¹⁴' Bu gece burada kalsana

1K 157 130
                                    

Jimin

Boynumdaki yumuşak ve hoş kokulu atkım, elimdeki dolu kahve bardağı ve dudaklarımın arasından sızan havanın yarattığı tuhaf beyaz buharlarla birlikte okulun girişinde bekliyordum. Arada sırada yere düşen küçük kar tanelerini gözlerim ile görebiliyor olsam bile daha tam güzel bir şekilde yağmıyorlardı.

Son dersi biraz erken dağıttıkları için Yoongi'yi bekliyordum fakat neden dışarıda bekliyor olduğumu sorgulamanızı asla istemiyorum çünkü bunun cevabını ben dahi bilmiyorum.

Elimdeki kahve giderek soğumaya devam ederken yüzümü yavaşça boynumdaki atkıya doğru gömmüş ve merdivenin en üst tarafındaki soğuk mermerlerin üzerine oturmuş bekliyordum.

Geçen gün boynumdaki atkıyı yıkamaya çalışan annemle birlikte küçük bir tartışma yaşamıştık ve sonuna kadar haklı olduğumu düşünüyordum çünkü zaten en başında atkımı yıkamasını istemediğimi gayet ciddi bir şekilde anlatmıştım ona fakat her zaman olduğu gibi yine beni dinlememişti.

Birkaç gün önce de yıkamak için aldığında nazik bir şekilde yıkamasını istemediğimi tekrar söylemiştim. Pekala pek nazik olduğum söylenemezdi ama şu anda konumuz bu değildi işte.

Bu şekilde bir süre tartıştıktan sonra atkımı annemden kurtarmayı başardığımda ise zafer tamamen benim olmuş olsa da annem bir süre boyunca bana söylenmeyi kesmemişti.

"Sen ne değişik bir insansın ya" diyen kişiyi duyduğumda o tarafa dönmeye tenezzül bile etmemiştim çünkü Taehyung çoktan önüme geçerek görüş alanıma girmişti. "Bu soğuk havada dışarıda ne işin var diye sormalı mıyım?" Bunun böyle konuşmaya devam edeceğini bildiğim için ona doğru bakmış ve "Birini bekliyorum" demiştim.

"Bu birini neden dışarıda bekliyorsun sen salak mısın?"

"Ya sana ne Taehyung, gitsene işine. Hem senin burada ne işin var daha eve dönmediniz mi siz?" diye sorarken diğerlerinin yanımıza gelmediğini fark etmiştim yani sadece Taehyung burada olmalıydı. "Cezaya kalmıştım ya onun için müdürle konuşmaya gittim" dediğinde gülerek koluna vurmuş ve "Gerizekalı" dedikten sonra "Ne konuştunuz?" diye sormadan edememiştim.

"Cezamı arttırdı" dediğinde kendimi tutmayı başaramayarak yüksek sesli bir kahkahayı boş bahçeye duyurduğumda Taehyung'un moralinin düşük olması beni ilgilendirmezdi çünkü çok komik olaydı. "Başka ne ceza verdi?"

"Basketbol takımının çalışmalarının sonunda topları toplayacağım."

"Tam sana göre bir iş bulmuşsun kardeşim en az o toplar kadar yuvarlak ve-" diye devam edecek olan cümlem Yoongi'nin bana seslenmiş olduğunu duyarak rotasını değiştirirken okulun kapısına doğru hızla dönmüş hemen ardından da "Ve mükemmel bir insansın" diye mırıldanmıştım.

Bu sefer gülme sırası Taehyung'a geçtiğinde Yoongi tamamen yanımıza ulaşmış ve biraz eğildikten sonra "Merhaba Tae" dediğinde Taehyung da gülümseyerek selam vermiş ve bir elini Yoongi'nin omzuna koyarak onun dikkatini çektiğinde "Abinler artık toplarını kendileri toplamak zorunda değiller" demişti.

Sanki çok gerek vardı bunu söylemesine. Hayır yani bu konu neden Yoongi'yi ilgilendirsin ki?

Tahmin ettiğim gibi Yoongi ona anlamaz gözlerle bakmaya başladığında Taehyung gülerken "Toplarını toplamak gibi bir ceza aldım" dediğinde Yoongi'nin kaşları ilk başta çatılmış kısa bir süre sonra gözleri biraz daha aralanırken "Abim sevinecek" demişti gülümserken.

Taehyung da dahil neden herkes ona bu kadar samimi davranıyordu hiç bilmiyordum gerçekten.

"Tae gitmiyor musun sen, bizimkiler bekliyormuş seni" diyerek okulu işaret ettiğimde o başını iki yana doğru sallarken "Onlar çoktan eve gittiler Jimin" dediğinde gözlerimi devirmemek için zor durmuştum. Bunlar yüzünden bir gün gözüm geriye falan kayacaktı.

THEATRE CLUB | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin