Yavaşça yerimde dikleştim göz kapaklarım çok ağırdı sanki bir ton yük vardı üstünde, açamadım. Yandaki komidinden saati aldım ve gözlerime yaklaştırıp saate baktım, saat sekizdi. Okula gidebilir miyim diye düşünmüştüm fakat.. evet gidemezdim. Hızla kendimi geri yatağa attım fakat sırtım acıdığında inledim, sızlamaya başladığında içimden kendime küfrettim ve ayaklandım.Hızlıca banyoya girdim mini çantamı banyoda gördüğümde mutlu oldum, en azından bunu aramakla uğraşmayacaktık.
Hızla kapıyı kitledim bu hanzolar dalar malar belli mi olur? Hızla üzerimi çıkarttım bir süre kendimi süzdükten sonra gözlerimin yandığını hissedince sırtıma krem sürdüm ve üzerimi değiştirdim. Aslında Crop falan giymek isterdim ama yaralarım yüzünden giyemiyordum, benim de derdim buydu işte..
Yaz aylarındaydık ama evdeyken kollarımı kapatmaya üşeniyordum, bir kaç morluk vardı ve birden fazla olduğu için dikkat çekebilirdi. Odamdan çıktım ve asansöre bindim, zenginler maşallah. Aşağıya indiğimde sofranın toplandığını gördüm, mutfağa girdiğimde bir kaç çalışan vardı."Merhaba Eflin hanım! Bir isteğiniz mi vardı?"
Başımı iki yana salladım. "Lütfen Eflin veya Eflin kızım deyin, ve hayır ben halledebilirim" Bana sıcak bir tebessüm gönderdikten sonra yaptığı işe geri döndü, hızla bir ekmeğe krem peynir sürdüm ve tabağa koydum. Üşenmiştim başka bir şey hazırlamaya, odama gidecekken salonda gördüğüm Eren abi ile yutkundum. Beni görmesin diye hızla gidecekken gözlerimiz kesişti. "Eflin!"
Hızla ayaklandı ve ben anlamadan dibimde bitti. "Eflin! Ne işin var burada?" Diğerleri şaşkınlıkla bize bakıyorlardı. "Tanıyor musun onu Eren?" Bunu diyen en büyük abim Altandı. O tam konuşacakken araya girdim. "Eren abi. Ben karışmışım meğersem bu ailenin çocuğuymuşum işler karışık.. Emm" Ya yalan söylediğimi anlarlarsa? "Eren abiye de ben giderim arada iyi anlaşırız"
Eren abi şaşkınlıkla bana bakıyordu..
"Eflin? Merhaba ben Eren"
Küçük Eflin hızla geri çekildiğinde abisi sinirle duvara yaslandı.
"Bak ben doktorum sana zarar vermeyeceğim.. Sadece polislere ifade vermen gerek, baban sana zarar veriyormuş"
İfade ne demekti ki?
"Sen küçük pislik! Sen kim beni şikayet etmek lan!"
"Tamam ben biraz Eflinle konuşmak istiyorum, kuzenimmiş sonuçta" Beni asansöre doğru çekiştirdi ve asansöre bindik, kapı kapandığı anda Eren abiye sarıldım. Hıçkırarak ağlamaya başladığımda Eren abi yaralarımı acıtmamaya çalışarak beni daha sıkı sardı.
"Ağlama Eflinim ağlama bak artık uzaksın ondan şikayet edebiliriz o adamı"
Başımı iki yana salladım.
"Olmaz şimdiki ailemin başını belaya sokarım. Kızarlar bana!"
Eren abi başını onaylamazca salladı. "Onlar yapmaz öyle" Asansörden indiğimizde hızla odama girdik kapıyı yavaşça kapattıktan sonra yatağa geçtik. "Yaparlar istemiyorlar beni" Eren abi şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Nasıl yani?"
