XIII- Saklı Mabet

36 2 2
                                    

Ufuk Beydemir- Öyle Meşk Oldum



13

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

13.BÖLÜM: Saklı Mabet

Yüreğinin başına bela olan acılarla yoğrulmuş o güzel adam…

Banyodan çıkmıştı nihayet. Kapıdan içeri arz-ı endam ederek adımlarını şöminenin önüne attı. Minderlerin üzerine bağdaş kurup oturdu. Yüzü onun için harladığım ateşe, sırtı ise bana dönüktü.

“Teşekkür ederim,”demişti mahzun bir sesle. Oturduğum koltuktan kalkarak onun yanına, mindere oturdum. Yüzünü kısa bir an bana çevirdi. Ardından yeniden şömineye baktı. “Beni ısıttığın için.”

Ellini nemli saçlarına atarak alnına düşen tutamları geriye doğru taradı. Saklı bir mabedin bulunduğu, pirüpak alnı ortaya çıktığında yüzünün Yusuf güzelliğinde olduğunu, bir kez daha bana gösterdi.

Mimiklerini dikkatle seyrediyordum. Az önceki duygularından arınıp arınmadığını merak ediyordum. Benden kaçsın istemiyordum ama onun üzerine de varmayacaktım elbette.

“Seni kızdırdım mı?”

“Hayır.” Hayretle gözlerime baktı. Bunu nereden çıkardığımı soran gözlerle bana bakıyordu. “Sana neden kızayım?” Sorusunun üzerine omuzlarımı silktim. “Kızma.”dedim.

Gülümseyen dudaklarıyla kolunu kaldırarak arkama doğru uzattı. Ona gelmemi bekledi. Minderde kayarak ona yaklaşırken kalbimde boğazıma yaklaştı. Kolunu etrafıma gevşekçe sardı. Teninden temizliğin kokusu yayılıyordu. Mest ediciydi…

“Sana bugün yemek yapmayacağım. Ne berbat ev sahibiyim değil mi?”

Başımı kaldırarak ona baktım. Gülümsüyordu. Kaşlarımı havaya kaldırarak ona takıldım. “Beni aç mı bırakacaksın?”

Yüzünü yüzüme eğdi ve içimi ürperterek dudaklarını burnumun ucuna değdirdi. İki ateş parçası olan dudakları sıcacıktı. Yüzüme vuran şömine ateşinden daha tesirliydi.

Onun beni sevmesi, ruhum için ne elzem şeydi…
“Ruhunu doyurmakla ilgileniyorum.”

1 ay sonra…

Yağız’ın beni yere düşürmesinin üzerinden bir ay kadar bir süre geçmişti. Onun yüzünden hâlâ, okulda Sarp’la yan yana gelmemeye özen gösteriyorduk. Aslında bizimkisi nafile bir çabaydı. Sarp’ın Yağız tarafından dövüldüğü o gün, onunla olduğumu kanıtlar gibi yanında durduğumda her şeyi anlamış gibiydi. Şimdi, yalnızca vicdanlarımızı rahatlatmak ister gibi tedbir alıyorduk.

Yağız, umduğum gibi ve hislerimin bana işaret ettiği şekilde hiçte tekin biri çıkmamıştı. Şiddete meyilli birinden katiyen iyilik umulmazdı. Beni öyle fütursuzca düşüren bir adamın daha kötü şeyler yapacağından yana hiç şüphem yoktu. Bu arada, yaralarım iyileşmedi. (!)

Mezarlık Gülü |DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin