Sınıfa girdiğim gibi bizimkilerin dikkatini üzerime çekmiş olmayı umursamadan açmış olduğum kapıyı ardımdan yavaşça kapatmış ve arkadaşlarımın oturduğu arka tarafa doğru ilerlemiştim. "Ben mi yanlış görüyorum, Hoseok saçımı falan çek acilen" diyerek bana bakmaya devam eden Taehyung'un cümlesi Hoseok'un onun saçını çekmesi ile birlikte bir anda kesilirken gülerek Jungkook'un yanına oturmuştum.
"Niye gerçekten saçımı çekiyorsun!" diyerek başını tutan Taehyung'a baktığım sırada Hoseok geriye doğru yaslanmış ve "Hem yapmamı istiyor hem bağırıyor" derken kollarını göğsünün üzerinde çaprazlamıştı.
"Neyse işte bu ne alaka?" diyerek boynumdaki atkıyı gösterdiğinde elimi giydiğim hırkanın cebinden çıkararak boynuma doğru götürmüş ve "Sen bu yüzden mi öyle tepki verdin ya? Şey bu, önemli bir şey değil" diyerek atkıyı boynumdan çözerek kucağıma çekmiştim.
Dün Yoongi'yi evine kadar bıraktıktan sonra o evine girmeden önce ona seslenerek atkısını geri vermek istemiştim fakat o beni durdurarak yarın geri verebileceğimi söylemiş ardından da kısaca el salladıktan sonra evine girmişti. Bu yüzden onun atkısı hâlâ daha bendeydi.
"Yine annen mi taktı zorla, iki sene falan önce bunu yapmayı bırakmamış mıydı?" Jungkook gülerek söylendiğine gözlerimi devirerek "Neyse ne işte" dediğim gibi ayağa kalkarken sırtımda olan çantamı sıraya bırakmış ve "Kantine iniyorum" demiştim fakat asıl amacım atkıyı sahibine geri vermekti.
"Bizi bekle atkılı" diye gülüşerek peşimden koşmalarını umursamadan ilerlerken diğer ikisinin şu anda hangi delikte olduğunu hiç bilmiyordum fakat burada olmamaları şu an için daha iyiydi bu yüzden etrafıma bakınarak yürürken elimdeki atkıyı diğerlerinden korumaya çalışıyordum.
"Versene bi bakalım" diyerek elime uzanan Taehyung'u kolundan geriye iterken "Benim değil" demiştim. Zarar vermelerini istemiyordum bu yüzden etrafa bakınarak tanıdık birilerini ararken merdivenlere yönelmiş olan Yoongi'yi gördüğümde "Kimin peki?" sorularını başımdan savabilmek için ileride olan Yoongi'yi işaret etmiştim.
Tekrar yürümeye başladığımda benimle birlikte gelmeye devam etmelerine gözlerimi devirirken merdivenlerden indiği sırada elindeki dosyayı okumaya devam eden beyaz tenliyi durdurabilmek için "Yoongi, bekle" diyerek ona seslenmiştim.
Elindeki dosyayı göğsüne bastırarak geriye döndüğünde başını kaldırarak üzerine doğru ilerleyen dört kişiye bakarken hafiften kaşlarının çatıldığını görüyordum ve bence bu hareketiyle oldukça da haklıydı. Kavgaya gider gibi birinin üzerine ilerliyorduk şu anda.
Basamakların en sonunda durarak Yoongi'nin yanına ulaştığımda elimdeki atkıyı ona doğru uzatmış ve "Teşekkür ederim" demiştim. Ellerinden birini içerisinde dün konuştuğumuz şeylerin yazılı olduğu dosyadan çekerek ona uzattığım atkıyı alırken gülümsemiş ve "Hemen geri vermek zorunda değildin" demeden önce bir süre suratıma bakmıştı.
"Başına bir iş gelmeden önce vermek istedim."
Başını salladıktan sonra geriye çekilmiş ve yürümeye başlamadan hemen önce "Sonra görüşürüz" diyerek birkaç adım attığında saçma bir şekilde "Okul çıkışı?" diye sormayı beklemiyordum ve bunu Yoongi de bekliyor olacak ki önce bana bakmış sonra da "Okul çıkışı." Diyerek yanımızdan ayrılmıştı.
"Hemen geri vermek zorunda değildin." Sesini değiştirerek konuşmuş olan Taehyung'a kaşlarımı çatarak döndüğümde Hoseok yanında duran Jungkook'u tutarak Taehyung'un önüne itmiş ve "Başına bir iş gelmeden önce vermek istedim" demişti.
Bildiğin benimle dalga geçiyorlardı.
Taehyung daha fazla dayanamayarak gülmeye başladığında geriye giderek duvara yaslanmış ve hepsinin gülmeyi kesmesini beklemeye başlamıştım. Üç sene boyunca bu konu hakkında dalga geçerlerdi artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THEATRE CLUB | yoonmin
FanfictionTiyatro kulübünde verilen bir grup çalışması sayesinde tanışan gençlerden birinin sakladığı küçük sırlar bu ödevi ne tür sıkıntılara sokabilirdi?