22

5.6K 380 17
                                    

"Anne tamam otur yeter."

Okuldan sonra Yağız'ın annesini terminalden alıp eve gelmiştik.Ben eve gitmek istesem de yemek yemeden seni bırakmam diyerek beni de eve çıkartmıştı.Geldiği andan beri evi toplarken Yağız da civciv gibi peşinde dolanıyordu.

"Tamam bitti işim.Yemek hazırlayacağım şimdi,mantı getirdim size.Sen aradın mı o çocuğu geliyor değil mi?"

Başka bir konu ise gelirken Yağız'ın ağzından kaçırmasıyla Gediz'i öğrenmesi olmuştu.Gitmeden tanışacağım diye tuttursa da Yağız aramamakta ısrarcıydı.

"İşi vardır onun anne gelemez bak."

Meral Teyze en sonunda Yağız'a dönüp öyle bir bakış atmıştı ki mecbur aramak zorunda kalmıştı.Yağız konuşmak için mutfağa giderken Meral Teyze yanıma oturdu.

"Sen nasılsın Atahan?Konuşamadık hiç."

"İyiyim Meral Teyze.İdare ediyoruz işte.Sen nasılsın?Orhan Amca nasıl?"

"O da iyi çalışıyor hâlâ.Emekliliği yakındır.Zayıflamışsın sen,süzülmüşsün.Yemek yemiyor musunuz anlamıyorum ki Yağız da kilo vermiş gibi."

Öz oğlu olmamama rağmen benimle böyle ilgilenmesi hoşuma gidiyordu.Annemle uzun zamandır görüşmemiştim ve Meral Teyze'yle böyle olmak içimi ısıtıyordu.

"İştahım yok hiç Meral Teyze.Okul da zor ama sen dert etme Yağız da yapıyor zaten yemek onunla yiyorum."

Biz konuşmaya devam ederken Yağız mutfaktan çıktı.

"Gediz geliyor.Boran da yanındaymış onu da çağırdım."

Adını duymamla heyecanlanmıştım.

"Boran kim?"

Meral Teyze'nin sorusuna Yağız gülerek"Bizim enişte."diye cevap vermişti.Dediğini duyduğum an donmuştum.Bu hitap hoşuma gitse de alışmamam gerektiğini biliyordum.

"Anlamadım ama tamam.Ben mutfağa giriyorum sofrayı kurun siz de."

Meral Teyze kalkıp mutfağa gittiğinde ben de kalkıp Yağız'ın kafasına vurdum.

"Öyle şey söylenir mi Yağız?"

"Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar."diyerek arkasına döndü ve sofrayı kurmak için mutfağa girdi.Ben de gözlerimi devirip peşinden gittim.

Sofrayı kurduğumuzda zil çalmıştı.Kimse gitmediği için gidip kapıyı açtım.Boran ve Gediz yan yana duruyorlardı.Gediz Yağız'ın annesiyle tanışacağı için gergin gibiydi yanındaki Boran ise yine dümdüz bir şekikde bana bakıyordu.

"Hoş geldiniz geçsenize."diyerek kapının önünden çekildim.İkisi de girdiğinde onları arkamda bırakarak salona ilerlemiştim.Yağız ve Meral Teyze ise mutfaktan çıkmış ikisini karşılıyordu.

Gediz"Merhaba efendim.Gediz ben tanıştığıma memnun oldum."diyerek Meral Teyze'nin elini öpmeye çalışmıştı.Bu haraketi ile ağzımdan susturamadığım bir kahkaha çıkınca bakışlar bana döndü.Meral Teyze neden güldüğümü anlamış gibi ikiliye döndü.

"Meral Teyze deseniz yeterli oğlum.Sevmem böyle el öpmeleri.Beliniz bükülmesin."

Yavaşça Boran'a döndü.

"Senin adın neydi oğlum?"

"Boran Meral Teyze.Tanıştığıma memnun oldum."

