Bölüm 3-ARAF-

133 86 62
                                    

Selam, beğeni sayıları biraz az okuduktan sonra oy verirseniz sevinirim ve yorumlarınız benim için kıymetli. Keyifli okumalar.

Instagram: seymadaldalli

Twitter: symdaldalli

.
.

Black Veil Brides- Lost It All

.
.

.

Kayıp olunan yer zihinse çıkış yolu da kayıptır. Korku artık o diyara uzak olan bir olgudur. Tanımlarla yapılan ama hissedilmeyen bu duygular zamanla benliğe karışır. Artık sevmek nefretle birleşip bir yanı olur insanın. Korku diğer yanı. Çöküntü başlar böylece. Karanlığın derinlerinden sesler yükselir. En içten atılan çığlıklar acının derecesini gösterir. Ve acı en yüksek mertebeye ulaştığında sesler boşlukta dağılıp kimsenin duymadığı frekansta varlığını yaşatır.

Kayıplık zihnimde başladı.

Durulmasını bekledikçe benliğime yayıldı.

Ele geçiremez sandım. Yanıldım. Teslim olmayı kabul etmesem de buna mecbur bırakıldım. Bir yanım göz yumdu. Bir yanım çırpındı. Bir yanım nefessiz kalıp boğulurken diğer yanım onu kurtarmak için çabaladı. Sonuç değişmedi. Bir yanımla ölürken diğer yarımla yaşama tutundum. Kendi yasımı tutamadan bir yaş daha büyüdüm.

"Bir gün bana dua edeceksin." Karanlık odaya ittiğinde dengemi kaybettim. Az önce olanları yeni idrak ediyordum. Babamla yine tartışmıştık. Tartışma alev aldıkça boyun eğmediğimi göstermiştim. Bu reveransı karşılıksız bırakmadı. Kendi korktuğu benimse yan yana durduğum varlığın yanına itti. Aramızdaki mesafeye rağmen düşman değildik. Aramızdaki mesafeye rağmen birbirimizi hissedebiliyorduk.

"Seni gerçek hayata hazırlıyorum." Saçlarım önüme dökülmüştü. Kapı yavaş yavaş kapanırken kafamı kaldırıp gözlerinin içine baktım, olduğum yerde oturup bacaklarımı karnıma doğru çektim. Saçlarım kollarımın üzerinden yanlara dağıldı. Zaman gibi iki parçaya bölündü. Hislerimi kaybediyordum yavaşça. Acıyı göz ardı etmeyi öğreniyordum. Bunu sevmiyordu. Korktuğumu görmek içindeki yaratığı besliyordu. Onu büyüttüğünü düşünse bile ondan daha hızlı büyüyen varlığı fark edemiyordu. Bir gün nefretime alt olacağını göremiyordu.

Başımı ellerimin arasına aldığımda oturduğum bankta öne doğru eğildim. Korkusunun etrafında dönmeye başladı. Çekim gücü ilk onu etkiledi. Karşı koyamadı. Zihnimdeki görüntüsüne uzunca baktım. Gözlerinde gördüğüm tek şey hiçlikti. Görüntüsü ortadan kaybolduğunda nefesimi bıraktım. Bunca şeyden sonra nasıl böyle bir duruma düşerdi. Ortaya çıkacağını nasıl düşünemezdi aklım almıyordu. Eksik parçaları bulmak için önce onları görmek ve tanımlayabilmek gerekiyordu. Bense bu eksikliği doldurabilecek bilgi birikimine sahip değildim.

Öldürdüğü yanım karşısına dikilip gözlerinin içine bakarak asıl suçlunun kim olduğunu göster ona diyordu. Uykuya dalma sebebini bilmek ve yüzleşmek istiyordu. Yaşama cılız elleriyle tutunmuş yanım ise tüm hislerini o dosyadaki kağıt parçası üzerine serpiştirmiş boş gözlerle beni izliyordu. Arafı ilk kez bu kadar yoğun hissediyordum. Kötülüğü yapan olmak istemiyordum aynı zamanda kötülüğü doğuracak kadar yoğun bir karanlığa da sahiptim. Bu gücü kullanırsam her şey en az benim zihnimde olan kadar onun için de netleşecekti.

MELUN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin