1.7

5.9K 285 6
                                    



Kemoterapiye gitmeye başlayalı 1.5 ay olmuştu.. Saçlarım arada elimde kalıyordu çok korkuyordum, Atakan ve Aytaç hep yanıma geliyorlardı. Beni idare ediyorlardı.

Bugün halsizim diyerek okula gitmemiştim abimleri de zorla olsa da evden göndermiştim, yavaşça yattığım yataktan kalktığımda yastığıma baktım. Artık tik olmuştu yastığımda bir sürü saç göreceğim diye çok korkuyordum. Yutkundum ve lavaboya girdim elimi yüzümü yıkayıp üzerimdekilere baktım, askılı badi ceket eşofman.

Omuz silkerek lavabodan çıktım ve telefonum ile cüzdanımı alıp hastaneye doğru yol aldım, Alper amca halsiz düşmemem gerektiğini söylemişti. Bu yüzden hastaneye yürüyerek gelmemi giderken taksi ile dönmemi söylemişti onu ikiletmeden bir kaç haftadır yürüyerek gidiyordum. Öksürüklerim çok artmıştı ve saklamakta zorlanıyordum, evet hala söylememiştim pişman değildim.

Elimdeki telefonu yukarı kaldırdım ve ekran ile bir süre bakıştım, kendine gel salak! Anonim'e girdim ve mesaj yazmaya başladım. Artık karşıma çıkmasını istemiyordum onu sadece böyle tanımak istiyordum daha fazla bağlanmak istemiyordum. Halbuki bilmiyordum ki zaten yeteri kadar bağlanmıştım.

Eflin : Kemoterapiye gireceğim yine

Eflin : Saçlarım için hazırlıklı olmam gerekiyormuş

Eflin : Abilerim saçlarımı çok seviyor..

Eflin : Barın abim kesme dedi diye kesmezdim

Eflin : Ne yapacağımı bilmiyorum

Telefonu kapatıp Alper amcanın odasına girdim, bana gülümsedi. İlk defa ne Aytaç ne de Atakan vardı, onları göremeyince afallasam da bozuntuya vermedim.

"Merhaba Alper amca"

"Merhaba kızım otur hemen yorulmuşsundur."

"Çok yoruldum valla oturayım amcam"

Güldü ve oturmamı bekledi, o kemoterapim için uğraşırken sessizce onu bekledim.

"Atakan gelemeyecek kızım maçı var bugün. İzleyebilirsin ama istersen televizyonu açarım"

Söylediği şey ile sesli bir şekilde yutkundum, onun maçı vardı ve dün bile buraya gelip 2-3 saat benimle ilgilenmişti. Alper amcadan kumandayı rica ettim ve tırnaklarımı yiyerek televizyonu açtım, eskiden tırnaklarım çok önem verirdim. Stresten yiyip duruyordum. Kanalı açtığımda heyecanla Atakan'ı (bir ara Atalay yazmışım mazur görün) aradı gözlerim, işte oradaydı.

Maçın başlangıcında servisi o atıyordu, zıplayarak attığı servis karşıya tam hızla geçerken ace alamadığı için üzülmüştüm ama avantaj bizdeydi. Hadi Atakan!

———————•——————

Son sayıydı ve ben 3 saattir burada maç izliyordum, 32 33 olan skorda biz öndeydik.

"Hadi Atakan!"

Karşı takım mola aldığında sinirle yerimde zıpladım, voleybola çok ilgi duyardım bu yüzden Mert, Arda ve ben öğrenmek için çok çaba sarf etmiştik. Bir tane abi vardı sanırım adı Kutay'dı bize öğretmişti ve her hata yaptığımızda usanmadan anlatıyordu.

Maç tekrar başladığında heyecanla kıpırdandım, Atakan'ın takımından Sarçın denen çocuk servis kullanıyordu. Servis mükemmel bir şekilde geçerken karşı tarafın liberosu karşılamıştı. Pasör topu hızla kaldırırken 1,95 üzeri olduğunu düşündüğüm çocuk smacı basmıştı. Bundan sonra gözlerimi hızla kapattığımda sevinç çığlıkları yükseldi, gözlerimi açtığımda dışarı attığını gördüm. Sevinçle yerimde zıplamaya başladığımda güldüm, kazanmışlardı.

Eflin || Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin