Loş ışık.
Kekremsi,acılı bir tat.
Damağındaki tuzlu,kolonya tadı.
Duhan yorgunca araladı bal rengi gözlerini.
Ağrıdan sızlayan vücuduyla inlerken karanlık loş odada başında dikilen Çağatay'a baktı korkuyla.Kolundaki serum hareket kabiliyetini sınırlasa da yerinde sıçramasına neden olmuştu dövmelinin duruşu. Kara bir ölüm meleği gibi kapşonunu çekmiş,hasta olduğunu umursamadan yanında sigarasını tutuşmuştu.
"Gebermemiş."diye sayıkladı Çağatay içeriye seslenirken.Berkan seyire seyirte gelirken kaslı vücudundaki terleri bir havluyla kuruladı.
"Mekik çekiyordum lan.... gebermiş dedin sandım ödüm koptu.""Gömecek yerimiz vardı."dedi Çağatay sırıtarak.
"Kürek hazırlamıştık,fark eder mi?"Duhan korkuyla ağlarken gözlerini Çağatay'a dikip "Eve gitmek istiyorum."dedi acıyla.
"Bırakın beni.""Gidecen ama şimdi dur. Bayılma orada burada."dedi Berkan tehditkar bir sesle.
"He gitsin de yavşak ailesi peşimize düşüp huzur kaçırsın. İkna olana kadar buradasın velet."dedi Çağatay parmağını havaya savurup.
"Yine dövmen için mi?"dedi Duhan korkuyla.
"Bir kez siktiğimi bir daha sikmiyorum."dedi Çağatay sigarasını pet şişeye atarken.
Kalan dumanı şişik ve mor suratlı Duhan'a doğru üfledi yavaşca.
"Senlik mevzu yok.""İki gündür yoksun."diye açıkladı Berkan.
"Ailen de merak etti doğal olarak.""Sizi bitirirler."dedi Duhan gururla.
Babası bu olayı duyunca o dövmeci stüdyosunu başlarına yıkardı bu ikilinin.
Hayatlarını mahvederdi..."Sokak serserileri tarafından dövüldün."dedi Çağatay.
"Kavga ettin. Eve gelmeye utandın,oyalandın.""Senaryo bu mu ?" dedi Duhan alayla.
"Bitireceğim seni.""Senaryoyu kıvırır götüne sokar üstüne pornografi çekerim senaryonla."dedi Çağatay hırsla Duhan'ın üzerine yürürken.
"Ne dediysem o bitti!"Berkan sinirle başını ovalarken telefonuna gelen bir mesajla irkildi.
"Kayıtları sildirdim ben."dedi. Derin bir nefesle iç çekerken başını iki yana salladı.
"Çocuk ailesine söylese bile kanıtlayamaz.""Tuana ve Alp yanımdaydı." dedi Duhan.
"Beni en son seninle gördüler. Seni mahvedeceğim."Çağatay bir kahkaha savurup kaslı ve dövmeli kollarını kavuşturdu.
"Nasıl? Onlar seni en son okulda görmüşler. Sen hiç uğramamışsın oraya o gün. Bide...seminer nasıldı,dersini aldın mı?"Duhan seslice yutkunup bir hıçkırık koyverdi.
"Bana napacaksın?""Seni..."diye fısıldadı Çağatay.
"İnsan edeceğim ama benim yollarımla.""Dövmek yoktu hani?"dedi Duhan sinirle.
Ağrıyan bileklerini çıtlatırken biten serumu çekip fırlattı etinden."Dövmek yok."dedi Çağatay iştahla.
"Canını sökeceğim ciğerinden senin.""Sadece basit bir şaka yaptım diye mi? Bunun gerçeğini sana bizim okuldaki her kız yazıyor! Benle niye uğraşıyorsun!"diye gürledi Duhan.
"Senle benimle kafa bulmaya çalışan gereksiz bir kancık olduğun için değil....Dünyada nefes almayı bile hak etmeyen kancıklardan biri olduğun için bunu yapıyorum."
Çağatay kara gözlerini bir an olsun çekmeden Duhan'ı süzerken Duhan dudak ısırıp mosmor gözlerini Çağatay'a dikti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dehliz
Romance"Beni Maraş dondurmacısının sütlü dondurmayı dövüşü gibi dövmeni istiyorum." "Beni bir apaçinin manitasının ismini ağaçlara kazırcasına kazımanı istiyorum." "Beni Nusret'in bonfile dövüşü gibi dövmeni istiyorum yakışıklı." "Sen kalem ol ben de kağ...