The First Uchimaki / NaruSasu-Harco

11/ ''Sana kızgın yaşaması mı, seni severken ölmesi mi?"

Sakura, Sarada ve Menma da bahçeden geldiğinde kahvaltıya oturmuşlardı. Kawaki ise hala bahçede çalışıyordu.

Sohbet ve muhabbetin olduğu bir kahvaltı geçirmişlerdi. Yıllardır görüşmeyen Sakura ve Sasuke hasret gidermiş, yiğenler halaları ile tanışmış ve onu çok sevmişlerdi. Tabi, tartışmasız Sarada Sakura'yı daha çok sevmişti.

Sasuke'nin klonları tarafından sofra toplanırken Menma ve Sarada ön bahçede topla oynuyorlardı. Üç yetişkin ise oturma odasında kahvelerini içerken sohbet ediyorlardı.

Cam tıklatıldığında Naruto hızlıca ayağa kalktı ve sırıttı. Kakashi gelmişti.

Sasuke ve Sakura ne olduğunu merak ederken Naruto büyük hediye paketini Kakashi'den aldı ve teşekkür ederek camı kapattı.

Hediye paketi kolunun altındayken yerine geri döndü ve paketi Sasuke'ye uzattı. "Benden sana hediye olsun, güzelim."

Sakura 'Yaa,' benzeri bir ses çıkarırken Sasuke kızardı. "Teşekkürler," dedi mırıldanarak ve paketi ayaklarının ucuna koydu. Bantlanmış yerinden hediyeyi açarken gülümsüyordu, Naruto'nun şeytanca sırıtışını görmezken.

Hediyeyi paketinden çıkardığında gülüşü soldu ve kaşlarını çattı. Son kalan parçayı sinirle yırttığında hediyeyi havaya kaldırıp Naruto'ya bağırdı. "BU TEKERLEKLİ SANDALYEYİ GÖTÜNE SOKARIM SENİN!"

Sakura ağzından bir kahkaha kaçırırken Naruto da kahkaha atıp gerisi geri yürüyerek Sasuke'den uzaklaşmaya çalıştı. "Ama hayatım, sadece seni düşündüğüm için-"

"UZUMAKİ NARUTO!" Diye bağırdı Sasuke, tekerlekli sandalyeyi Naruto'ya fırlatırken.

Naruto sandalyeyi havada yakaladı ve katlanmış sandalyeyi açtı. "Sinirlenme güzelim, bel ağrın başlayacak şimdi."

Sasuke'nin saçları elektrikle dikleşirken ve etrafında mavi elektrik çakrası toplanırken Sakura koltuğun arkasına atladı ve siper aldı. Bu kavgaya karışmak gibi bir planı yoktu.

Ama onun aksine kavgaya karışmaktan çekinmeyen birisi vardı; Kawaki. Babasının saldırıya uğradığını düşünerek açık camdan içeri kunaisini Sasuke'nin gözüne gelecek bir şekilde fırlatmıştı.

Sasuke mükemmel atılmış kunaiyi yakaladı ve geldiği yöne baktı. Kawaki'yi gördüğünde yaşadığı şaşkınlık görülmeye değerdi. "Kawa-"

"Babamdan uzak dur!" Diye bağırdı siyah saçlı çocuk, camdan içeriye atlarken.

"Naruto'ya saldırmıyordum!" Diye itiraz etti Sasuke.

Naruto hemen Kawaki'yi kucağına aldı. Kawaki minik kolları ile babasının boynuna sarılırken Sasuke'ye düşmanca bakıyordu. "Kawaki, sorun yok. Sasuke bana saldırmıyordu."

"Gördüm!" Dedi Kawaki hala inatlaşırken. "Sana saldıracaktı! Ona güvenme! Gidelim buradan!"

"Kawaki, kimse kimseye saldırmıyor. Sen çalışmana devam et. Birazdan yanına geleceğim." Dedi Naruto çocuğu kucağından zorla indirirken.

"Gitmiyorum! Gittiğim gibi sana tekrar saldıracak!"

"Kawaki. Bahçeye." Dedi Naruto ciddi bir şekilde.

Kawaki inatla yerinde durmaya devam etti. Az önce Naruto'ya zarar gelebileceğinden dolayı çok fazla korkmuştu. Bu yüzden babasının yanından ayrılmamaya kararlıydı.

Sasuke tereddütle Kawaki'nin önüne oturdu ve dizlerinin üstüne çöktü. "Kawaki... Babana asla zarar vermem. Biz sadece şakalaşıyorduk. Bu bizim için doğal."