25

5.5K 348 10
                                    

Boran'ın yanından ayrıldıktan sonra hızl sınıfa çıkmıştım.Yaşanan konuşmaların etkisiyle ellerim ve titriyordu.Orda onunlayken kafamda yanlış dediğim her şey çok doğru hissettirmişti.Orada olmak beni gerçekten bir yere ait hissettirmişti.O an düşündüğüm şeyleri bir kez daha sorguladım.Acaba yanlış mı düşünüyordum?Acaba Boran'la gerçekten mutlu olabilir miydik?

Onunla birlikte olma düşüncesi bile yüzümü güldürmüştü bir de gerçekten birlikte olsak ne olurdu acaba diye düşünüp durdum.Telefonumdan gelen bildirim sesiyle kurduğum hayal dünyasından çıktım.Mesaj atan kişiyi gördüğümde ağzımdan sinirli bir nefes çıktı.Murat gerçekten takıntılı biriydi.

507xxxxxx56:Dersin kaçta bitiyor?

Büyük ihtimalle çevrimiçi olduğumu görmüştü ve buna rağmen cevap vermemem onu sinirlendirmiş olmalıydı.

507xxxxxx56:O fakülteye gelip olay çıkarmamı istemiyorsan bana cevap ver Atahan.

Gözlerimi devirdim.Son yaşanan olaylardan sonra Murat'ı eskisi kadar ciddiye alamıyordum

Ben:45 dakika sonra.Ne istiyorsun?

507xxxxxx56:Fakültenin yanındaki büyük ağacın olduğu banka gel.Geç kalma.

Telefonumu kapatıp yüzümü sıvazladım.Gitmeyi zerre istemiyordum ama gitmezsem ne yapacağını da kestiremiyordum.Gerçekten lanetli olduğumu düşünmeye başlayacaktım.

Ders biter bitmez binadan çıktım.Ne kadar çabuk hallolursa o kadar iyiydi.Bahsettiği yere geldiğimde bankların birinde bacak bacak üstüne atmış oturduğunu gördüm.Beni görür görmez kalkmış,sert adımlarla yanıma gelip kolumu kavramıştı.O kadar sert sıkıyordu ki şimdiden kıpkırmızı olduğuna emindim.

"Bana yüz vermeyip başkalarıyla mı oynaşıyorsun sen?"

Kaşlarımı çattım.Neden bahsettiğini anlamamıştım.

"Ne diyorsun Murat?"

"Sizi gördüm."

Dediklerinden hâlâ bir şey anlamıyordum.O da bunu fark etmiş gibi daha da dibime girip konuşmaya başladı.

"Sabah tuvalette gördüm sizi.O çocukla,kapıyı kitlemişsiniz bir de.Oynaşacak yer mi bulamadınız."

"Düzgün konuş."dişlerimin arasından sinirli bir tonda konuşuyor olmam onu daha da sinirlendirmiş gibi kolumu daha çok sıkmaya başladı.Kolumu geri çekmek istesem de buna izin vermiyordu.

"Yalan söylemiyorum Atahan.Ne olduğun ortada.Babanların hoşuna gider miydi sence bu hâlin?Annen oğlunun sürtük gibi etrafta dolandığını öğrense ne olur sanıyorsun?"

Aynı şeyi yapıyordu,yıllar önce de aynısını yapmıştı.Bunların numara olmadığını biliyordum.Söylerdi,hayatımı mahvetmek için her şeyi yapardı.Cevap vermiyor olmam onu sinirlendirmişti.Kolumu daha çok sıkıp bir yandan da beni sarsmıştı.

"Konuşsana lan."bağırması ile sıçradım.Aklıma eski zamanlar gelmişti ve bu işimi çok daha zorlaştırıyordu.Gözleri arkamda bir yere odaklandığında yüzü daha sinirli bir hâl aldı.

"Ne oluyor burada?Atahan?"

Boran'ın sesini duyunca hızlıca ona döndüm.Bir bana bir de Murat'ın kolumdaki eline bakıyordu.Ne kadar sıktığını fark etmiş gibi Murat'ın elini kolumdan çekmiş beni yanına almıştı.Gözleri yüzümde dolanıyordu,sanki bir işaretimde Murat'ın üstüne atlayacaktı.

