Haneul sırtında çantasıyla kaldırımda koşarken kalabalığın arasından sıyrılmaya çalışmıştı
"Afedersiniz! Pardon! Bir saniye!"
Haneul kalabalığı geçip gözlerini okuluna çevirdiğinde hızlanmış ve okula girip öğrencilerin arasında arkadaşlarını aramıştı.
Uzaktan yırtınacakmış gibi el sallayan Young Ae'i görür görmez koşmaya devam eden Haneul Young Ae'nin yanına varmış ve ellerini dizlerirnin üstüne koyup derin derin nefesler almaya başlamıştı.
"Kızım nerdesin sen? Yürü hadi hoca gelecek!"
Young Ae merdivenlere doğru yöneldiğinde nefes nefese ona bakan Haneul "Ölüyorum anlasana!" diyerek bağırmış ve Young Ae'nin durmasını sağlamıştı.
"Senin yüzünden ben de yok yazılacağım ama!"
Haneul'ın koluna girip "Yürü hadi!" diyen Young Ae hızlı adımlarla okula yönelmişti derse geç kalmamak için. Haneul ise o sırada Young Ae'nin kendisini sürüklemesine izin vermişti.
İkili hızlıca merdivenleri çıkıp koridorda hızlı adımlarla yürümeye başladıklarında karşı koridordan gelen edebiyat öğretmenlerini görmüş ve koşmaya başlamışlardı.
Saniyeler kala sınıfa hocadan önce girdiklerinde kendi sıralarına geçmişlerdi hemen. Çantalarını sıralarına bıraktıktan sonra oturmayıp hocalarını selamlamışlardı.
"Oturun çocuklar"
Herkes oturduğunda derin bir nefes alan Haneul da kendi sırasına oturmuş ve çantasından kitaplarını çıkartmaya başlamıştı.
"Dün de geç kalmıştın"
Haneul'ın sıra arkadaşı Jungkook Haneul'a baktığında "Proje ödevi ile uğraştığımdan geç yatmak zorunda kalıyorum. Sabah da duymuyorum alarmı. Annem olmasa derse hiç yetişemem" diyerek kıkırdamış ve tekrar önünde dönmüştü Haneul. Jungkook ise olumlu anlamda kafa sallayıp "Umarım ödevi unutmamışsındır" diye fısıldamıştı.
"Ne? Ne ödevi? Hayır ya, ne ödevi!?"
Haneul Jungkook'a dönüp fısıltıyla isyan ettiğinde kıkırdayan Jungkook "Al hemen geçir şunları. Az zaten, hemen yazarsın" demişti. Haneul ise "Ah, çok sağol. Sen olmasan sınıfta kalacağım" demişti onun gözöerinin içine bakarak.
Jungkook'un ona uzattığı kitaba bakıp çakırmadan cevapları geçirmeye çalışan Haneul oldukça gerilmişti. Gerilmişti çünkü tam da öğretmenler masası'nın önünde oturuyordu.
Edebiyat öğretmenleri derse çoktan geçiş yapmış olsa bile gözleri bir bukalemun gibiydi hocanın.
Utanmasa baykuşa dönüşecek ve güvenlik kamerası gibi öğrencileri 360° gözetleyecekti.
"Sakin ol Haneul. Görmez merak etme"
...
Tenefüs zili çalıp hoca sınıftan çıktığında Jungkook'a dönüp "Tekrardan teşekkürler" diyen Haneul ayağa kalkmış ve Jungkook'un önünde hafifçe eğilmişti. Jungkook ise kıkırdayıp "Aynı yaştayız Haneul eğilmene gerek yok. Ayrıca... Sürekli teşekkür etmene de gerek yok" diyerek ayağa kalkmıştı.
Haneul doğrulup gülümsediğinde "Hadi gel" diyerek elini Haneul'ın beline yerleştirmiş ve yanından geçip onu takip etmesini sağlamıştı Jungkook. Haneul da hızlıca Jungkook'un arkasından yürümeye başlamıştı.
Birkaç sıra gerideki Young Ae ve Hyun Woo yanına geldiklerinde "Size bomba bir haberim var!" demişti Young Ae heyecanla. Haneul ise "Yine mi Bunny?" diye sormuştu onların önündeki boş sıraya oturup.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bunny ✵ JJK ✓
Fanfiction[Tamamlandı] Ağzını elleri ile kapatıp sırtını kapalı kapıya deydiren Haneul'ın başından aşağı soğuk sular dökülmüştü resmen. Elleri titriyor ve bacaklarını hissetmiyordu. Kelimenin tam anlamıyla dona kalmış bir şekilde ona doğru bakan maskeli seri...