaşandığını bilmiyordun. Peter, ise yüzüne bakmıyordu bile.

Peter'ı dolabından bir şey alırken gördün. Koşarak yanına gittin. "Napıyorsun?" diye sordun. Gözlerine boş boş baktı "Aslında gitmeni bekliyordum." Kollarını kavuşturdun ve

"Biliyorum, Peter yaptığım çok kötü bir davranıştı fakat beni sonsuza kadar yok sayamazsın." Dedin sen bu cümleyi söylerken gözlerin doldu.

"Tamam, sil gözyaşlarını. Nasıl yapıyorsun? Bu oyunculuk işlerini. Özel eğitim mi?" dedi Peter, ukala bir tavırla. Tamam hak etmiş olabilirsin fakat bu kadarı da fazla.

"Bunlar gerçekti. Hatta sana yaptığım en gerçek olan özürle birlikte geldi."

"Pek inandırıcı değildi."

"Amacım seni inandırmak değil zaten- Peter, sesini biraz yükselterek

"O zaman neden buradasın? Madem seni affetmemi istemiyorsun."

"Affetmeni çok istiyorum. Sana elimden geldiğince anlayışlı davranmaya çalışıyorum çünkü böyle bir şey bana yapılsaydı onu ölene kadar affetmezdim. Sanırım anlayışlı olma işinde berbatım."

"Benden ne istediğini anlamıyorum! İstediklerin oldu. İnsanlar seni bir kahraman olarak görüyor. Thor'dan sonra tahtın varisi sensin ve Tony'nin seni sevdiğini hatta bir miras bıraktığını da biliyorsun. O zaman benden ne istiyorsun! İnsanlar seni seviyor-

"Ama ben senin sevmeni istiyorum"

"Seni seviyorum ama- Peter'ın ensesinden tutup kendine doğru çektin ve onun dudağına küçük (aslında baya büyük) bir öpücük bıraktın. Peter, senden ayrıldığı ilk saniye mutluydu, tabi sonra biraz ciddileşti. Fakat aynı şeyi senin için söylemek zordu. Sen gayet mutluydun.

"O zaman beni affetmeni kutlamalıyız." Dedin gülerek. Peter kollarından tuttu

"Seni affetmedim." Dedi bunu demesi üzerine tekrardan dudakların yapıştın.

"Aslında Peter, umurumda bile değil çünkü beni affettin." Dedin. Peter, sana uzun süre baktıktan sonra, açık kalan dolabını kapattı ve

"Bu konuyu orada konuşmak ister misin?" dedi temizlik odasını göstererek.

"Biraz klasik fakat tabi." Dedin ve Peter'ın elinden tutup temizlik odasına gittin.

Seviliyorsunuz💙💙💙