24.04.21
6 ay sonra
Alper
"Yok, yok ben yapamayacağım sanırım."
Stresten dolayı üzerimde hissettiğim baskı ve gerginlikten dolayı kolumu dahi oynatamıyordum. Kalbim hızla çarparken ellerim terden sırılsıklam olmuştu. Bir süredir yatakta bu şekilde oturduğum için yanımdaki Atlas'ın sabrı da tükenmek üzereydi. Ellerini saçlarının arasından geçirip sesli bir şekilde ofladı.
"Alper! Çatladım ama burada."
"Atlas, ben çok fena gerildim ya. Niye böyle oldum? 6 sene öncesine gittim sanki. O zaman da böyleydim." Farkında olmadan ayağımı sallayıp duruyordum.
"Of Alper. Saat 2 oldu hadi. Sabaha kadar böyle bekleyecek miyiz? Hızlı ol."
"Beklentimizi karşılamazsa tadımız kaçmasın ya. O kadar kaçıp tatile geldik birkaç günlüğüne."
"Saçmalıyorsun. Hadi."
"Tamam ya. Hazır mısın?"
"Çok hazırım."
"Oha Alper çok iyi." diye bağırmaya başladığında kıstığım gözlerimi iyice aralayıp yatağın üstündeki laptopun ekranına baktım.
"25k yazıyor değil mi orada? Ben yanlış görmüyorum?"
Günlerdir üniversite sınavından kaç yapmış olabileceğimi düşünüyor, sürekli kafamda senaryolar kurarak başım ağrıyana kadar düşünüp tüm yaşam enerjimi tüketiyordum. Sonuçların açıklandığını öğrendiğim an diğerlerinin yanında bakmak istemediğim için onların koltukta uyukluyor olmasından faydalanıp odaya kaçmıştım. Fakat Atlas'ın gözünden kaçmamış, peşime takılıp hadi hemen bak diye kafamı ütülemeye başlamıştı.
Hele Evren benden bile heyecanlıydı. En çok da kötü gelirse ona nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum fakat şu an tam istediğim sıralamayı yakaladığımı gördüğümde tüm düşünceler aklımdan uçup gitmişti.
"Zeki kardeşim benim ya."
Beni kolunun altına sıkıştırıp saçlarımı karıştıran Atlas'ın ellerinden kurtulmak için bir hamlede bulunmadım. Çoşkuyla zıplayıp sevincimizi paylaştığımızda diğerlerini uyandırmak için koşarak alt kata indik.
Koltukta uyuklayan Evren'i kucaklayıp havaya kaldırdığımda irkilip düşecekmiş gibi hızlıca koluma tutunmuştu.
"Ne ara uyumuşum ben?"
"Evren 25 bine girmişim. Bursa'da okuyabileceğim." dediğimde gözlerini iriltmiş, az önceki uykulu halinden eser kalmamıştı. Kollarını boynuma dolayıp sımsıkı sardığında ikimiz de sevinçten kahkaha atıyorduk.
"Alper'im, çok sevindim. Gerçekten o kadar sevindim ki."
➖
Yaz mevsimi çoğu insanın büyük bir hevesle gelmesini beklediği bir mevsim olsa da ben her zaman soğuk ve kasvetli havaları daha çok sevmişimdir. Tüm yaz boyunca tatil yapamıyorsanız ya da deniz kıyısı bir yerde yaşamıyorsanız bence çekilecek çile değildir. Tenini kavuran bir güneş, sivrisinekler, etrafta yapış yapış gezen insanları düşündüğümde sevilecek çok da bir tarafı yoktu gibi.
Evdeysen mayıştığın için tüm gün yerinden kalkmak bile istemezsin, dışardaysan da şuradan şuraya yürümeye üşenirsin, terlemekten kaçınamazsın. Yazın gölgeler bile sıcak olduğu için gündüzleri hiçbir güç beni dışarı çıkartamazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOLMUŞ | bxb
General FictionDolmuşların nefret ettiğim şeyler listesinin başında geldiğini anlamışsınızdır, ta ki dolmuşu dünyanın en güzel şeyi olarak görmemi sağlayan o adama kadar. Şoförden bahsediyorum bu arada.