25. BÖLÜM;
"Neyse Arascığım benim deve kuzenim hadi beni arabaların oraya kadar taşı." Dediğimde ne hikmetse bir şey demeden kollarını bacaklarıma sardı ve beni sırtında daha yukarı zıplatıp arabaların olduğu yere doğru gitti.
"Güzelim , güzel kızım geldik hadi uyan." Yüzümde dolanan ellerle yattığım yerde kıpırdandım.
"Güzel kızım, hadi kalk." Dedikten sonra alnımda sıcak dudakların baskısını hissettim.
"Baba uyanmayacak anlaşılan. Bizimkiler bir şey demez. Ben taşıyayım onu." Güney abimin sesi kulaklarıma dolduğunda biri onu susturdu.
"Ben taşırım hem benimle uyur. Sizinle uyumam ulan ben. Defnem ile uyuyacağım." Kuzey konuştuğunda bedenim havalandı ve burnuma Kuzey'in parfüm kokusu doldu.
Kuzey'in mi parfüm kokusu? Bu sarı çiyan mı aldı beni kucağına? Rahatmış da kucağı ha. Parfümü de güzelmiş.
Bedeneme nüfuz eden sıcak havadan sonra merdiven çıkmaya başladığında kucağında biraz daha kıvrıldım.
"Uyu güzelim." Mırıldandığında derin bir nefes aldım ve uyumaya devam ettim.
👨👩👧👦👨👨👦👦
"E bunlar uyanacak gibi değil? Dün akşam 5 gibi geldiniz bir de o saatten beri uyuyorlar." Kulağıma yabancı bir kadın sesi dolduğunda hiçbir mimik oynatmadan bekledim.
"Dedem birazdan günlük rutinine başladığında uyanmak zorunda kalacaklar zaten." Dedikten sonra kulağıma hafif cızırtı geldiğinde kaşlarımı çattım. Sanki hopörlerden gelen bir cızırtı gibiydi.
"Heh başlıyor eğlence." Emir'in eğlenen sesi kulağıma dolduktan sonra kalın ve gür bir ses evde daha çok odada yankılandı.
"Koğuş kalk!" Sesin yüksekliğinden dolayı yatakta zıpladığımda Kuzey resmen uçmuş ve yere kapaklanmıştı.
"Niye uyandırmıyorsunuz oğlum bizi? Defne kalk kalk." Kuzey tepemizde dikilen Erim, Emir ,Güney abim, Lodos abim ve tanımadığım beş kız beş oğlana baktım. Sanırım dün akşam anlattıkları kuzenlerim bunlardı.
"Niye kalkıyorum?" Dediğimde odada tavanın köşesinde asılı minik hopörlerden tekrar bir ses yükseldi.
"İstiklal marşı için rahat!"
"Dedem ve prensipleri her gün istiklâl marşı okutarak başlar güne. Kalk kızım istiklal marşı okunmadan önce odalara bakar. Yatakta görmesin seni." Güney abim konuştuğunda hemen ayağa kalktım ve rahat pozisyonunu aldım.
"Niye o da okumuyor ve neden böyle bir şey yapıyor?"
"O da okuyor okumadığını kim söyledi. Sadece okumadan önce evi geziyor ve herkesi uyandırıyor ve dedem emekli subay." Erim konuştuğunda gözlerim kocaman oldu ve hemen ayağa fırladım.
Emekli subay diyor şimdi.
Ben ayağa kalkar kalkmaz hopörlerden tekrar ses geldi.
"Hazır ol!"
Hemen hazır ola geçtiğimde benimle birlikte herkes aynı işlemi yapmıştı. Hoparlörden çıkan istiklal marşına eşlik ettikten sonra bittiğinde tekrar ses geldi.
"Rahat."
Hopörlerden ses ve cızırtı kesilince kendimi gerisin geri yatağa bıraktığımda odadakiler kıkırdadı.
Biri yatakta yanıma atladığında gözlerimi açmadım ama yanıma oturan kişinin elleri saçlarıma dokunduğunda tek gözümü açıp baktım.
Başımızda dikilen kişilerden en küçük olan kız gelmiş yanıma oturmuş ve bana tebessüm ederek saçımı seviyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ufak Tefek Karışıklıklar (Tamamlandı)
Humor17 yıl önce yapılan bir hata iki ailenin hayatını zehir etmişti. 17 yıl önce olan karışıklık sonucu iki aile mutlu olamamıştı. 17 yıl önce karışan kız çocuklarından birine ailesi çektirmiş ötekisi de ailesine çektirmişti. Peki ya karışıklık olduğu...