Medya: Akın 🖤
"Şuan seni öpmemin tam sırası ama ben herşeyi sırasıyla yapıyor muyum? "diye sordu.
" Bilmem yapıyor musun? "diye sordum.
" Hep yapmam ama şuan yapasım tuttu,"dedi.
Zorlukla yutkunduğum sırada arkamda bir arabanın sesini duydum. Yamaç kaşlarını çatıp arkamda bir yere baktıktan sonra bir anda tek elini belime sarıp havalandırmasıyla kaldırıma çıkarması bir oldu.
Ben daha ne olduğunu anlamadan kafamı göğsüne yasladı. Yanımızdan hızla geçen Akın'ın arabasının arkasından küfürler saydırırken gözlerim kocaman açıldı.
Korkudan titrerken aklıma ilk gelen şeyi söyledim. "Baklava?" dedim sorarcasına.
Biliyorum şu durumda aklına baklava mı geldi diye bana kızıyor olabilirsiniz ama ben korkudan ne dediğimi biliyor muyum?Yamaç'ın kalbi hızla atarken bir anda göğsü sarsılmaya başladı. Çocuk kalp krizi geçiriyor sanırım. Kafamı göğsünden kaldırıp Yamaç'ın yüzüne baktım. Kısılan gözleriyle 32 dişini göstererek kahkaha atıyordu. Şu halimize gülüyor olamazdı değil mi?
"Hâlâ baklava diyor çıldıracağım," dedi kahkahalarının arasından. Sinirle göğsüne vurdum.
"Ne gülüyorsun be!" diye kızdım kolunun arasından çıkmaya çalışırken.
Kolunu sırtımdan çekmeden yüzüme baktı. "Az önce az kalsın eziliyorduk sen durmuş baklavanın akibetini soruyorsun. Gülünmeyevek gibi değil," dedi hâlâ sırıtırken.
"Çek elini," dedim elini tutarken. Yamaç elini sırtımdan çekip bu seferde elini tutmamı fırsata çevirip elimi sıkıca tuttu. "Aaaa temas bağımlısı falan mısın? Bırak elimi," dedim sinirle. Elimi bırakmadığı gibi gülmeye de devam ediyordu.
Beni arabasına doğru yürütürken diğer elinde tuttuğu baklava tepsisini görünce sırıttım. Elimi bırakıp cebinden anahtarı çıkardı. Arabanın kapısını benim için açıp binmemi bekledi. Ben oturduktan sonra kucağıma baklava tepsisini bırakıp şoför koltuğuna geçti. Kucağımda ki tepsiye bakarken dudaklarımı yaladım. Görüntüsü bile ağzımı sulandırıyordu.
Yamaç arabayı çalıştırıp bana yandan bir bakış attı. "Ne tuhaf bir kızsın sen?" dedi.
Ona bakarak "Ne tuhaflığımı gördün acaba?" diye sordum.
"Az önce yaşananları ne çabuk unuttun," dedi.
"Hangisinden bahsediyorsun?" diye sordum. Aklım hâlâ baklavadaydı o yüzden odaklanma sorunu yaşıyordum.
Yamaç dudaklarına yerleştirdiği arsız gülümsemesiyle bana baktı. "Senin aklın seni öpeceğim yerde kaldı sanırım," dedi.
"Yoo hiçte bile! Benim aklım baklavada," dedim önüme dönerken. Aslında evet aklım orada kalmıştı ama düşünmemek için kucağımdaki şahesere odaklanmıştım.
Araba kırmızı ışıkta durunca Yamaç elini baklavaya götürdü. İki parmağının arasına bir dilim baklava alırken kaşlarım havalandı. Ben şaşkınlıkla ne yaptığına bakarken parmaklarının arasında ki baklavayı ağzıma getirdi. Zaten yaşadığım şaşkınlıktan dolayı aralanan dudaklarımın arasından baklavayı ağzıma soktu. Ağzıma koyduğu baklavayla kısa bir şaşkınlıktan sonra dudaklarımı yumdum. Ama Yamaç'ın parmakları dudaklarımın arasın da kalmıştı.
Ona baktığım da kararmış gözlerle dudaklarıma bakıyordu. Hareket eden ademelmasıyla yutkunduğunu gördüm. Bir süre ikimizde öylece kaldık. Dudaklarımı araladığımda Yamaç gözlerime baktı. "Yamaç," dedim dolu ağzımla. Bulunduğumuz durumda sesimin tuhaf çıkması bile göze batmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beş Dakikalığına Sevgilim Olur musun? +18
ChickLit"Şimdi bu sorunun sırası mı?" diye sordum. "Şuan seni öpmemin tam sırası ama ben herşeyi sırasıyla yapıyor muyum? "diye sordu. " Bilmem yapıyor musun? "diye sordum. " Hep yapmam ama şuan yapasım tuttu,"dedi.