"Senlik bir şey yok.Hallediyoruz biz."

Murat bana uzanmaya çalışsa da Boran biraz daha önüme geçip engel olmuştu.

"Buradan bakınca hallediyormuşsunuz gibi durmuyor."

Gittikçe sinirlenen Murat son noktaya gelmiş gibi öfkeli bakışlarını bana çevirdi.Gözleri"Yapacaklarımı iyi izle."der gibi bakıyordu.

"Sen de katıl konuşmamıza.Atahan'la eskiyi yâd ediyorduk."

"Sus."

Sesim titrerken zar zor konuşabilmiştim.Boran bunları öğrenmemeliydi.

"Hayır,konuşuyoruz bugün."

Boran'a döndü.

"Acaba olanları öğrensen Atahan'ı hâlâ sevebilir misin?Bence hayır.Sana kısa bir özet geçeyim.Atahan eskiden benimle oynaşıyordu,ben ablasıyla nişanlıyken hem de.Düşün nasıl biri olduğunu.O her ne kadar buna taciz dese de ben ne kadar hoşuna gittiğini biliyordum.O zamanlar daha gençti ama şimdi  mükemmel.İzin verirsen onunla eski günleri hatırlayalım.O zamanki titrek Atahan gitmiş gibi duruyor."

"Seni gebertirim piç."

Boran Murat'ın üstüne atlayıp ona vurmaya başladığında neye uğradığımı şaşırdım.Bu cidden oluyor olamazdı.

"Onun adını bir daha anarsan seni gebertirim duydun mu beni."

Bir yandan dövüyor bir yandan konuşmaya çalışıyordu.Murat bir boşluğunu yakalamış olmalı ki Boran'a vurup dengesini sarsmıştı.Onları bir şekikde durdurmam gerektiğini anlayınca hızlıca aralarına girdim.Murat Boran'a vurmaya çalışırken yanlışlıkla bana vurmuştu.Yumruğun bana geldiğini gören ve ağzımdan çıkan kısık inlemeyi duyan Boran daha da hırslı bir şekilde Murat'a ulaşmaya çalıştı.

"Lütfen,Boran.Dur."

Her ne desem de durmuyordu.En sonunda önümde duran Murat'a tüm gücümle tekme atıp yere düşmesini sağladım.Boran'a döndüğümde derin nefesler alarak yerdeki Murat'a bakıyordu.

"Hadi gidelim,nolur."

Elinde tutup çekmeye çalıştım.İlk başta tepki vermese de sonunda elimden tutarak beni çekmeye başladı.Otoparka geldiğimizde beni arabasının yanına götürmüş"Bin."diyerek kapıyı açmıştı.Anında binerken  ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Şimdi ne olacaktı?

Yanıma geçip kafasını direksiyona yasladığında bir süre hiçbir şey demedi.Gözlerini kapatmış kendini sakinleştirmeye çalışıyordu sanki.

"Bu yüzden mi sevmiyordun onu?Taciz mi ediyordu seni?"

Kafasını yan çevirip gözlerime bakmaya başladığında gözlerinin hayır demem için yalvardığını gördüm.Evet anlamında başımı salladığımda gözlerini tekrar sıkıca kapatmış hemen ardından"Bu sefer geberteceğim onu."diyerek arabadan inmeye çalışmıştı.

"Hayır Boran dur.Lütfen."

Koluna sıkıca tutunmuş gitmesini engellemeye çalışıyordum.İstese anında ellerimi çekmemi sağlar ve giderdi ancak derin bir nefes alıp açtığı kapıyı geri kapatmıştı.Hâlâ kendini sakinleştirmeye çalışıyor gibi görünüyordu.

"Kalan derslerine girmesen bir şey olur mu?"

Az öncekinin aksine sakin bir tonla konuşmuştu.

"Hayır."diye mırıldandığımda"Kemerini tak."diyerek arabayı çalıştırmış ve okuldan çıkmıştı.Uzun bir gün olacak gibi duruyordu.

buralar gitsin sen gitme/bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin