👸23👸

238 12 8
                                    

"Hünkârımız gitmişken, Efruze'yi ortadan kaldırmak için daha iyi bir vakit bulamayız." Valide Sultan kaşlarını çatarak üvey kızına döndü. "Efruze gebe. Ağzımızdan çıkanı kulağınız duysun. Gebe hâliyle ona zarar verecek değiliz. Bizim asıl niyetimiz gözden düşmesi olmalı." İnşirah Sultan sessiz kalamadı. "Validem onun gözden düştüğü yok. Üstelik hünkârımızla nikâhlılar. Yok etmekten başka çaremiz yok kabul edin artık."

"Aklınızda ne var?" Gülnigâr Sultan sinsice gülümsedi. "Sık sık ahaliyi ziyarete gidermiş. O sırada eşkıyalar yolunu kesse ve onu tutsak etse. Elbette canına bir şey olmayacak. Lâkin evladı payitahtta doğmazsa Şehzade veya Sultan sayılmaz. Onu mümkün olduğunda uzağa götürürüz. Zamanla hünkârımız alışacaktır." Gülçiçek Kalfa, Efruze Haseki'nin onları yarın has bahçede yemek için davet ettiğini söylemeye gelmişti. Lâkin yarım açık kalmış kapıdan her şeyi duydu.

Derhâl Efruze Haseki'ye anlattı. Efruze üzerine simsiyah kaftanını giydi ve Valide Sultan'ın dairesine gitti. "Validem, Sultanlarım burada olduğunuzu duyunca gelmek istedim. Rahatsız etmedim inşallah." Müzeyyen Valide eliyle yerdeki sediri gösterdi. "Buyur otur Efruze. Biz de Kaya'nın nişan hazırlıklarını konuşuyorduk."

Anlayışla başını salladı güzel Haseki. "Ben de yarın has bahçede hep beraber yemek yiyelim istedim. Bizzat davet etmek için geldim. Hepiniz teşrif ederseniz çok memnun olurum." Sonra bakışlarını Dilaşub'un üzerinde gezdirdi. Az sonra daireye Mahpeyker Haseki girdi. Efruze, Mahpeyker'e bakarak gülümsedi. "Sultanım, siz de yarınki yemeğe katılın lütfen. Sultanlarımız ve Validemiz de gelecek." Mahpeyker yerine otururken ağzına bir lokum attı. "Çok isterim. Gelirim elbette."

Birkaç saat sonra Efruze dairesine gitti. Karşısına aldı iki sadık neferini. "Güvercin, Gülçiçek. Kulağınızı açın ve beni iyi dinleyin. Benim için plan yaptıkları aşikâr. Eğer bana bir şey olursa." Güvercin Ağa telaşla sordu. "Aman Sultanım neler diyorsunuz? Kim cüret edebilir?" Efruze Sultan oynayan evlatlarına baktı. Ne kadar da masumdular. "Sözümü kesmeden dinleyin. Tüm hanedan benden kurtulmak istiyor. Eğer emellerine ulaşırlarsa bu size son emrimdir. Yusuf ve Enver Paşa'ya destek verip evlatlarımı koruyacaksınız. Mercan Paşa da her daim yanınızda olacaktır. Hünkârımız gelene kadar benden kurtulurlarsa onları götüreceksiniz."

Gülçiçek Kalfa anlayamamıştı. "Nereye götürürüz Sultanım? Elbet bulurlar." Efruze Haseki ayağa kalkarak sandığından bir tapu çıkardı. "Edirne'de bir çiftlik. Hünkârımızın hediyesi. Oraya götürün yerini başka kimse bilmiyor. Zinhâr bulamazlar. Hünkârımız gelene kadar saklayın kâfi." Güvercin Ağa eteklerine kapandı Sultanının. "Hemen vazgeçmeyin Sultanım. Biz, evlatlarınız siz olmadan ne yaparız?"

Efruze Haseki sinirli bir ifadeyle gülümsedi. "Vazgeçmedim Güvercin. Lâkin susmayacağım da. Yalnızca onlar kadar sessiz oynayacağım. Tetkik edin kimlerle anlaşıyorlar. Herkesi öğrenin. Sonrasında biz onlarla anlaşacağız. İncili Köşkte saklanacağım. Herkes beni öldü bilecek fakat onların anlaştığı ağalardan birkaçı ve siz hünkârımıza mektup yazacaksınız."

Gülçiçek ve Güvercin artık anlamışlardı. O mektupları kullanarak asıl Efruze tüm düşmanlarından kurtulacaktı.

Birkaç ay sonra sonunda planlar ortaya konulmaya başladı. "Nihâyet saraydan çıkıyor Efruze. Her şey planladığımız gibi Validem." Valide Sultan pişman olmuş gibiydi. Zirâ karnında torununu taşıyordu. "Lâkin torunum? Ya ona da zarar gelirse?"

Devr-i KadimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin