bölüm 39

277 21 0
                                    

"Lisaaaaaa Lisaaaaaa Lisaaaaaaa" diye birinin bağırmasıyla yanlışlıkla uyuya kaldığım jiminin yatağından fırladım. Ayağa kalkıp gidecektim ki aklıma bebek gelmesiyle hızla arkamı döndüm. Bebeği yatakta görmeyince hemen yere eğildim. Bebeği yerde görmeyince hala bana deli gibi seslenen junkookun yanına gitmeyi tercih ettim.

Odadan çıkıp hemen merdivenleri indim. Salona girdiğimde junkook birden üstüme atladı,bana sıkıca sarılan junkooka karışık verdim de junkook bana niye sarılıyordu ki. Junkook geri çekilip yanaklarımı sıkınca geri çekildim

"Junkook sakin ol ne oldu hem bir daha yanaklarımı sıkma." Junkook elini kalbine koyup sakinleşmek için derin nefesler alıp verdi.

Biraz sakinleşince yine yüzüne hayran olası gülümsemesi yayıldı

"Ne oldu ki niye öyle bağırıyordun bir sorun mu var "

"Ne sorunu lisa mucize gibi birşey oldu.....kabul etti herşeyi kabul etti benimle sevgili oldu lisaaa" Diyince bana geldiğimden beri bahsettiği kız olduğunu anladım.

"Ne mutlu sana junkook ama söyledin değil mi gerçekleri." Junkookun suratı asılınca söylendiğini anladım

"Junkook yalan üzerine ilişki kurulmaz gerçekleri en yakın zamanda söylemen gerek başkasından duyduğunda onu kaybedebilirsin mantıklı düşün."Junkook başını eğip

"Söylersem de kaybedeceğim ama."

"Başkasından duymasın da sonrasını düşünürsün...zaten siz düşündüğüm kadar korkunç mafyalar değilsiniz hatta hiç mafya gibi değilsiniz." Junkook alaylı bir kahkaha atınca umursamaz görünmeye çalıştım.

"Evet göründüğü gibi değiliz hiçbir şey göründüğü gibi değildir zaten."Diyip yine güldü. Aklıma joon seo geldi akşam olmuştu ve uyandığımda bebek yoktu

"Junkook bebek nerede yani ben yanında uyuya kalmıştım ama uyandığımda yoktu." Junkook bahçeyi işaret edip

"Bugün yemek bahçede yenilecekmiş bebek uyanmış jimin aldı bahçedeler hepsi." Diyince ikimiz beraber bahçeye doğru ilerledik.

Bahçeye çıktığımızda hepsi ayakta  bebekle oynuyordu bir dakika! Bebek yürüyordu. Junkookun kolundan tutup bebeği gösterdim

"Bebek yürüyor mu ? "

"E yani 1 yaşında yürümesi lazım." Vay be demek ki bir yaşında yürüyorlar....

Bebek beni görünce nedense koşa koşa ayağıma sarıldı. Bu beni mutlu etse de bu yaptığına şaşırmıştım. Joon seoyu kucağıma alıp yanağına küçük bir öpücük kondurdum. Bebek saçlarımla oynayınca canımın acımasına rağmen sesimi çıkarmayıp diğerlerinin yanına gittim. Namjoon sofranın başına oturunca hepimiz oturduk. Bebeği jimine vermek istedim ama kucağından inmedi,bebekte kime gideceğini kime gitmeyeceğini biliyor tabiki :)

•••••••••••

Joon seoya yemek yedirme savaşım bittiğinde jin gelip bebeği benden almıştı,kendi kanımı da doyurduktan sonra içeriye min jinin yanına gitmiştim. Şimdi de min ji kahve yapıyordu bende ona bakıyordum.

"Min ji kahveyi nasıl o kadar köpüklü yapıyorsun." Min ji gülümseyip eliyle gel işareti yaptı. Min jinin yanına gidince kaşığı elime verdi,elimdeki kaşığı şaşkınlıkla bakarken min ji konuştu

"Öyle bakma kaşığa üstündeki köpüğü al ve yavaşça fincanın içine koy." Dediğini yapmak yerine  soru sormayı tercih ettim

"Min ji neden kahve makinası varken cezvede yapıyorsun."

"Çünkü bay jimin cezvede daha çok seviyor kahveyi." Diyince elimdeki kaşığı geri bıraktım.

"Hı ondan mı zaten oda düzgün birşey sevse şaşardım." Min ji gülüp kahve yapmaya devam etti.

~~~~~~~~~

Gece geç saat olmasına rağmen hiç uykum yoktu. Odada boş boş geziyordum. Pencereyi açıp bahçeye baktım,korumlar robot gibi duruyorlardı. Bahçeye mi çıksaydım acaba evet evet bahçeye çıkayım ben.

Kimseyi uyandırmadan yavaşça aşağıya indim. Mutfak kapısını açtığımda istemesem de ses çıkmıştı. Ayağımı dışarıya attığım gibi iki tane korumanın önüme geçti. Elimi kalbime götürüp korkumu bastırmaya çalıştım

"Of ödümü kopardınız çekilir misiniz bahçeyi gezeceğim biraz." Korumalar hiç istifini bozmadan aynı yerinde durdular. Önlerinden geçmek isteyince yine önüme geçtiler

"Bayan lisa lütfen içeriye geçin bizi zor durumda bırakmayın rica ediyorum."

"Bende sizden rica ediyorum çekilir misiniz ne yapacağım ya kaçmam ya sadece bahçede oturacağım." Ben bu gece o bahçede gezecektim inat değil mi.

"Bakın bayan lisa bizi zor durumda bırakıyorsunuz lütfen içer...."

"Ne oluyor burda!" Diye bahçenin diğer tarafından gelen sugaya döndü bakışlarımız. Koruma bir bana bakıp birde sugaya bakıp konuştu

"Bayan lisa bahçeye çıkmak istiyor içeriye gitmesini rica ediyorum ama girmiyor bay suga." Suga sinirle korumaya bakıp

"Neden izin vermiyorsun ne yapacak kaçacak hali yok ya bir daha görmeyeceğim böyle birşey..." Diyerek bakışlarını bana çevirdi

"Gel lisa beraber gezelim." Ayıp oldu korumaya inat ettin çıktın o bahçeye. Ben o bahçeye çıkacağım demiştim ama ve çıktım da.

Acımasız Mafya JiminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin