Aras'ın anlatımından...3 gün sonra...
Her insanın hayatında karanlık bir dönem vardır. Bu dönemler bazen çok uzun sürer. İnsanlar o dönemden çıkmak için var gücüyle çırpınır. Bazıları bu yolda pes eder ama pes etmeyen bazıları başarır. Bu karanlık dönemden kaçmak isteyenlerin karşısına iyi insanlar çıkarsa o kaçış insana zevk verir. Yaşı kaç olursa olsun herkesin kaçmak istediği bir şey vardır. Zorbalıklardan kaçmayı başaranlar şanslıdır bence!Ben kaçmıştım ama bu okulda beni şaşırtan şeyler olmuştu. Silahlı bir adam okulumuzda beni ve arkadaşlarımı rehine almıştı. İki kişiyi de yaralamıştı. Normalde bu okula gelirken hiç böyle hayal etmemiştim. Okulun hayatıma kattığı birini çok seviyordum:Ahuşen. Kahverengi ve genel olarak kıvırcık yaptığı saçlarıyla insanın aklına yer ediyordu. Yine kahverengi olan küçük gözlerindeki parlaklık hoşuma gidiyordu.
"Aras!"
Levent'in sesini duyunca kafamı telefonumdan kaldırdım. Gözlerinde bir yorgunluk vardı. Normalden daha az yemek yemeye başlamıştı, geceleri ise fazla uyuyamıyordu. İldeniz bana Güllaç'ın dediklerini anlatmasaydı hiç anlam veremeyecektim. O kızın bir şeyleri anladığından şüpheleniyordum. Levent onun yüzünden mutsuz mutsuz dolaşıyordu. Ahuşen'e çaktırmadan onunla konuşmalıydım:
"Efendim!"
"Ahuşen'le mesajlaşıyorduk, bu akşam onlara gideceğimizi hatırlatmamı istedi."
"Bana neden hatırlatmadı?"
"Yedek alarm olarak beni seçmiş işte!"
Kurduğu cümleye kahkaha attım, o da zor gülümsedi. Onun ayakta olduğu aklıma gelince kaşlarımı çattım:
"Hastaneden yeni çıktın. Gidip yatsana!"
Derin bir nefes aldı. Kendi kendine"Sen kurtuldun ama ben kurtulamadım."dediğini duydum. Ardından arkasına dönüp gitmeye kalkıştı. Bağırdım:
"Duydum!Bilmeden laf soktu diye bu kadar umutsuz olma!"
Usul usul başını bana çevirdi. Gözlerinde kaçmaya hazırlanan bir hüzün vardı. Tek kaşımı kaldırıp"Biliyor da olabilir."dedim.
"Bilse bana açık açık söylerdi."
"Sen öyle san!"
Kaşlarını çatma sırası ondaydı. Bana karşı ilk defa sinirli olabilirdi. Bana yaklaşırken ciddiyetini korudu. O sırada İldeniz de salona girmişti. Neler olduğunu anlamaya çalıştığı yüz ifadesinden belliydi. Levent ise ikimizi de şaşırtıp yanıma oturdu.
"Tolga her kim ise ondan nefret ediyorum!"
İldeniz güldüğünü saklamak için elini ağzına götürdü. Levent'in sırtını sıvazlarken sordum:
"Tolga'nın ne suçu var?"
"Sevdiği bir arkadaşı ona aşık olsaydı onun ne yapacağını sordu ama sonra kızı dışarı yolladı!"
Daha önce İldeniz anlattığında bu hiç dikkatimi çekmemişti. Tolga bir şeyi anlamış olmalıydı. Çok önemli bir şeyi!Bu soruyu sorup Güllaç'ı dışarı yollaması hiç normal değildi.
"Kanka niye sustun?"
Sorduğu soru beni düşüncelerimden ayırdı. Ona düşüncelerimi söylersem panik yapabilirdi. Onun için konuyu hiç açmamalıydım:
"Dalmışım. Ne diyordun?"
"Tolga konunun en önemli yerinde kızı dışarı gönderdi."
"Denk gelmiştir!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniyim Ben (Tamamlandı)
Novela JuvenilÖncelikle bu kitabın ilk bölümlerinde acemiydim ve ana karakterin okuduğu bölüm hayali. Bölüm geçtikçe kalemim gelişti. Bir kış... Kestane satıcıları insanın içini donduran soğuğa rağmen, her zamanki yerlerinde durmuş müşteri bekliyor. Bebek arabal...