Yamaç dudaklarını dudaklarımdan çekip doğruldu. "Ben kazandım," dedim sırıtarak.
Yamaç garip bir şekilde yüzüme bakarak "Neyi kazandın?" diye sordu.
"İddiayı," dedim.
Yamaç bana göz devirip "Sen de az önce baklavalarıma dokundun ama," dedi.
"İddia da baklavalarına dokunmak yoktu. İlk kimin öpeceği vardı. Sen beni evdeyken öptün ve iddiayı ben kazandım,"dedim sırıtarak.
"O sayılmaz bir kere. O öpücük seni kendine getirebilmek içindi,"dedi. O sırada kapı tıklatıldı.
" Yamaç son 10,"dedi kalın bir erkek sesi.
Yamaç kapıya kısa bir bakış atıp tekrar bana döndü. Ayağa kalkıp Yamaç'ın önünde durdum. Elimi Yamaç'ın göğsünden aşağıya doğru kaydırdım. Yamaç burnundan sıkıntılı bir nefes verirken çenesi kasıldı. Elim karın kaslarının üzerinde dururken "Öyle ya da böyle kazanan benim aşkım. Ben baklavalarımı istiyorum," dedim gülümseyerek.
Yamaç bir anda belimden tutup beni kendine çekti. Dudaklarıma yapışıp beni nefessiz kalana kadar öptü. Daha fazla dayanamayıp alt dudağının kenarını ısırdım. Ağzımın içine inleyerek geri çekildi. Alnını alnıma yaslayıp "Sen benim sınavım mısın Balım?" diye sordu yumulu gözleriyle.
"Sınavınsam ne olur?" diye sordum.
"Kazanmak için herşeyi yaparım," dedi.
Dudaklarının üzerine küçük bir öpücük kondurmamla gözlerini açıp gözlerime baktı. "Bu kadarcık mı?"diye sordu.
"Devamı maçtan sonra. Dudaklarını ve baklavalarını iyi koru," dedim.
"Ben gelinceye kadar burdan çıkmak yok tamam mı?" diye sordu.
Kafamı aşağı yukarı salladım. Alnımdan öperek geriye çekildi. "Ne kadar sürer?" diye sordum Yamaç kapıya doğru yürürken.
"En fazla 1 saat. Neden sordun?" diye sordu.
"Açım," dediğimde pis pis sırıttı. Baya bildiğin Nuri Alço gibi sırıttı adam. Kaşlarımı çatıp "Nuri Alço gibi bakmayı bırakmalısın," dedim kınayarak.
"Bunu sen mi söylüyorsun?" diye sordu gülerek. Sevgilim olacak adam dolaylı yoldan bana sapık dedi resmen. Gerçi haklılık payı yok sayılmaz.
"Eğer geç kalırsan sen gelmeden karnımı doyururum," dediğimde gülmeyi bırakıp ciddileşti.
"Sakın öyle bir şey yapma!" dedikten sonra gitti.
Yamaç'ın yatağına uzanıp ellerimi karnımda birleştirdim. Yalnız kalmaktan nefret ediyorum. Çünkü yalnız kaldığımda düşünüyorum ve ben sabah olanları düşünmek istemiyorum. Oflayarak yatakta doğruldum. Çantamdan telefonumu çıkarıp rehbere tıkladım. Annemi arayıp kulağıma götürdüm. Telefon uzun uzun çaldı ama açan olmadı. Sırtımı duvara yaslayıp tekrar aradım. Tam kapanmak üzereyken annemin sesini duydum.
"Alo."
"Alo anne," dedim.
Annemden bir kaç saniye ses gelmedi. Yutkunduğunu duydum. "Kızım nasılsın?" diye sordu. Sesindeki zorlamayı hissediyordum. Bir sorun vardı.
"Ben iyiyim anne. Sen nasılsın?" diye sordum.
"İyiyim kızım.Sesini duydum daha iyi oldum,"dedi.
" Anne sesin pek iyi gelmiyor. İyi olduğuna emin misin? Bak benden bir şey saklama lütfen, "dedim.
" Bir şey saklamıyorum annem. İyiyim biraz üşütmüşüm. Burası biraz serin," dedi. Arkadan kardeşimin ağlama sesi geldi. "Bir saniye kızım Alperen ağlıyor," dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beş Dakikalığına Sevgilim Olur musun? +18
ChickLit"Şimdi bu sorunun sırası mı?" diye sordum. "Şuan seni öpmemin tam sırası ama ben herşeyi sırasıyla yapıyor muyum? "diye sordu. " Bilmem yapıyor musun? "diye sordum. " Hep yapmam ama şuan yapasım tuttu,"dedi.