"İstemiyorlarmış işte öyle dediler! Bende onları istemiyorum ama yapamam 18 olana kadar şikayet edemem"
Eren abi yavaşça bana yaklaştı ve yüzümü elleri arasına aldı. "Ben, Enes ve abin hep yanındayız tamam mı her an bizi arayabilirsin" Aklıma gelen telefonum ile hemen Eren abiye döndüm. "Eren abi.. Telefonum yok da" Güldü. "Tamam ben sana getiririm yarın şu an lazım mı?" Başımla onayladım, abimi çağıracaktım. Hızla elinden telefonu alıp abimi aradım,üçüncü çalışta falan hemen açmıştı zaten.
"Alo ne var Eren?" Gülümsedim. "Benim abi!" Arkadan biraz hışırtı geldikten sonra abimin sesi duyuldu. "Eflin! Cennetim! Nasılsın!?"
"Seni çok özledim, abi gelemez misin?" Birkaç hışırtı daha oldu. "Hemen çıkıyorum bir sorun mu var güzelim?" Sanki görebilecekmiş gibi başımı iki yana salladım. "Hayır abi.. Kötü davranmıyorlar" Eren abi kaşlarını çattığında sus işareti yaptım.
"Tamam güzelim Enes abinle geleceğiz de Eren ne alaka?"
"Eren abi kuzenimmiş"
Arkadan Enes abimin kahkahası duyuldu. "Lan artık Eren senden daha yakın Eflin'e" Biz de gülerken gelen şaplak sesi ile kahkaha attık, büyük ihtimalle ensesine vurmuştu.
Bir anda kapı açılınca kapıya döndük. "Eren gelmiyor musun?" Altan.. "Geleceğim Altan!" Altan ofladı. "Şununla ilgilenmekten vazgeç kendini bir şey sanacak sonra"
Telefonumdan gelen gür ses odada yankılandı. "LAN!"
Altan şaşkınlıkla telefonu alırken Eren abim hızla telefonu aldı, ben şımarık bir kız hiç olmamıştım. Gıcık ediyorlardı insanı. Ama gerçekten olamamıştım, valla.
"Abi! Ya tamam Barın sakin ya! Barın tamam geliyorsunuz işte! Geldiniz mi!? Dur lan dur!?" Eren abi hızla aşağı inerken bende peşinden ilerledim.
Kapı alacaklı gibi çalınınca abim olduğunu anladım, Eren abim kapıyı açtığında abim sinirle içeri girdi. Etrafa biraz bakındıktan sonra beni görünce yüz hatları yumuşadı, sıkıca sarıldığında bende ona sarıldım sırtıma baskı uygulamamaya dikkat ediyordu.
"Geldim! Nerde lan o şerefsiz!" Enes abi de gelip bana sarıldı, Altan sinirle bana doğru gelirken abim omzundan onu ittirdi evde tek Altan vardı. "Kimsiniz lan siz!"
Abim güldü.
"Şımarık dediğin kişinin gerçek abisi!"
Kavga çıkacağını anladığımda hızla abimin yanına gittim kavga görmek istemiyordu. "Abi! Yapma nolur kavga etme"
Abim beni kucağına aldı ve Altan'ı es geçip salona girdi. Maşallah yiğidim bu ne rahatlık.
"Seni alabilirim güzelim emin misin?"
"Her türlü alırlar abi"
İçeri giren koca toplulukla gözlerim açıldı, Nil hanım, Poyraz bey, diğerleri ve tanımadığım abimin yaşlarında bir adam. O abimin yaşlarında olan adam sinirle öne çıkınca abim de beni yere bırakıp öne çıktı noluyor ya! Enes abi beni arkasına alınca iç yanağımı ısırdım.. Olay çıkacaktı.
——————————————
Şunu yazmaya zamanım yok ya! Ağlcm
Bir 8 olarak ne kadar mutluyum anlatamam.
Sizce neler olur?• Altan?
•Barın?
•Eren?
•Enes?
•Yeni gelen adam?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eflin || Yarı Texting
Teen FictionBir anda hayatı değişen Eflin ne yapabilir? Her şey yalan mıydı..?