𝑩𝒆𝒚𝒂𝒛 𝑲𝒆𝒍𝒆𝒃𝒆𝒌 - DreamNotFound / Dream x George / BL

30. Bölüm

"Beyaz Kelebek"

George kelebeğe doğru dokunabilmek için elini uzattı. Kelebek uçmaya başladı.

George: Ah hayır onu kaçırdım.

George beyaz kelebeğin arkasından gitmeye başladı yürüyüş yolundan çıkmıştı. Dream deynekler ile ona yetişemeyeceğinden dolayı arkasından bağırdı.

Dream: Hey George nereye!

George hiç arkasına bakmadı, kelebeği takip etmeye devam etti.

George: Hemen gelicem!

Dream deynekler ile ayakta fazla duramayacağını bildiği için yan taraftaki oturma bankına zorla ilerledi, George'un tekrar gelemesini beklemek üzere banka oturdu.

George hâlâ kelebeği takip ediyordu. En sonunda Beyaz kelebek yeşil bir yaprağın üzerine kondu.

George hemen fotoğrafını çekmek için telefonunu çıkardı, kamerayı açtı. Güzel Beyaz kelebeğin bir fotoğrafını çekti. Bir yandan kendi kendine konuşuyordu.

George: Çok güzelsin... Seni yanıma almak isterdim ama özgür olman senin için daha iyi. Tutsak olmamalısın.

Beyaz kelebek yaprağın üzerinden uçup gitti. George kelebeğin arkasından bakıyordu, kelebek gözden kaybolunca George tekrar Dream'in yanına dönmek için yola çıktı.

Dream bankta oturuyordu birazda meraklanmıştı. O sırada elinde telefonu ile gelen George'u gördü.

Dream: George nereye gittin!

George: Geldim merak etme.

George Dream'in yanına gelip banka oturdu sonra çektiği fotoğrafı Dream'e gösterdi.

George: Bak nasıl?

Dream: Demek fotoğraf çekebilmek için kelebeğin arkasından o kadar koşturdun...

George: Ama sencede güzel çıkmamış mı?

Dream: Evet güzel çıkmış.

George: Bazen benim için değerli olan şeyleri çekmek isterim, ölümsüz yapabilmek için...

Dream: Tamam ama bu kelebek neden senin için değerliydi?

George: ilerde bu fotoğrafa baktığımda "Bu kelebeği çektiğim gün, Dream tekrar ayağa kalkmıştı, berber yürümüştük. Bu kelebeği çektiğim gün Dream yayın yapmaya  tekrar başlayacağının kararını almıştı" diyeceğim.

George Dream'in gözlerinin içine baktı.

George: Peki neden tüm değerli anılarımın içeriğinde "Dream" olduğunu bilmek ister misin?

Dream: Neden?

George: Çünkü benim için en değerli olan sensin...

George'un gözleri doldu. Eli ile kendi ağzını kapatıp sesiz ağlamaya çalıştı sonra Dream'e sarıldı.

Dream: George... Neden ağlıyorsun?

George: B-ben bilmiyorum sadece seni çok seviyorum... Benim yanımda olduğun her saniye beni mutlu ediyor..

Dream: George... Birlikte değerli anılarımız var ve daha da fazla olacak. Ben senin yanından asla ayrılmayacağım ve seni mutlu edeceğim... Tamam mı?

George: T-tamam.. ama bende senin yanından asla ayrılmayacağım!

Dream: tamam... Şimdi gözyaşlarını sil ve yemek yemeğe gidelim, ne dersin?

George kolu ile gözlerini sildi ve "tamam" anlamında kafasını salladı.

Banktan kalkıp yakındaki park alanında duran arabalarına doğru yavaşa yavaş yürdüler...

10-15 dakika sonra arabaya gelmişlerdi.

George arabanın kilidini açtı sonra arabaya bindiler. Emniyet kemerini taktılar ve birbirlerine baktılar. İkiside birbirine "nereye gidicez" der gibi bakıyordu.

George: Evet, Nereye gidiyoruz?

Dream: Bilmem. Kahvaltı yapabileceğimiz bir yer varmı buralarda.

George: Benim hiç bir fikrim yok en iyisi internetten bakalım.

George telefonundan kahvaltı yapabilecekleri yerlere baktı. En sonunda bir yer bulmuştu.

George: 4 Km uzakta bir bahçe gibi bir yer varmış. Umm adı "Sabah bahçesi"

Dream: Nasıl bir yer fotoğrafı falan yok mu?

George: Var. Böyle ağaçlarla çevrili kocaman bir bahçe işte oturma yerle falan falan var...

Dream: Tamam hadi oraya gidelim o zaman ama lütfen bir an önce bir yere gidelim çünkü ben açlıktan ölmek üzereyim.

George: Bende çok acıktım doğrusu...

George telefondan gidecekleri yere yol tarifi ayarladı ve yola çıktılar.

Telefondan sürekli "sağa dönün" veya "2. Aradan sola dönün" gibi sesler duyuluyordu ama hedef bir türlü bulunamıyordu.

Dream: Bu navigasyon bizi aynı yerde çevirip duruyor... Bence asla ulaşamayacağız.

Geroge: Bencede...

30. Bölüm sonu...