6

735 64 57
                                    

Ayağımla tuttuğum ritme öyle bir odaklanmıştım ki ne zamandır bu şekilde olduğumu bilmiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Ayağımla tuttuğum ritme öyle bir odaklanmıştım ki ne zamandır bu şekilde olduğumu bilmiyordum. Birleştirdiğim ellerim çenemin altında duruyordu. Bakışlarım önce masamın kenarındaki çerçeveye kaydı. Güzeller güzeli sevgilimi gördünce gözlerim. Bacaklarım anında durmuştu. Yüzüme yerleşen hafif tebessüm ile o anda aklıma gelmişti resmen.
Damla buradaydı. Kız kardeşim ziyaretime gelmişti ve bana verdiği haberden sonra tüm odak noktamı kapatmıştım.

Bakışlarımı çeeçevedeki resimdenn çekip karşımda oturan kız kardeşime çevirdim.

"çok şükür abi, bir an beni cidden unuttun sandım. Düşüncelerin bitti mi. Kendine gelebildin mi"

"fıstığım kusura bakma ya. Daldım gittim"

"yok ne kusuru. Sen son 3 yıldır hep dalıp gidiyorsun abi"

Damla'nın bakışıylanç utanıp başımı eğdim. Ensemi kaşıyıp cümleler kurmaya çalışırken damla benim yerime konuşmaya başladı.

"abi, 3 yıldı. Daha ne kadar böyle yaşamaya devam edeceksin. Pardon ne zaman yaşamaya devam etmeye başlayacaksın. Asya seni böyle görmeyi asla istemezdi."

Damla dediklerinde sonuna kadar haklı olsa da ben bunu hep inkar etmiştim.

"ben gayet iyiydim Damla. Sen geldin ve şok edici haberi verdin ne yapabilirim."

Damla gelip, Melihat annenin beni yemeğe çağırdığını söylemişti. Melihat anne kim miydi. Asya'mın annesi. Yıllar sonra beni çağırması çok şaşırmıştı.

Asya vefat ettikten sonra benimle iletişimini kesmişti. Tabi ki de ölümü ile beni suçladığı için değildi. Sadece bana bakınca kızını hatırladığını söylüyordu. Şimdi ne değişmişti. Üç yılın sonunda ne oldu da beni görmek istedi ki.

"3 yıldır beni kabul etmeyen kadın ne oldu da beni kabul etti"

"belki de o da alıştı, kabullendi Asyanın gidişini"

Damla hep böyleydi. Sivri sözlerini esirgemezdi. Ona baktığımda bana dik dik bakıyordu. Bir tek onu bakışlarımla korkutamıyordum. Hep dik ve cesurdu. Mesleği gereği mi böyleydi bilmiyordum ama hep dik ve cesurdu.
Odamın kapısı çalmasa birbirimizr bakışlarımızla girecektik herhalde.

"gir"

Kapı açıldı ve içeri yine o girdi. Asya'mın bedenine girmiş bir ruh. Evet ona böyle diyordum.
Damla gelene bakmamıştı, ta ki Yazgı içeri girip masamın başına kadar gelene kadar. Kafasını çevirip baktı ve tekrar ona odaklandı. Damla gözlerini kocaman açıp şaşkınlıkla bakıyordu Yazgıya.
Yazgı Damla'nın bakışlarını henüz fark etmediği için direk konuşmaya başladı.

"sayın savcım, dün gelen davanın dosyalarını inceliyorduk ekip arkadaşlarımla ve bir şeylerin eksik olduğunu düşündüğümüz için sizin olay yeri inceleme dosyanızın raporunu incelemek istedik"

DilhunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin