Deniz'den
Gizem'i hiç bu kadar stresli görmemiştim. Beşimiz birden koşar adımlarla bahçeye çıkıp arabaya bindik. Gizem sürüyordu. Sınıfa gelen çocuğun dediği hastaneye gidiyorduk. Araba o kadar hızlıydı ki ani dönüşlerden midem kasıldı. Gizem'in endişeli yüz ifadesine bakıp onu sakinleştirmeyi denedim. Yusuf'u çok önemserdi. Bebek gibi bakardı ona. Zaten Yusuf'ta hep çok mantıklı ama kırılgan biriydi. Kolay incinirdi. Hastaneye geldiğimizde arabadan inip koşar adımlarla içeri girdik. Kaldıkları odayı öğrenip yanına gittik. Yusuf şaşkın bakışlarını üzerimizde gezdirip "Hangi ara geldiniz bu kadar hızlı?" diye sordu. Gizem ileri atılıp Yusuf'a sarıldı. "Seni parçalarım Yusuf. Niye kendine dikkat etmiyorsun?" diye bağırmaya başladı. Yusuf "Sakin ol bir şey yok zaten." diye yanıtladı. Gözlerim kolundaki sargıya takıldı. Koluna ne olmuştu? Kan vardı sargının üzerinde. "Koluna ne oldu?" diye sordum. "Arabanın ön camı kırılınca kesildi." diye cevap verdi. Eren "Oğlum adam akıllı anlatsana sen şu olayı." diyip koltuklardan birine bıraktı kendini. Herkes soran gözlerle Yusuf'a bakıyordu. "Burak'ın işi muhtemelen. Ben konferans salonundan çıktıktan sonra arabama bindim işte. Beni bir araç takip ediyordu. Hızlandı vurdu arkadan. Ne olduğunu anlayamadan birileri ön camı kırdı. Sonrası bende de yok." diyerek anlattı olayı. Gizem "Başlarım böyle işe." diyerek ayaklandı. Kapıdan giren Semih'le hepimiz duraksadık. Batu "Ne işin var senin burada?" diye sordu. Semih onu umursamadan Yusuf'un yanına geldi. "Sarılabilir miyim?" diye sordu. Gizem kalkıp benim yanıma geldi. Semih'te Yusuf'a sarıldı. Yusuf birden ağlamaya başlayınca hepimiz şok içinde ona baktık. Yusuf ağlamazdı, hiç ağladığını görmemiştim bugüne kadar. Ailesi onu eşcinsel olduğundan dolayı reddetmişti. Yusuf buna sinirlenip evi terketmişti ve yıllardır kendi çalışıp hayatını sürdürmeyi deniyordu. Yardım etmek istediğimizde de hep engelledi bizi. Güçlüydü, çok güçlüydü. Bu yüzden onu ağlarken görmek içimi yakmıştı. Hepimiz yanına adımlayıp sarılmaya çalıştık Yusuf'a. Bir süre sonra bir hıçkırık daha duyuldu. "Ulan Emre sen niye ağlıyorsun?" diyerek Emre'ye sarıldı Yusuf. Diğerleri geri çekilince bende çekildim. Batu "Semih sen ne iş?" diye sordu. Semih "Anlatacağım." diyerek koltuklardan birine oturdu. Emre ve Yusuf ağlamayı kesince Emre Yusuf'un yanına sokulup göğsüne kafasını koydu. Gizem ve Batu sandalyelere geçtiler. Ben ve Eren ayakta durup Semih'in anlatmasını bekliyorduk. Söze başladı. "Burak homofobik bildiğiniz üzere. Gizem'le Yusuf'un yakın olduğunu zaten biliyordu. Sunumda da gay olduğunu öğrendi. O da sizi sinir etmek istedi ve Yusuf'a saldırdılar. Beni de dahil etmek istediler ama ben bunu yapamazdım. Yusuf cam kırılınca bayıldı zaten. Ben de polislere haber vermiştim. Onlar gelip hallettiler kalanını. Sonra hastaneye geldik." Biz tepki veremeden Rüzgar ve Doruk odaya daldı. Doruk Yusuf'un göğsünde yatan Emre'yi görünce "Bu haliniz ne?" diye bağırdı. Emre "Sanane be." diye çıkışınca Doruk "Sevgilim bak çekil onun yanından." dedi. Hepimiz şok içinde Doruk'a bakarken Emre beklenen soruyu sordu "Sevgilin miyim gerçekten?"
BSKABSJSBSIWNDJE. OLM KENDİ YAZDIĞIMA KOPUYORUM ŞU AN. Neyse neyse. 5 gündür bölüm yazmıyormuşum. Aslında taslakta yarısı yazılmış olarak bırakmıştım bu bölümü. Bugün yazıp atmak istedim. Öyle işte. Hepinizi seviyorum.
Favori shipiniz?
Gizem&Rüzgar?
Emre&Doruk?
Batu&Selin?
Deniz&Ege?
Eren&Naz?
Yusuf&Semih?
Cenk&Berk?
Benim Emre Doruk şimdilik. Ama neden değişmesin değil mi?♡♡♡♡♧
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Görünmez Kız
Romanzi rosa / ChickLitRüzgar': Aşk, sol yanında bir hareketlenmeye neden olur. Tutkuysa bu hareketlenmenin hızına hız katar. Sağlığınıza, özellikle kalp sağlığınıza dikkat edin bu anlarda. Fazla heyecanlanmak iyi değil. Hikayede eşcinsel çift de olacak. Ayrıca küfür içer...