Benim ailemle asla böyle bir an yaşamayacağımızı biliyordum o yüzden bu sahneyi izlerken boğazımda oluşan düğüme engel olamadım.

"Yeniden hoş geldiniz çocuklar.Yağız sen masaya götür misafirlerimizi Atahan sen de gel yardım et bana canım."

Oturduğum koltuktan kalkıp hızlıca mutfağa gitmeye başlamıştım.Boran'ın yanından geçerken aldığım kokuyla kalbim teklemişti.Benim aldığım parfümü sıkmıştı.İçimde çığlık atan Atahan'ı susturarak mutfağa girdim.Meral Teyze anında yanıma gelerek fısıldayarak konuşmuştu.

"Atahan hangisi benim damat?Sormadım hiç."

Dediği şey ile kahkaha attım.Çok şirindi.

"Gediz,Meral Teyze.Görmedin mi nasıl titriyordu?"

Hafifçe belime vurdu.

"Sus deme öyle.Sen de bir gün sevgilinin ailesiyle tanışacaksın o zaman hatırlarsın bu zamanları."

Gülerek söyleyip arkasına döndüğünde dediği şeyle benim yüzüm düşmüştü.Eskiden böyle bir şeyi asla düşünmezdim ama artık kendimi Boran'la hayal etmek  en sevdiğim aktivite hâline gelmişti.

Tenceredeki yemekleri alıp salona geçtim.Meral Teyze de arkamdan geliyordu.Masaya yaklaştığımda Yağız'ın da Gediz gibi gergin olduğunu görünce gülmeden edemedim.Kafasını Gediz'den çekip bana baktığında"Ne oldu?"dercesine kafamı sallayıp göz kırptım.Bana göz devirip önüne dönmüştü.Gözlerim Boran'a döndüğünde yüzünde bir gülümsemeyle bana baktığını gördüm.Ona baktığımı görünce önüne dönse de yüzündeki gülümsemeyi silmemişti.

Kalbe zarardı.

Sonunda masaya oturduğumuzda bir yandan konuşmaları dinliyor bir yandan da yemek yiyordum.Genel olarak Meral Teyze konuşuyor,karşısında şekilden şekile giren ikilinin gerginliğini almaya çalışıyordu.

Çocukken annemin yemeklerini yerken yemeğin ortasında aklıma gelen şeyle anneme dönüp"Ellerine sağlık anne."derdim.Annem ise bazen kafamı okşar bazen kısaca gülümserdi.Hayatımda en özlediğim zamanlar o zamanlardı.O zamanlardan kalan bir  alışkanlıkla kafamı tabağımdan kaldırıp Gediz'i dinleyen Meral Teyze'ye döndüm.

"Ellerine sağlık Meral Teyze.Çok güzel olmuş."

Ağzım dolu olduğu için yanaklarım sincap gibi şişmişti.Meral Teyze bu hâlime gülüp"Afiyet olsun oğlum.Bitir de bir daha koyayım."diyip önüne dönmüştü.Kafamı sallayıp yemeğime dönerken Boran'ın yine gülümseyerek bana baktığını gördüm.Onu öyle görünce ne yapacağımı şaşırmıştım.Ağzımdaki yemeği bir anda yutunca boğazıma kaçmıştı.Boran'ın gülen yüzü ciddi bir ifadeye bürünürken yerinden kalktığı gibi sırtıma vurmaya başlamıştı.O sırtıma vururken Yağız da su uzatmıştı.Sonunda öksürmem durduğunda Meral Teyze"Atahan yavaş ye.Bayılacak kalacaksın."diyip konuşmasına geri dönmüştü.

Boran'a döndüm"Öyle bakma bana.Bak boğuldum."

Bunu dememi beklemiyor gibiydi.

"Nasıl bakmışım?"

"Bakma işte öyle.Bak tekledi kalbim."diyip öne dönmüştüm.Dediğim şeyi sonradan fark etsem de bozuntuya vermeden yemeğimi yemeye döndüm.Resmen flört etmiştim çocukla.

buralar gitsin sen gitme/bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin