KAYIP YILDIZ (BİTTİ)

🔥 AV

YENİ HİKAYEMDEN HERKESE MERHABA :) ❤🔥

BAŞLADIĞINIZ TARİHİ ATMAYI, BEĞENMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN :)

ELEŞTİRİLERİNİZ BENİM İÇİN ALTIN DEĞERİNDEDİR.

BÖLÜMLER OKUNMA VE BEĞENME SAYILARINA GÖRE GÜNCELLENİYOR. 

!!! UYARI !!! ARKADAŞLAR BOŞ YERE HİKAYENİZİN YA DA SAYFANIZIN REKLAMINI YAPMAYIN. SİLİYORUM!!! 

İYİ OKUMALAR HERKESE :)

1.Bölüm

Tavşan derisini yüzerken, ellerime bulaşan ılık kan yüzünden ablam Ginny'e öfkeliydim. Bütün gün ormanda avlayacak bir hayvan aramış, yetmemiş ağaçlara tırmanmıştım. Ağaçlara tırmanırken, geçen gün aldığım ayakkabımın sol tekini ağaç dallarına kurban verdiğimi söylemiyordum bile. Zavallı ayakkabım önce dikenlere takılmış, çıkarmaya çalışınca burun kısmından parçalanarak yırtılmıştı.

Tüm bunlara rağmen sevgili kız kardeşim, tavşanın derisini yüzüp akşam yemeğine hazırlamak için yorgun olduğunu söylüyordu.

Yorgunluğunun sebebi tüm gün ne giyeceğini, yan komşulara nasıl hava atacağını düşünmekten ileri geliyordu. Her gün bir çay partisi düzenleyerek yoksul olduğumuzu insanlardan saklayabileceğimizi sanıyordu.

Suçun tamamını Ginny'e yüklemek elbette haksızlık oluyordu. En büyük işbirlikçisi, hatta bu düşünceleri Ginny'nin kafasına sokan kişi Erin'den başkası değildi. En büyük ablam evlenip gitmesine rağmen kendi yaşadığı pembe düşleri Ginny'nin kafasına yerleştirmeden duramıyordu.

Burnumdan solurken genzime dolan kan kokusu yüzünden öğürmeme ramak kalmıştı. Tiksintiyle, cesedi soyulmuş hayvanı büyük bir sepete koyarken Ginny'nin akşam yemeğini hazırlaması için dua ediyordum. Bir kez daha herhangi bir şeyi bahane edecek olursa, o çay partisindeki tüm kokonaları tavşan niyetine kızartacaktım.

Elimi mutfak lavabosundan akan soğuk suyun altına tuttum. Süngerin sert tarafıyla parmaklarımı ovalarken kırmızı görüntünün birkaç gün geçmeyeceğine emindim. Koyu kan tırnak aralarıma dahi doluşmuş, avlanırken kendi açtığım yaralarımın üstünü de kapatmıştı.

"Avdan dönmüşsün." dedi Ginny. Minik yumurta sepetini mutfak tezgahına koyduğunda, Ginny'e yer açmak için birkaç santim yana kaydım.

"Evet, döndüm." diye mırıldandım. "Bir saat evvel avladığım tavşanı temizlemeni söylediğimde de avdan döneli yarım saat olmuştu."

"Öyle mi?" dedi Ginny masum bir ifadeyle. Bu masumluğun altında acımasız bir şeytan yattığını ancak ben görebilirdim. "Fark etmedim. Kızlarla laflıyorduk. Keşke sen de gelseydin."

"Birilerinin lakırtılara vakti kalsın diye, birileri akşam ne yiyeceğimizi düşünmek zorunda."

İmalı lafıma umursamazca omuz silkti. "Böyle şeyleri kafana fazla takıyorsun. Bir ay yetecek kadar paramız var. Avlanmana gerek yoktu. Kasabadan tahıl alsak da olurdu."

"Tahıl alacak parayı geçen gün pazarda harcadın. Sarı aptal bir kumaş almak için hem de!"

Kaşlarını çatarak kendini savunmaya geçti. "Aptal dediğin renk bu sezonun en moda rengi."

"Ve bu bilgi bizim için neden önemli olmalı?"

"Yaşımız geçiyor, Freya." dedi gizli bir sırrı açıklar gibi. "Sen on dokuz yaşına girdin. Bense yirmi iki yaşındayım."

"Ee, ne olmuş?"

"Böyle giderse ikimiz de evde kalacağız. Senin için bu durum problem olmayabilir ama ben evlenip kendi yuvamı kurmak istiyorum. Bu ahırda seninle beraber yaşlanmaya hiç mi hiç niyetim yok."