ÜÇ AY SONRA
"Bu sıralar çok içiyorsun."
Fabio, arkasından gelen sesle gözlerini devirdi ve umursamadan elindeki kadehi dudakları arasına götürdü. "Konuşana bak bir de." diye mırıldanıp, kadehten bir yudum aldı. Arkasındaki adam, birkaç adımda yanaşıp yanındaki bar taburesine oturdu. Omuzlarını silkip, "Sadece söylüyorum." dedi. Fabio, kadehi bitirip kenarda duran şişeyi eline aldı ve adama bakıp, "İstiyor musun?" diye sordu, sonra cevabını bile beklemeden ikisinin kadehlerini de doldurdu. Kadehlerini tokuşturup, aynı anda diklediler.
Luciano, elindeki kadehi kilitlenmiş gözlerini yanında oturan adama çevirdi, samimi bir sesle, "Aranız hala kötü mü?" diye sordu.
Birkaç ay önce ona birisi Luciano Carmine ile arkadaş olacağını söylese, ona siktirip gitmesini söylerdi. Aynı zamanda Lorenzo Romano ve Riccardo De Luca ile de. Fakat aylar içerisinde bu dört farklı fakat amaçları aynı olan adamlar, aralarında saçma bir arkadaşlık kurmuşlardı. İlk başta birbirlerine sadece zorunluluktan tahammül ederken, Fabio şimdi baktığında hayret içinde otuz küsür senelik hayatında ilk defa gerçekten arkadaş diyebildiği insanlarla bir arada olduğunu fark ediyordu. Tabi, hepsi birbirlerinden çok ayrılardı. Lorenzo'nun içinde asla ne yapacağı tahmin edilemez bir deli yatıyordu. Dışarıdan umursamaz manyağın tekiydi ama Fabio onun içten içe etrafındaki insanlara ne kadar değer verdiğini, küçük yeğenlerini ne kadar çok sevdiğini biliyordu. Riccardo ise.. tuhaf bir adamdı. Fabio uzunca bir süre onun yalnızca kızları pazarlayan bir pezevenk olduğunu düşünmüştü ama hayır, Riccardo onları satmıyordu, onlara bir hayat sunuyordu. Sadıktı, cesur, eğlenceli ve komikti fakat adamın gözlerinde sakladığı karanlık sırları olduğunu görebiliyordunuz. Luciano ise aralarında en sessiz ve mantıklı olanıydı. Adam gerekmedikçe asla konuşmazdı, Fabio onun güldüğünü bile çok nadir görmüştü. Ama aralarındaki farklılıklara rağmen, bu adamlar hayatında tanıdığı en sadık insanlardı.
"Kötü mü?" Fabio kadehin içindeki kehribar renkli sıvıya bakarken güldü. "Aramızın kötü olması için tartışmamız gerekir. Tartışmamız için de konuşmamız.." dedi alaylı bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEYTANIN PENÇESİNDE (İTALYAN SERİSİ#3)
Romance22 yaşındaki Flora, Del Piero ailesinin en küçük kardeşi olarak el bebek gül bebek yetiştirilmiştir. Artık bu korumalı hayattan sıkılan genç kız, yalnızca bir geceliğine diğer herkes gibi çılgın ve genç olabilmek ister.. Bu masum eğlencenin bir şeyt...