Caner ve Tekinle Özel olarak güzel bir sohbet ettikten sonra, çoğalan müşteriler ile daha fazla dayanamayıp gitmelerine izin verdim.
Caner 23 yaşında uzun boylu esmer ama fazlasıyla çekici yakışıklı bir delikanlıydı. Ciddi tavırları Cihana benziyordu ama gülmeyi en azından biliyor gibiydi.
Tekin 21 yaşında ona göre biraz daha kısa ancak daha açık tenli ve atılgan biriydi. Yaşı gereğince de hareketleri daha çocuksu ancak kesinlikle sempatikdi. İki arkadaş da küçüklükten beri yurtta büyümüştü. Hikayeleri biraz hüzünlü olsa da bu durumu çoktan atlatmış birbirlerine aile olmuş sapa sağlam ayakta duruyorlardı. Okulu liseye kadar okuyup devam etmemişlerdi. Bu konuyla da Özel olarak ilgilenecektim. Öncelikle 18 yaşına girip İlk olarak yurttan ayrılan ve sonra Tekini yalnız bırakmayarak kurduğu düzene onu dahil eden Canerin yaşadığı yere odaklanmam gerekiyordu. Bu çocuklar yetimhanenin soğuk duvarlarında yeterince acı çekmişti zaten. Şimdi yaşadıkları yerin kesinlikle sıcak onları kapsayan bir ortam olması gerekiyordu. Bunca senedir birlikte birbirlerine yeterince destek olmuşlardı.
Kendi kendime düşüncelerimle baş başayken çalan kapı açıldı ve içeriye giren Cihanı gördüm. Tebessüm ettiğimde aynı karşılığı verdi ve kapıyı kapatarak gelip karşıma oturdu.
"Merhaba Dünya nasılsın?"
"İyiyim ya sen?"
"Teşekkür ederim bende iyiyim. Şuanda dinlenme saatimdeyim çocukları yalnız bıraktığımı düşünme lütfen."
"Böyle bir şey düşünmedim. Düşünmem de zaten. Bir sorun mu var?"
Bakışları biraz yoğunlaştı ve derin duygularla yüzüme baktı.
"Caner ve Tekinle bu sabah tanıştım. Yetimhanede büyüdüklerini öğrendiğimden beri aklımdan çıkmıyor. Seninle konuştuklarını biliyorum. Bu akşam evlerine gideceğim. Dünya bende yetimhanede büyüdüm ve bu çocukları yanıma almak istiyorum. Sorumlulukları bana ait olacak. Biliyorum yetişkin durumundalar ama, henüz çok toy ve cahiller. Hele Tekin. Canerin tek başına onunla başa çıkacağını sanmıyorum. Bu çocuklar geçmişimi hatırlatıyor bana. Onların aksine ailemi tanıyorum ve beni başlarından tanıştığımız İlk gün attılar. Durumları fazlasıyla İyi olmasına rağmen beni kabul etmediler. Tek kaarlı bir iş yaptılar ve bütün varlıkları içinde bana bir ev bıraktılar. Geçinmem için de bir banka hesabına düzenli olarak para yatırıyorlar. Benim acım da bu şekilde işte. Ailem tarafından dışlanmak. Her neyse o insanlarla Senelerdir görüşmüyorum ve tek yaşıyorum. Bu çocuklara yardım etmem senin için bir sorun taşımıyor öyle değil mi? Onlarla başka bir planın yoksa tabi."
Dolu dolu olmuş gözlerimi damla damla yaşlar akmadan sildim. Cihan iki çocuğun yalnız olduğunu düşünüyordu yada kendi yalnızlığını aynı kaderi paylaşmış bu çocuklarla kapatmak istiyordu. Emin değildim ancak çok ince bir düşünceydi. Cihan da yaralı bir çocuktu. Neden böyle sert duvarları olduğu yavaş yavaş anlaşılıyordu.
"Bende çocukların yaşamını öğrenip yardım etmek istiyordum. Cihan sen gerçekten de çok olgun ve iyi kalpli birisin. O iki çocuğun yanında olman beni fazlasıyla mutlu eder. Hatta gerekli yardımları ben yapmak istiyorum. Özelikle de okumamış olmalarının acısını ve üzüntüsünü yaşıyor olmalarını fark ettim."
"Yaşam koşulları adına bütün masrafları benden Dünya. Lütfen karışma. Sende dilediğin eğitim ücretini karşılayabilirsin."
Ayağı kalktığında Cihana baka kaldım. Elinin tersiyle gözyaşlarını silmişti. Sorup sormamak arasında kalsam da konuştum.
"Durumun iyiyse neden cafede çalışma kararı aldın Cihan?"
Gözlerini gözlerime sabitledi.
"Kalabalık insanlara ihtiyacım var. Yalnızlığım beni boğuyor. Elimde olsa buradan hiç çıkmam Dünya. İnan bana yaşadıklarım kolay şeyler değil. Ömrüm boyunca dışlanan olmak beni mahfediyor. Şimdi ise ilk defa böyle sıcacık bir ortam kurdum. Bana ne kadar ters olsa da. Sanırım alışıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Yalanlar
Genç Kız EdebiyatıAŞKI ÖLÜMSÜZ BİR DİLİ ANLATIYOR, AH TANRIM! BEN ONSUZ ÖLÜYORUM GİBİ. KALBİM RUHSUZ, BEDENİM CENNETSİZ... Salak mıyım ben senin gibi bir adiyle iş yapayım?" "İltifatların çok yaratıcı güzel bayan. Ama bunlara ihtiyacım yok. Sadece benimle iş yapmayı...