36▪️Allah'ın Emriyle

2.5K 224 215
                                    

Sınır
voto :150
Satır arası yorum : 200

"Biraz daha özle Yamaç efendi,"dedim.

Yamaç'a arkamı dönüp salona doğru yürüdüm. Yamaç arkamdan gelirken "Anladım süründüreceksin. Hakkındır ağzımı açarsam namerdim," dedi.

"Bakalım ne kadar sabredebileceksin?" dedim.

"Gerekirse ömrümün sonuna kadar,"dedi kendinden emin bir tavırla.

Olduğum yerde durup Yamaç'a döndüm. Yamaç aramızdaki bir adımlık mesafeyi kapatıp tam olarak önümde durdu. Kafamı kaldırıp yüzüne baktım. "Bana neden sırtını dönüp gittiğini unuttun sanırım," dedim.

Yamaç yüzüme eğilip gözlerimin içine baktı. "Yoo unutmadım,"dedi.

"Ben hâlâ o kadının kızıyım,"dedim.

"Biliyorum," dedi net bir sesle.

"Ne değişti?" diye sordum.

"Bir çok şey... Sadece sana olan aşkım yerli yerinde duruyor. Gururum da dahil bir çok şeyi çiğnedim ama aşkımı çiğneyemedim,"dedi. Gözlerine bakarken yalan söylüyor olmasından tereddüte düşerim diye korkuyla bakıyordum. Ama o gözleriyle bana olan aşkını bağırıyordu adeta.

"Neden?" diye sordum.

"Kıyamadım Balım. Sana kıyamadım. Bize kıyamadım. O kadının günahının bedelini  bize ödetecek cesaretim yok benim. Ben o kadar cesur değilim," dedi. Ona bakarken kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu.

İşaret parmağının tersiyle yanağımı okşarken gözümden akan bir damla yaşı parmağının ucuyla yakaladı." İşte buna dayanamam Balım. Gözünden düşen bir damla yaşın sebebi olmaya dayanamam,"dedi

Dudakları alnıma değerken gözlerimi yumdum. Diğer yarımı bulmuş olmanın ve  tamamlanmış olmanın verdiği his çok fazla güzeldi. Sonsuz huzur hissi tüm benliğinizi ele geçiriyordu adeta. Gerçek dünyadan kısa bir anlığınada olsa uzaklaşıyordunuz.

Gerçek dünya demişken Duru'nun "Ay pardon," demesiyle bulunduğumuz an'a geri döndüm. Bir adım geriye gidip Yamaç'tan uzaklaştım. Şuan tekrar gözlerine bakacak cesareti kendimde bulamadığımdan kafamı yerden kaldırmadan mutfağa yürüdüm.

Arkamdan gelen Duru ve Sena hemen yanıma gelip ellerimi tuttular. Sena "Ne olur barıştığınızı söyle," dedi.

"Hayır barışmdık," dedim.

Duru "Barışmadıysanız ne diye öptürüyorsun?" diye sordu yalancı bir sinirle.

"Kendi geldi öptü sanki ben dedim gel beni öp diye," dedim sinirle.

Duru "Valla senden beklerim ben, demiş de  olabirsin," dedi.

"Demedim ben bir şey," dedim.

Mutfağa gelen Naz "Kızlar bölüyorum ama kahveleri ne zaman pişirmeyi düşünüyorsunuz? İstemenin başlaması için kahvelerin gelmesi gerekiyor ya hani, " dedi.

Sena Naz'ın yüzüne bir süre baktıktan sonra bana baktı. Daha sonra tekrar Naz'a baktı. "Sen Güney'in sevgilisi değil misin burada ne işin var?" diye çıkıştı.

Duru ve ben şaşkınlıkla Sena'ya bakarken Naz Sena'nın yanına gidip koluna girdi. Naz "Gel canım sen benimle. Ben sana anlatacağım kimin sevgilisi olduğumu," dedi.

"Hop dur bakalım. Nereye götürüyorsun sen Sena'yı?" diye sordum sinirle.

Sena Naz'ın kolundan çıkıp benim yanıma geldi. "Balca bu kız yüzünden siz Yamaç'la kavga etmemiş miydiniz? Ne işi var bunun burada?" diye sordu.

Beş Dakikalığına Sevgilim Olur musun? +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin