1 hafta.
Evimden, ailemden uzak olalı 1 hafta geçmişti ve ben artık kendi evimde ayaklarım üzerinde duruyordum. Bu süreç biraz beni zorlasa da alışmıştım ve bu 1 haftada sürekli etrafı gezip evde kendime vakit ayırmıştım.
1 ay.
Evimden, sevdiğimden ayrı 1 ay geçmişti ve ben artık evime dönmek istiyordum. Evet, güvenim tam olarak yerine gelmemişti ama çok özlemiştim ve bu özlemim her şeyin önüne geçebilirdi. Çünkü ben artık geceleri başka şeyler düşünmek istemiyordum ve hayallerimizi gerçekleştirmek istiyordum.
Bunun için kenarıya koyduğum telefonu alıp Efehan'ı aradım ve açılmasını bekledim.
"Alo Efehan, lafı dolandırmadan konuşacağım önceden kurduğumuz hayallerimizi gerçekleştirdin mi?" Bir kaç saniyelik bir sessizlikten sonra konuşmaya başladı.
"Gerçekleştirdim, ya sen?" Mutluluk yalnızca üç kelimeydi sanırım.
"Ben de gerçekleştirdim, buluşalım mı bugün?" Gülümsüyordum, her şey bitmişti sanırım öyle umuyordum.
"Olur, hem de çok iyi olur."
"O zaman görüşürüz, haber edersin nerede buluşacağımızı." Onaylayan cümlesinden sonra telefonu kapatıp kenarıya bıraktım ve banyoya koştum. Hızlı bir duş aldıktan sonra saçlarımı iki yandan balıksırtı ördüm ve üzerime dolaptan aldığım kırık beyaz üzerinde papatya desenleri olan sırtı açık ve köprücüğümü kapatmayan elbisemi geçirdim. Dudağıma nemlendirici ve üzerime papatyalı parfümümü sıktığımda artık hazırdım.
Aradan geçen 1 saatin ardından Efehan'ın dediği yere gelmiştim. Gözlerim onu arasa da daha gelmediğini düşünüp bahçeye yürüyeceğimde duyduğum sesle kalbimin atışları hızlandı. "Beni arıyordun sanırım."
Yönümü Efehan'a çevirdiğimde gülümseyen yüzüyle karşılaşmamla sarılmak için uyuşan parmaklarımı sakinleştirip yalnızca tebessüm ettim.
Konuşmadan sarılamazdım, bunu en azından cevap bekleyen beynim için yapabilirdim.
"Evet, seni aramıştım. Oturalım mı?" Başını sallayıp önden geçmem için yol verdiğinde kibarlığına uyup önden kafeye girdim ve boş bir masaya oturdum. Benim ardımdan Efehan'da karşıma oturduğunda siparişlerimizi verip birbirimize bakmaya başladık.
Görüşemediğimiz günlere inat izledik birbirimizi özlemle.
"Gelmezsin sanıyordum."
"Nereye, kafeye mi yoksa İzmir'e mi?" Sandalyede daha rahat bir pozisyon alıp konuştum.
"İzmir'e sonuçta ayrılmıştık ve benim hayalimi yaşamak için buraya geleceğine ihtimal vermiyordum." Dirseklerini masaya yaslayıp yüzüme dikkatle baktı.
"Birincisi Eflina biz ayrılmamıştık, sadece ara verdik. Bazı şeyleri aşmamız gerektiği için. İkincisi ise hayalin değil, hayalimiz."
"Aştık mı peki?" Başını iki yana salladı, emin değilim derecesine.
"Konuşarak aşabiliriz yalnızca, bunu da şu an değil gün sonunda yapalım." Başımı onaylar anlamında sallayıp gelen garson ile bakışlarımı dışarıya çevirdim. Bir süre sonra tekrar yalnız kaldığımızda içeceğimden bir yudum alıp kusursuz yüzünü incelemeye başladım. Aynı şekilde o da benim yüzüme bakmaya başladığında yalnızca tebessüm ettim.
Çok özlemiştim, vuslat yakındı sanırım.
~
Kafeden ayrıldıktan sonra Efehan'ın teklifi üzerine onun evine gitmiştik ve ben içeride otururken onun üzerini değiştirmesini bekliyordum. Benim de değiştirip rahat etmemi söylese de onun için süslenmem gerçeğiyle onu reddedip böyle rahat olduğumu söyledim.
Bir süre sonra Efehan üzerini değiştirmiş biçimde yanıma geldiğinde karşıma bağdaş kurarak oturdu ve gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı.
"Senin yanından gittikten sonra seni baya bi boşladım, sürekli antremanım var dedim ama inanmadığını biliyorum çünkü her ne olursa olsun ben sana yazardım. Bu yüzden de seni aldattığımı düşündün ve ara vermek istedin öyle değil mi?" Şaşırmamıştım, çünkü az bir zaman olsa bile Efehan beni benden daha iyi tanımıştı.
"Öyle, sürekli bahanen vardı Efehan. Sana mesaj attım, çevrimiçi olmana rağmen bakmadın. Yapmaz dedim ama hem sınavımın yaklaşmış olması hem de senin uzak mesafe ilişkisine olumlu bakmaman aklımı karıştırdı ve bu en iyi seçenek olarak gözüktü gözüme." Kucağımda duran ellerimi elleri arasına alıp biraz daha bana yaklaştı.
"Peki fikrini ne değiştirdi, yani seni aldatmadığıma nasıl bir anda emin oldun."
"Bir anda olmadı, abilerimin katkısı çok büyük. Onlar sürekli senin yapmayacağını söyledi, Eylül ablanın da etkisi var tabii ama ben seni özlememe rağmen adım atmak istemiyordum. Sonra hayalimiz için adım attıysan seni affedeceğim dedim ve affettim ama yine de sen beni neden boşladığını anlatacaksın." Ellerimi öpüp başımı göğsüne çekti ve saçıma bir öpücük kondurdu.
"Senin yanından gittikten sonra sensizliğe nasıl alışacağımı düşünmeye başlamıştım ve aklıma bir anda senin yanına taşınma fikri düştü. Evet, bu o kadar kolay değildi ama ben her şeyi ayarlamış sana söyleyecekken sen ara vermemizi söyledin bu yüzden sana süprizimi söyleyemedim ama keşke sürpriz yapmayıp sana söyleseydim de ayrı kalmasaydık." Başımı göğsünden kaldırıp yüzüne şaşkınlıkla baktım. O bizim ayrı kalmamamız için uğraşırken ben bile isteye ayırmıştım bizi.
Üzgün bir şekilde koltuğa yaslandığımı gören Efehan dizime yatıp aşağıdan yüzüme baktı. "Üzül diye söylemedim sana, hem iyi oldu böyle olması. Bir daha sana sürpriz yapmayla uğraşmam, ne güzel sen planlarsın ben yaparım." Neşelenmem için neşeli bir şekilde konuşmasıyla gülümseyip yüzünü sevmeye başladım.
"Olur, o zaman yarına evlenme teklifini planlayalım kocacığım."
"Planlayalım karıcığım, hanımım ne derse o bundan sonra." demesiyle kahkaha atmam bir olmuştu.
"Erkenden hanımcı oldun ama sen olmaz böyle." Başını dizlerimden kaldırıp yüzüme yaklaştırarak fısıltıyla konuştu. "Peki nasıl olur?" Bakışlarının odağı dudaklarım olunca başını geriye çekip ayağa kalktım.
Ayrı kalmamız süründürmeyeceğim anlamına gelmiyordu, öyle değil mi?
"Hadi ama Eflina, özlemedin mi sen de?" Başını koltuğa bırakmış isyan edercesine konuşmasıyla başımı iki yana sallayıp mutfağa gittim. "Mızmızlanma da yerimizi ayarla, ben yorgunum yatacağım."
"Beraber mi yatacağız?" Onun bu şapşal haline tebessüm edip masada ki sudan bardağa doldurup içtim. "Yatağımızı hazırla dediğime göre kesin ben kendim yatacağım."
Bir şey söylemeden koşar adımlarla yatak odasına gitmesiyle ne zaman bu kadar şapşal olduğunu düşünmeye başladım.
Ayrı kalmamız beni olgunlaştırmıştı ama belli ki bu Efehan için geçerli değildi. Benim aksime çocuklaşmıştı ve ben bu Efehan'ı daha çok sevmiştim.
İyi ki bugün yaşanmıştı ve iyi ki Efehan ile yeniden olmuştu. Her şeyimin başlıca şükür sebebi.
~
Sonunda oldular dediğinizi duyar gibiyim, ben şahsen ayrıyken yazamıyordum iyi oldu birleşmeleri. Darısı diğer ayrılıklarına (:
Nasılsınız, nasıl gidiyor?
Sizi seviyorum, görüşürüzz.
07.06.2022
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asist¹¹ | Texting
HumorTamamlandı. "Hepinize iyi akşamlar. Abla ve Batu abi öncelikle mutluluklar. Buraya çıkma sebebim, öncesinde güzeller güzelli birisine söz vermemden kaynaklanıyor." Sahneye çıkmış konuşan Efehan ile gözlerim anında onu bulmuştu. Gözlerimin içine baka...