Bay Klişe (TAMAMLANDI)

İlgisiz çocuklar

Bay Klişe

19. Bölüm

"N'olur n'olur n'olur, bu suç belki af bulur!" Saçlarımı yukarıya savuruyorum. "N'olur n'olur n'olur, kendini bana ver!"

Lütfen versin çünkü. Ne olur ki sanki çok şey mi istiyorum?

Saçımın yarısını önden at kuyruğu yaptım ve örmeye çalışıyorum. Örgü konusunda pek iyi değilim. El becerisi gerektiren hiçbir şeyde iyi değilim diyebiliriz.

Pek güzel olmuyor ne yazık ki. Sinirle geri çözmeye girişiyorum. Bir daha baştan başlamak da benim gibi üşengeçler için mümkün değil.

"Ağzını kırdığımın saçı... Kendime sövdürdü ya. Rezillik. Hale bak. Altı üstü şöyle 90lar tarzı havalı değişik bir saçımız olsun dedik."

Parmaklarımın arasında her telim ayrı karışıyor. Sanki derbi maçı çıkışı bir stadyum önü. Parmağımı sıkıştırdığını bile iddia edebilirim bir tanesinin.

"Ne işlerle meşgulsün sabah sabah acaba?"

Doğan odasından benimkine geçiyor, ben yerde bağdaş kurmuş aynama bakıyorum. Tabii bakmaktan çok saçımla kavga ettiğim ortada.

"Örgü yapalım dedik savaş çıktı. Ortalık çok karışık yakışıklı, gelme şimdi."

Beni dinlemiyor, yakışıklı dediğimin o da farkında mı bilmiyorum ama sırıtarak yaklaştığını görüyorum aynada. Arkama geçip dizlerinin üstünde duruyor.

"Ne?" diye soruyorum.

"Ellerini çek." diyor. O mu örecek? Çok saçma? Ayrıca nasıl? Neden?

Parmaklarımı çekmeye çalışıyorum yine de, "Kurtarabilirsem dükkan senin."

Kibar parmaklarıyla avuçlarımı tutuyor. Ne yapıyorsun be? İçim titrerken gözlerim yüzünde. O kadar dikkatli ki. Ameliyat esnasındaki bir cerrah gibi. Şapşal. Ne yapsa böyle oluyor suratı. Son seviye odak.

Elimi kurtarıyor ve parmaklarıyla tarıyor saçımı. Saçlarım da ona bayılıyor olsa gerek ki hemen yelkenleri indirip düzeliyorlar. Ulan siz değil miydiniz az önce birbirine girip canımı acıtan? Hem bu Doğan züppesi ne yapıyor?

Saçlarımla oynamasına anlam veremiyorum, "Saç örmeyi biliyor musun ki?"

"Hayır."

Soru işareti? Ne yapıyor o zaman? Bu da deli çıktı. Hafifçe gülümsüyor sonra, gözleri hep saçımda.

"Ama internet diye bir şey var."

Cebinden telefonunu çıkarıyor ve saç örgüsü videolarına bakıyor. Biraz izliyor, ben hala hayret içindeyim.

"Kolaymış bu, bir şey yok." Saçımı tekrar düzeltiyor, "Sen karışma, ben hemen hallederim. Sadece bu kısmı mı öreceğim? Bağlayacağım toka nerede?"

Manyağa bakar mısınız? Ciddi ciddi işe koyuldu! Şaka gibi! Kekeliyorum.

"Iı şey. Evet o bağladığım kısmı ör. Şununla bağla."