1.1

3.1K 334 490
                                    

tw : ufak çaplı cinsel düşünceler, cinsel gerilim

Baji

Matsuno'nun itirazlarını siklememiş, taksiye binmiş ve apartmanıma ulaşmıştık. Her geceyi ucuz ve de rezil motellerde geçiremezdim. Hastalık kapar, gururumu yitirirdim...

Dış kapıdan sorunsuzca geçince alaycı bir bakış attım Matsuno'ya. "Aynı gün içinde ikinci defa bana sataşmayacaklarını söylemiştim."

Dik dik bakmakla yetindi ve asansör kabinine geçtik. Tuşlara basmış, birkaç kat yükselmiştik ki ışıklar söndü.

Siktir, ne?

Göğüs kafesimdeki kasılma eşliğinde, zemine devrilmiş ve saçımı çekiştirmeye başlamıştım. Uzay boşluğunda sürüklenen, talihsiz bir astronottan hiçbir farkım yoktu. Nefes alamıyor, yardım çığlığı bile atamıyordum.

Omuzumdan dürtüldüğümü belli belirsiz hissedene dek, gözlerimi kapattığımın bile ayırdında değildim. Tepkisizliğim karşısında, daha sert sarstı beni ve kulaklarımdaki batma azaldı.

"Baji-san," diyordu yumuşacık bir sesle. "Gözlerini açmalısın."

Ona uydum ve cep telefonun ışığıyla aydınlanan yüzünün gereksizce yakınımda durduğunu fark ettim. Standart soğukluğundan uzaktı ifadesi. Endişeli görünüyordu.

"Nefesine değil, bana odaklan şimdi de."

Elimi göğüs kafesime bastırıp öksürdüm. "S-sikeyim böyle işi."

Asansörün karanlık köşelerine attığım tek bir bakış, içimdeki paniği yeniden nüksettirince içimi çektim ve Matsuno'ya bakmaya geri döndüm. Kaşları çatık, bakışları kaygılı, dudakları düz bir çizgi halindeydi.

Omuzlarımı kavradı. "Bana odaklanır mısın, Baji-san?" Telefonu ortamıza koydu. "Biliyorum, benim gibi sefil birine karşı tahammülsüzsün ama şu anda başka çaren yok."

Titrek bir nefes alıp gözlerimi kırpıştırdım. "Dar ve karanlık yerlere katlanamıyorum."

Kavrayışı güçlendi ve bana iyice yaklaştı. Mentollü sigara ve ramen kokuyordu. "Düşmanın seni çok yakından tanıyor belli ki."

O piç kurusunu kendi ellerimle gebertene dek bana huzur yoktu. Kahrolası, herkesten sakladığım fobimi bile öğrenmişti!

Yatıştığımı düşünmüş, gerileyecekti ki ne bok yediğimi bile anlayamadan bileklerini yakaladım. İnce, zarif ve pürüzsüzdü. Tıpkı, parmakları ve boynu gibiydi yani.

Tanrım, onun gibi bir serseri nasıl böyle detaylarla dolu olabiliyordu ki?

Birkaç defa yutkundum. "Matsuno, tam da piyano çalmaya yatkın ellerin var." Şaşkınlık dolu gözlerine kaydırdım bakışlarımı. "Bu elleri sadece yumruk atmak için kullanman cidden acı."

Gerilemek ya da sövmek yerine omuzlarını düşürdü. "Piyano çalmayı biliyorum. Belediyedeki ücretsiz kurslara katılmıştım küçükken." Belli belirsiz gülümsedi. "Tek becerim, orospu çocuklarını pataklamak değil yani."

İlk defa, bana düzgün bir karşılık vermişti. Belki de boktan durumu daha da kötüleştirmemeye çalışıyor ve kafa dağıtma ihtiyacıma saygı gösteriyordu.

Alt dudağımı kemirdim. "Bi' gün çalar mısın? Kazutora'nın evinde güzel bir piyano var."

Bakışları, bir anlığına dudaklarıma kaymıştı sanki ama muhtemelen hayal görmüştüm. "Bakarız."

Bileklerine odaklandım. Dikkatli inceleyince, ince damarlarını bile seçebilmiştim. Çocuk, süt gibiydi ve yazıklar siksin ki beyaz tene zaafım vardı. Üstelik, uzun zamandır hiç kimseyle seks yapmamıştım.

Tanrım...

Hayır, onu arzulayamazdım. Onun gibilerle düzüşemez, rezilleşemezdim. Basit bir serseri, soyunmama değmezdi. Hele de, beni koruması için tutulmuşken böyle bir boka kalkışmam mümkün değildi.

Ya, basit bir kenar mahalle çocuğundan fazlasıysa?

Başını yana yatırdı ve alt dudağını yaladı. "Beni düzmeyi düşlüyor gibi bir hâlin var, Baji-san."

Kızarmış, onu bırakıp kabinin diğer ucuna gerilemiştim. "S-saçmalama, Matsuno. Haddini aşıyorsun."

Kıkırdadı ve alnına dökülen tutamları geriye yatırdı. "Öyleyse, beni aç bakışlarla incelemeyi kes. Senin yüzünden cinsel hayatıma kilit vuruldu zaten."

Dizlerime sarılıp bakışlarımı kaçırdım. "Amma da azgınsın ulan. Korunuyor musun en azından?"

Gür bir kahkaha atarak irkiltti beni. "Anladık, götümde gözün var ama bu kadar da belli etme bence."

Takemichi, Mikey seni öyle bi siksin ki günlerce topalla!

Boynuma kadar ateş basmıştı. "Kes sesini, ahlaksız herif."

Küstahça gülmekle yetindi ve asansör yeniden çalışmaya başlayıncaya kadar da sessizliğe gömüldük. Öfke ve utanç, fobimi bile bastırmıştı amına koyayım.

alın size yakınlaşma





















bodyguard || tokyo revengersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin