İyi okumalaaarrrrrrr_______________
"Tae ne demek biz Yoongi'yle seviştik?! Niye olanlardan hiç bahsetmiyorsun bana?Sevgili olduğunuzu da bir dahaki aya söylersin herhalde!"
"Şey... Aslında biz sevgili de olduk."
"Ne? Niye başta biz sevgiliyiz demiyorsun da seviştik diyorsun o zaman?"
"Of bilmiyorum. Bağırıp da durma telefona, kulağımı deldin. Hem sen de yeni eve taşındın bana söylememiştin."
"Aynı şey değil. Ben taşınırken söylemiştim en azından sana."
"Ne yapsaydım o zaman ben de seksimiz sırasında mı sana haber verseydim?"
"Of her neyse ya. Zil çaldı gidiyorum ben, sonra konuşuruz."
"Tamam görüşürüz"
Üç saate yakındır Tae'yle konuşuyorduk. Ona bütün her şeyi anlatmıştım, beni gerçekten de her şeyi anlatmama zorlasa da özel anları atlamıştım. O da bana Yoongi'yle olan biten her şeyi maalesef ki en ince ayrıntısına kadar anlatmıştı.
Saat daha Jungkook'un iş çıkışı saatine yaklaşmadığı için kimin geldiğini bilmiyordum. Kapıyı açtığımda kas yığını, boylu poslu biriyle karşılaşmıştım. Wonho bu olabilir miydi?
"Merhaba?"
"Ah selam Jimin, Wonho ben. Geçen gün başka birisiyle karşılaşmıştım ama meşgul olduğunu söyledi."
"Evet meşguldüm.." kısa bir sessizlik oluştu.
"Beni eve davet etmeyecek misin Jimin? Eski arkadaşını?" sevimli bir dilde söyleyince, gülümseyip içeri davet ettim. Jungkook içeri alma demişti ama burası da dağ başı değildi sonuçta, bana bir şey yapamazdı ki öyle birine de benzemiyordu, tatlı biriydi.
"Sana tatlı getirdim. Makaron seversin umarım. " elindeki paketi uzattığında teşekkür edip aldım, "evet çok severim."
İçeri geçip karşılıklı koltuklara oturduk.
"Seni geçen gün evin dışında gördüm, ben de oradan geçiyordum, tanımadım ilk başta ama sonra inanır mısın ses tonundan tanıdım. Sonra yüzünü biraz dikkatli inceledim yalan olmasın ve seni tanıdım, şok oldum resmen. Yıllar sonra seni görmek tuhaftı."
"Gerçekten mi? Ama ben seni hiç hatırlamıyorum nerede tanışmıştık?"
"İlk okulda aynı okuldaydık,"
"Ya sen de mi Busan İlk Okulunda okudun?" oldukça şaşırmıştım. O kadar yıla rağmen beni tanıması, hatırlaması ilginçti. Benim hafızamda çok silik anılar vardı. Demekki hafızası kuvvetliymiş.
"Evet. Sizin sınıfınıza sürekli gelirdim, seninle de birkaç kere konuşmuştuk, hatta eğer o sensen evlerimize birkaç kere beraber yürümüştük." bana soru sorar gibiydi.
"Olabilir, o zamanlar eve yürüyerek gidiyordum zaten, seninle de gitmişim demek ki."
"Çok yakın arkadaş değildik zaten, teneffüste bazen sınıfça oynarken karşılaşıyorduk, beni hatırlamaman normal aslında. Sadece benim hafızam çok iyi o kadar." ikimiz de gülmüştük.
Yıllar sonra okuldan arkadaşımla aynı yerde oturmak büyük bir tesadüftü. Ama Wonho'yu sevmiştim. Oldukça kibar ve nazik davranıyor, beni güldürüyordu anlattıklarıyla.
Nedense onu kendime yakın hissetmiş ve ben de ona küçüklük anılarımdan bahsetmiştim, küçüklükten tanışıyor olmamız aramızda bir samimiyet oluşturuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
How To Have Sex ~ Jikook
FanfictionNasıl seks yapılır bilmiyor musunuz? O zaman bu uygulama tam size göre! ☞SexEducation Size uygun partnerinizi bulun ve size seksi öğretsin! _________ Düz yazı & Texting