Haneul mermiyi kaba bıraktığında derin bir nefes vermişti. Vücudu tamamen terlemiş, gözleri kızarmış ve nefesi düzensizleşmişti Jungkook'un. Canını gerçekten çok yakmıştı Haneul.
"Tamam, halloldu" demişti Jungkook derin bir nefes verip. "Yarayı dik ve kapat. Başka bir şey istemiyorum"
Haneul "Dik ve kapat mı? Ne kadar kolay söylüyorsun Jungkook." dediğinde "Kumaş diker gibi dikeceksin. Getir sana göstereyim hemen." demişti Jungkook Haneul'a bakıp. Haneul da Jungkook'a uzunca bakmış ardından da kutudaki ipi ve iğneyi alıp Jungkook'a vermişti.
Jungkook ipi iğneden geçirip Haneul'a anlatmaya başladığında tüm dikkatiyle dinlemeye başlamıştı Haneul. Jungkook'u dikme düşüncesi tüylerini diken diken etmeye yetiyordu.
İğneyi eline alan Haneul Jungkook'un anlattığı gibi yavaşça dikmeye başlamıştı yarayı. Normalde uyuşturup dikmeliydi ama Jungkook için bu zaman kaybıydı. Zaten yeterince kan kaybetmişti ve bunla da uğraşamazdı.
...
Jungkook yatakta uyurken gözlerini pencereden dışarı doğru dikmişti Haneul. Jungkook vurulmuştu ve Haneul mermiyi çımartıp yarayı dikmişti. Kendi çıplak elleriyle yapmıştı bunu ve hâlâ oldukça gergindi.
İki saat geçmişti bile olayın üstünden. Arada gelip ne olur ne olmaz diye Jungkook'un nefesini kontrol ediyordu Haneul.
Yine aynı şekilde nefesini kotrol etmek için yanına geldiğinde elini onun burnuna doğru götürmüştü. Sıcak nefesi parmaklarına çarptığında gözlerini aralamadan eliyle Haneul'ın bileğini kavramıştı Jungkook hızlıca. Haneul da korkuyla sıçramış ve "Jungkook!" diyerek bağırmıştı.
Onun bileğini bırakmadan "Yanıma gelsene" demişti Jungkook gözlerini aralayıp. Ardından da "Ölmem merak etme" diyerek kıkırdamış ve derin bir nefes vermişti.
"Vurulduğuna inanamıyorum hâlâ"
"Yanıma gel."
Haneul gözlerini devirip Jungkook'un yanına yatmaya yeltendiğinde "O kıyafetlerle mi?" diye sormuştu Jungkook. Haneul da duraksayıp üstündeki kıyafetlere bakmış ve "Yanımda başka kıyafetim yok" demişti.
"Benim gibi yap" diyen Jungkook gülümseyerek Haneul'a baktığında "Çıplak mı yatayım?" demişti Haneul. "Atrıca pantolonun da duruyor bi' kere. Sen de kirlisin." diyerek sözlerine ekleme yapmıştı.
Jungkook "Tüh, üstsüz görecektim seni" diyip kıkırdadığında "Daha iyisin değil mi?" diye sormuştu Haneul ciddiyetle. Jungkook da olumlu anlamda kafa sallamış ve "İyiyim korkma. Seni bırakıp bir yere gitmeye niyetim yok." demişti.
Yavaşça yanına yatmıştı Haneul Jungkook'un. Kafasını açtığı kolunun üstüne koymuş ve bir elini göğüsüne yerleştirmişti.
"Ağırlık yapıyor muyum? Canın yanıyor mu?"
"Kalkarsan canım yanar" diyen Jungkook Haneul'ın alnına bir öpücük kondurduğunda "Bundan sonra ne yapacağız?" diye sormuştu Haneul endişeyle.
"O adam da öldü."
Jungkook derin bir nefes verip "Biraz ortalıktan çekilelim. Bunny yok olsun bir hafta kadar. O zaman aralığında ne yapacağımızı düşünürüz." dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştı Haneul. Jungkook da "Yaram bir haftaya iyileşir mi?" diye sormuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bunny ✵ JJK ✓
Fanfiction[Tamamlandı] Ağzını elleri ile kapatıp sırtını kapalı kapıya deydiren Haneul'ın başından aşağı soğuk sular dökülmüştü resmen. Elleri titriyor ve bacaklarını hissetmiyordu. Kelimenin tam anlamıyla dona kalmış bir şekilde ona doğru bakan maskeli seri...