- Kimi zaman, kişi durup bir sonraki hamleyi düşünmeli. -
Multimedia: Bilmeceyle alakalı bir resim oldu ^^
Bölüm Şarkısı: Arctic Monkeys - 505* * *
17. Bölüm - Casus
Yönetici Zara'ya yaptığım teklif işe yaramıştı. Beni onayladığında herkes şaşkınlıkla kalakalsalar da sonuçta dikkatlerini çekmiştim. Ayrıca ana ekibimizle daha sık toplantı yapar olmuştuk. Ana ekipte toplam 8 kişi mevcuttu. Ben, Ecevit abi, Pusat, Melodi, Oktay, Semih, Talya - buraya geldiğim ilk gün bahçede karşılaştığım kız olur kendisi- ve Atakan. Geri kalan ekip araştırmaya ve uzman dallarına göre ayrılıyor. Onlarla genelde en düşük makama sahip olan Atakan görüşüyor. Biz ona, o da diğerlerine emir veriyor anlayacağınız.
Yine başka bir toplantıdaydık ve ben artık şu buluşmalardan sıkılmıştım. Amacım sorularımı cevaplatmak ve daha sonrada buradan topuklamaktı.
Casus hakkında tartışma yaratan ekibi yüksek sesle konuşarak susturdum. "Bir şey bilmem gerekiyor!" Sustukları zaman sesimi alçaltarak devam ettim. "Atakan, güvenlik uzmanlarından birine ulaş ve buraya gelmesi için rica et."
"Peki efendim."
Birkaç dakika sonra kapımız çalınıncaya kadar bütün salonda sükut hakimdi. İşlerini hızlı yapmalarını hoşuma gitmişti. Girebilmesi için işaret verdiğimde kapıyı açtılar. İçeri gelen orta yaşlı adamı gördüğümde sandalyemden kalkarak yanına gittim ve elimi uzattım. "Merhaba. Ben Ajan Kamelya."
Adam da elini uzatarak "Ben de güvenlik ekibinden Orhan. Size nasıl yardımcı olabilirim." dedi ve tokalaştık.
Elimi geri çekerek önünden uzaklaştım. Oval masanın başına gelerek sandalyeme işaret ettim. "Oturun lütfen size birkaç sorum olacak yalnızca."
Orhan Bey, dediğim yere oturarak meraklı gözlerle bana baktı. Güvenlik ekipleri genelde buraya gelmezdi. Hatta daha önce ana ekipten harici uzman geldiğine dahi şahit olmamıştım. Kendi kendime güldüm. İlkler yaşatıyordum.
Pekte modern olmayan telefonumu ceketimin cebinden çıkararak masanı üzerine koydum ve ona doğru ittirdim. "Bu telefondan biri bana ulaşabildi. Pekte güvenilir olmayan biri. Bunu nasıl yapabildiği bulamadığım ve bazı merak ettiğim sorularım olduğu için sizi çağırmak istedim."
Orhan Bey kafasını sallayarak önüne kayan telefonu eline aldı. Kapağını ve bataryası çıkararak tekrar taktı. Telefonun güç tuşuna basarak incelemeye başladı.
"Merak ettiğim şey bu özel numaraya ulaşabildiğine göre, bu numarayı izleyebilme veya dinleyebilme gibi bir yöntemi de var mıdır?"
Bütün odaklar Orhan Bey de birleşince elindeki telefonu kaldırarak tekrar inceledi. "Nasıl başardığına emin değilim. Dediğiniz gibi hem telefon hem de numara özel. Dinleme cihazı gibi herhangi bir aygıtın olması çok zor. İzlendiğinizin veya dinlediğinizden de şüpheliyim. Bunun için en azında bir iz kalırdı ki öyle iz görünmüyor."
Masanın başında, Zara için duran sandalyeyi çekerek Ecevit abimin diğer yanına oturdum. Şimdi bir yanında ben diğer yanında Orhan Bey vardı. Ellerimi çenemin altına koyduğumda düşünmek için her şeyim hazırdı.
"Ne planlıyorsun Kamelya?" Tabi biri bölene kadar.
Pusat'a bakmadan güldüm. "Elimde harika bir fırsat var."
"Numaranızı değiştirebiliriz. Başka bir numara ister misiniz?"
Hızla ellerimi çenemden çekerek Orhan Bey'e baktım. "Hayır, buna gerek yok. Bir planım olmasaydı bile diğer numaraları da bulabilirdi." Dinlenemem, izlenemem ama birbirimize ulaşabiliriz öyle mi. Bu cidden harika bir haber. Peki... "Peki aramalarına ve mesajlarına karşılık verirsem bir problem olur mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmiş Geçmişte Kalır mı?
Teen FictionDokuz yaşında kaçırılarak bir akademiye kapatılmış, daha sonra kendi başarım ile oradan kaçmıştım. Her şeyin bitmediğinin farkındayken bile normal bir yaşam sürmek için çalıştım ama tekrar en başa döndüm. Üstelik iki ayrı taraf beni isterken, özenle...