●8.4●

632 21 8
                                    

5 ay sonra...

Bu 5 ay Façalılar için oldukça sakin geçmişti.Sakinin yanı sıra iyi şeyler bile olmuştu.
Behzatın hayatına biri girmişti. Hatta 2 ay sonra düğünleri olacaktı.
Diğer güzel haber ise Ferman ile Didemle alakalıydı. Artık ikisi de Emineye 'anne' diyordu.
Fakat en güzel ve en büyük haber başkaydı.
Emine ile Haşmet evlenmişti vee bebekleri 6 aylık olmuştu.
Geçen bu süre zarfında koskocaman bir aile olmuşlardı.

Hatta şu sıralar işleri oldukça fazla olduğu için,tatil yapmak adına Haşmet çekirdek ailesini almış ve yollara düşmüştü.

Behzata da teklif etmişlerdi ama o sevgilisiyle vakit geçirmek için İstanbulda kalmıştı.

Şehir şehir gezdikten sonra Alanyaya geçmişlerdi. Bir kaç gündür burda kalıyorlardı.

Bu gün Emine sabah herkesten önce uyandığı için aşağı,mutfağa inmişti ve çoçuklarıyla eşinin  sevdiği şeylerden hazırlamaya başlamşdı.

Kahvaltı masasına son bir kez baktıktan sonra yaptığı işten memnun bir ifadeyle mutfaktan ayrıldı.

Kapıyı yavaşca aralayıp,yüzüstü bir şekilde yastığa sarılmış kocasına bakıp gülümsedi. Tebessümünü yüzünden silmeden ilerledi ve yatağa oturdu.

"Sevgilim hadi uyan"

Haşmetin saçlarına öpücükler kondururken konuştu Emine.

"Böyle uyandırılıcaksam,ben hep uyuyayım o zaman" gözleri kapalı ama yüzündeki içten gülümsemesiyle cevap verdi Haşmet.

"Şapşal ya" tekrar saçlarına dokunurken mırıldandı Emine. "Hadi kalk,yüzünü yıka, sonra gel kahvaltı yapalım. Çok güzel şeyler hazırladım senin için"

Haşmet derin bir nefes alarak yattığı yerden doğruldu ve karşısındaki kadına baktı.

"Tek başına hazırlamasaydın keşke"

"Hayatım yorulmadım ki"

Haşmet başını salladı ve elini karısının oldukça kendini belli eden karnına koydu.

"İki canlısın güzelim,nasıl yorulmuyorsun acaba? "

Emine gülümsedi ve eğilip Haşmetin yanağından öptükten sonra karnındaki elinin üzerine koydu elini.

"Ben de oğlumuz da iyiyiz sevgilim,merak etme"

"Son aylar ya,telaşlıyım ne yapayım"

"Oy kıyamam sana... Tamam hadi kalkta kahvaltımızı yapalım"

"Tamam canım"  gülümseyerek yeni uyandığından dolayı  gözleri yarı açık bir şekilde karşılık verdi Haşmet.

Emine gülümsedikten sonra Haşmetin saçlarında son kez öptü ve odadan ayrıldı.

Haşmet de karısının arkasından bir kaç dakika baktıktan sonra algısının açılmasını bekledi.

Daha sonra kendini toparladı ve küçük adımlarla odadan çıktıktan sonra banyoya doğru ilerledi. Ama pekte ilerliyemeden durup karşısındaki manzaraya kaşlarını çatarak bakmaya başladı.

"Oğlum? Neyi bekliyorsun böyle?" Kaşları hala çatılıyken sordu Haşmet karşısında iki büklüm duran oğluna.

"Tualet "  diye yanıltladı Ferman yerinde duramazken.

"Didem içerde değil mi?"

Fermanın haline gülmemek için dudaklarını sıkarken sordu Haşmet..

Haşmet&Emine One-ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin