Yazar, bilindik kurguları kendi bakış açısıyla tekrardan şekillendirmeyi seviyor. Bu yüzden bu hikaye alışık olduğunuz pek çok klişeyi -düşündüğünüzden daha fazlasını!- barındırıyor!
Fakat endişelenmeyin, burda esas amaç...her zaman bir başka seçen...
Bu bölüm için çok heyecanlıydım ve sonunda sizlerle paylaşabiliyorum.
Bir sonraki bölümün üçte ikisini tamamladım, bir iki güne -umuyorum ki- onu da paylaşacağım.
Bu arada, sizlerden birinin önerisiyle Beren'in Deren Talu olabileceğini düşündüm. Kendisi hayalimdekine çok yakın 😍🙈
Bakınız
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İlerleyen zamanlarda bölümleri düzenleyip fotoğraflar ekleyeceğim. Emir için bir öneriniz olduğunda...mutlaka haberim olsun 🤓
Keyifli okumalar🥳
Gece pek beklediğim gibi ilerlememişti.
Herkes sarhoştu.
Burak ve Duru birbirlerine meydan okuyarak karşımızda uzun uzun öpüşmüşlerdi. Gizem, bilincinin yerinde olmadığını belli edecek kadar dürüst bir biçimde Kerem'le ilişkilerini anlatmıştı.
Meltem'de sürekli herkesin her dediğine kahkahalarla gülüp dans etmeye çalışıyordu. Üniversitedeyken de tıpkı böyleydi, birkaç kadehle kendinden geçerdi. Fakat, gözlerinin sık sık kollarımda kıkırdayan Beren'e kaydığını da fark etmiştim.
Beren haklı mıydı?
Bilmiyordum ve...dürüst olmak gerekirse pekte ilgilenmiyordum zaten. Herkes kendini kaybetmiş gibi içerken birinin sağ kalması gerektiğini düşünerek ben fazla içmemiştim.
Öte yandan Beren...onu ilk defa böyle görüyordum.
Kontrolsüz, düşünmenden hareket eden ve sürekli kıkırdayan, cilveli bir kadına dönüşmüştü.
Çok güzeldi.
Hele de, etrafımızdakileri umursamayıp sık sık beni müstehcence öptüğü, başını boynuma gömdüğü zamanlarda.
Duru yalvardığı için Burak sembolik, küçük bir ateş yakmıştı. Hava zaten çok sıcaktı ama hepimiz yine de ateşin etrafına dizilip sohbet ediyorduk.
Burak, tüm gece milim milim ilerleyip sonunda doğru an olduğuna karar vererek Duru'yu kendine çektiğinde, Duru ondan ayrılıp kıkırdayarak arkadaşlarına baktı.
'Hadi soyunup denize girelim!'
Burak suratını asarak ellerini Duru'nun üzerinden çekti. Hakan'la aynı anda haline bakıp güldük.
Meltem'se hiç beklenmedik bir hevesle, herkesten önce yerinden sıçradı. 'Hadi yüzelim!'
