2.0

2.8K 316 286
                                    

tw : koklatılmış cinsellik

Baji

Kazutora, Matsuno'nun asıl işini sızdırmaya kalkışanları tazminat davası açmakla tahdit ederek olayın üstünü örtse de gergindim. Sonuçta, kime güvenebileceğimi çözmek giderek güçleşiyordu ve paranoyaklaşmaya başlamıştım.

Matsuno'nun suskunluğu da işleri iyice boktanlaştırıyordu. Konu açma çabalarımı savuşturuyor, üst üste sigara yakıyordu. Zihnine sokulabilmeyi gerçekten de çok isterdim.

Şirketten çıkar çıkmaz bir çevreye bakındı. "Cep telefonunu kapat."

Ona uydum ve kılık değiştirip markete girene dek de hiç konuşmadık. Bolca ramen ve abur cubur almış, taşıma işini de bana bırakmıştı. Tanrım, beni amelesi olarak kullanmasına katlanamıyordum.

Prezervatiflerin bulunduğu reyona gelince alaycı bir bakış attı. "Hangilerinden istersin?"

Arsız, sapık, seks bağımlısı seni...

Kızarmış, dişlerimi sıkmıştım. "Birileri duyabilir, farkında mısın?"

Maskesini iyice yukarıya çekip göz devirdi. "Tanımadığın insanların bile yönelimini duymasına katlanamıyorsun, ha?" Sessiz kalınca homurdandı. "Kasa sırasına gir."

Sıranın sonunda dikilirken içimi çektim. Kazutora'ya dahi erkeklerden hoşlandığımı söyleyememişken, kamuya açık bir yerde seks partnerimle kondom seçmem mümkün değildi.

Matsuno, fazla rahattı. Muhtemelen asla onun gibi olamayacaktım.

Annemi dövüp aşağılamış, kimin ne düşündüğünü siklememişti. Ah, annemin yüzüne nasıl bakacağımı düşünmek bile başıma ağrıların girmesine sebep oluyordu. Yirmi üç yıllık ömrümde ilk defa, Matsuno'nun verdiği güvenle, anneme karşı çıkmış ve onun karşısında ezilip büzülmemiştim.

Annemi yere sererken amma da havalıydı ama bunu düşünmeyecektim.

Aniden yanımda belirdi ve kondomların ücretini eski cüzdanından çıkardığı parayla ödeyerek şaşkınlığa sürükledi beni. Beş kutu almıştı, azgın yaratık.

"Neden hepsini kendin ödedin ki?" diye sordum bu geceki motelimize ilerlerken. "Kazutora'nın verdiği kartı da kullanabilirdin."

Kıkırdadı. "Aynen, korumakla görevlendirildiğim adamla düzüşürken kullanacağım kondomların parasını patronumun verdiği kartla ödemekten daha normal bir halt düşünemiyorum."

Kendi tükürüğümde boğulmuş, boynuma dek kızarmıştım. Kazutora'nın kart harcamalarına bakabileceğini düşünmediğime inanamıyordum. Bazen, fazla mallaşıyordum.

Matsuno'nun katta bulduğu sıcak suyla hazırladığı rameni yerken yeniden korku basmıştı. Evim, içindeki eşyalarla beraber yanıp kül olmuştu ve yangının gerçek sebebi saptanamamıştı.

"Bundan sonra şirketteyken konuşmalarına dikkat etmelisin," dedi ve yatağına bağdaş kurarak oturdu. "Bi' boklar dönüyor."

Boşalan plastik kabı kenara koyup kaşlarımı çattım. "Ne demeye çalışıyorsun?"

Alt dudağını kemirip kamburu çıkana dek eğildi ve şakaklarını ovaladı. "Dertleri, seni öldürmek falan değil. Bu işi kim ya da kimler yapıyorsa, amaçları korkutmak." Alt dudağını sarkıttı. "Tüm bu tesadüfler silsilesinin başka bir açıklaması yok."

Sikeyim, boktanlığın yeni seviyelerine tırmanıyoruz...

Ona aval aval bakmış, ellerimi yumruk haline getirmiştim. "Haklısın ama beni kim korkutmak ister ki?"

Bir sigara yaktı ve titreyen ellerini süzdü. "Hanemiya dahil, herkesten şüpheleniyorum. Geceyi başka bir yerde geçirmekten bahsettik ve iki gün sonrasında apartmanın kundaklandı." Geriye kaykılıp derin bir nefes çekti sigarasından. "Tabii, odanı dinliyor da olabilirler."

Hangisi daha kötüydü? En yakın arkadaşlarımın ihaneti mi yoksa her daim birilerinin sinsice beni gözetlemesi mi?

Tanrım, bu işin altındaki piçi fena harcayacaktım.

Sigarasını söndürdü ve kucağıma tırmanıp dudaklarını benimkilere sürttü. "İyi düşün, Baji-san. Geçmişte, herhangi birini böylesine tehlikeli bir işe sürükleyecek cinsten hatalar yaptın mı?"

Kafasını sikmediğim insanları listelemek daha kısa sürer...

Başımı omzuna yaslayınca bir anlığına kasılmış, sonrasında da itmek yerine saçıma daldırmıştı elimi. Saçım, kıymetliydi ve insanların dokunmasından hoşlanmazdım pek ama Matsuno'nun nazik parmaklarını itesim yoktu.

Boştaki elini sırtıma yaslayıp gövdelerimizi yapıştırdı. "Seni sonuna kadar koruyacağım, tamam mı?"

Kollarımı beceriksizce de olsa ince bedenine dolayıp titrek bir nefes aldım. Normalde midemi kaldıran ağır sigara kokusu bile rahatsızlık vermiyordu şu anda. "Buna değer miyim ki?"

Sırtımı dairesel hareketlerle okşamaya başladı. "Elbette ki değersin. Aksi takdirde, ilk günün sonunda istifamı verirdim."

Sadece beş gündür tanıdığım birinin yanında, nasıl böylesine huzurlu hissediyorum?

Daha sıkı sarıldım. "Seni kalmaya iten neydi?"

Bir anlığına duraksadı ve eli kasıldı. "İlgimi çektin ve seni çözmek istedim." Kıkırdadı. "Üstelik, işin parası çok iyi."

Beni yatağa itip dudaklarıma uzanınca gözlerimi kapatıp siyah tutamları kavradım ve ince alt dudağını emdim. Aceleci, vahşi ve de sertti yine ama sorun değildi. Kontrolü ona bırakmaktan hoşlanmaya başlamıştım.

gecikme için üzgünüm, umarım ki beklediğinize değmiştir ^^

işler iyice karışıyor falan btw























bodyguard || tokyo revengersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin