Kanla Boyanmış Gül Yaprakları

4.2K 398 122
                                    

Medya : Buraya konabilecek nokta atışı bir çok parça var. Seçim şansı oldukça yüksek özellikle sözler bakımından.
Ama benim ilk duyduğumdan beri tüylerimi ürperten tek bir melodi var.

Pan'ın Labirenti- Mercedesin Ninnisi..

Filmi inceleyerek izleyenler zaten bölümü tahmin edecek.
Elveda güzel Ofelia ve çocuk zihni ❤ Ve elveda Duhan'ın doğru bildiği tüm yalandan zaferleri.
...


"Baban..."dedi Çağatay.
"Babanla aran nasıldır?"

"Tek oğluyum."dedi Duhan gururla.
"Mükemmeldir benim babam."

Çağatay sessizce çocuğun yüzündeki gururlu ifadeye baktı.
Ne yazıktır...
Bir daha asla belirmeyecekti bu ışıklı gurur.
Hep bir kara leke olacaktı alnında.

"Duhan."dedi Çağatay şefkatle.
"Bayılacak gibisin. İzin ver,evde anlatayım."

"Söyle ! Tehdit mi ettin babamı?"dedi Duhan sinirle.

"Duhan..."diye fısıldadı Çağatay sabırla.

"Ona bir şey..."

Çağatay en sonunda dayanamayıp salmıştı dilinden zehirli narkozu.
"Yeter artık. Konunun benle değil,senle alakası. Ben sadece şans eseri konuya dahilim. Benim hayatımla en ufak bir ilgisi bile olmayan şeyler yüzünden nefret kusma artık!"

Duhan korkuyla Çağatay'a bakındı.
Ciddiydi.
Sonuna kadar ciddiydi kum rengi saçlara sahip dövmeli adam.
Ne göz korkutucu imalı bakışlar ne de o alay vardı.
Büsbütün ciddiydi.

"Duhan."dedi Çağatay onun çenesini okşayıp.
"Bak..."

"Öldü mü babam?"dedi Duhan gözünden bir damla yaş süzülürken.

"Öldürdü."diye fısıldadı Çağatay sessizce.
"Birden çok kez birden fazla kişiyi..."

Duhan beynine sıçrayan kanla titrek vücudunu hafifçe Çağatay 'a yasladı.
"Ne? Katil değil benim babam. Yalan!"

"Duhan..."diye mırıldandı Çağatay.
"Ebeveynlerinin günahlarını çocuklar çekmemeli. Kendini suç...."

Duhan avaz avaz bir çığlık koparırken  ormanda ancak onun çığlıkları yankılanıyordu.
"Yalan."diye inledi.
"Yalan...yalan,yalan."diye sayıklıyordu kendine.

"Hastaneniz..."dedi Çağatay dudaklarını birbirine bastırıp.
"Orada... gönüllü tedavi ettirdiği yetimler ve evsizler..."dedi yutkunup.

Duhan titreyen gözleriyle Çağatay 'ın iki dudağının arasına baktı.

"Organlarını...Pazarlıyormuş kara borsada. Yani hesap soracak kimsesi olmayanların organlarını kara para aklıyormuş hayır işi adı altında..."

Duhan olumsuz anlamda iki yana savurdu başını.
"Yalan."dedi fısıltıyla.
"Benim babam...Benim babam ailemize önem verir. Hep bizi düşünür. Yalan."dedi.

Çağatay yalnızca ona  bakmayı sürdürürken Duhan yorgunca uzandı Çağatay'a.
"İftira atıyorlardır. Başarılı biri,hayırsever biri. Bir sürü şirketimiz var,hastanemiz var..."

"Şirketlerinizin hiç birinin..."dedi Çağatay şefkatle.
"Hiç birinin yasal evrakları ya da herhangi bir internet siteleri yok."
Çağatay derin bir nefes çekti.
"Paravan şirketler,para akışı..."

"Yalancısın sen."dedi Duhan nefretle.
"Gitmene izin vereceğim dedin,vermedin. Kaçmayayım bir daha diye uyduruyorsun. Senin gibi birinin benim babamla nasıl...Nasıl  bilgi alacaksın ki sen?"

DehlizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin