another time [bxb] •dylmas [Tamamlandı]

Another Time -43-

Biz geldik.

Bölüm smut içerir.

Yarın The Rain Never Came gelecek.

Yorum ve vote atmayı unutmayın. İyi okumalar!

Garip hissediyordum. Eve bebek geldiğinden beri her yer huzur doluydu sanki.

Clara ve Ricky çok mutluydu ve bana onlarca kez teşekkür etmişlerdi bebeği koruduğum için. Gülümseyerek karşılık vermiştim ama yalnızca birkaç gün sonra bunların bitecek olması beni üzüyordu.

Kimse anlamamıştı yok olacağımı, tahmin ettiğim gibi. Sonuç olarak Clay'in karısı annemi doğurduğu için herkes babam ile annemin bir şekilde tanışacağına inanıyordu. Gerçeği tek bilen bendim. Kendimi kurtarırsam Clay hepsini öldürecekti ve bu kadar bencil değildim.

Gözlerimi kapatıp başımı yastığa yasladım. Sadece artık ne olacaksa olsun istiyordum.

"Uyudun mu?" Gözlerimi açtığımda Dylan'ı gördüm direkt karşımda. Olumsuz anlamda başımı iki yanıma sallarken yanıma yattı, vücudumu ona çevirdim. Saçlarımı okşamaya başladı. "İyi misin?" Başımı salladım.

"İyiyim." Başını yaklaştırıp dudaklarımdan öptü. Ardından boynuma kaydırdı yavaşça dudaklarını. Yapacağımız şeyi anladığımda gülümsedim, galiba bu da sondu.

Ensesine elimi koyup üstüne çıktığımda uzandığı yerden bana baktı. Ona eğildim ve dudaklarını aldım dudaklarımın arasına. Belimden tutup yerlerimizi değiştirdi ve beni yatakta altına aldı. Tişörtümü çıkarttığında onu izledim. Kendi tişörtünü de çıkarttı.

Tekrar eğilip dudaklarını dudaklarıma bastırdı bacaklarımın arasına girerken. Kollarımı boynuna doladım ve karşılık vermeye başladım. Bana hissettirdiği şeyleri, içimde uyandırdığı tatlı telaşı seviyordum.

Derince ve sertçe tekrar boynumdan öpmeye başladı. Gözlerimi kapatıp zevkle inlerken başımı yana çevirdim. Eşorfmanımı ve iç çamaşırımı çıkartırken kısa bir anlığına geri çekildi ve kendi eşorfmanı ile iç çamaşırını çıkarttı.

Tekrar bacaklarımın arasına girdiğinde onu hissetmemle dudaklarına mırıldandım. Belimden tutup bedenimi yavaşça yüz üstü çevirdiğinde ellerimi yastığa yasladım. İlk ensemi öptü, ardından yavaşça kaydırmaya başladı dudaklarını. Belimden öpüp dudaklarını kalçalarıma getirdiğinde gözlerimi kapattım.

Dilinin ve sıcak dudaklarının baskısını kalçamda hissetmemle ufak bir inleme döküldü dudaklarımdan. Hazırlanmama yardım etti. Bedenimi ona çevirdim tekrar. Bacaklarımı aralayıp iki yanımdan ellerini yatağa yaslarken yavaşça kendisini bana bastırdı.

İnleyerek başımı geriye attım acıyla. Kollarımı ona doladığımda tamamen girmesiyle daha sıkı sarıldım. Dudaklarını dudaklarıma bastırırken kendini geriye çekip tekrar bastırdı bana.

Yine inlemem dudaklarının arasında kaybolurken vücudum altında kendini her bana çarpıp geri çektiğinde ileri geri kaymaya başladı. Acının yeri yavaşça zevke bırakırken öpüşüne karşılık veriyordum. Bacaklarımı beline doladığımda sertleşmeye başlamasıyla dudaklarımızı ayırdım. Başımı omzuna gömdüğümde inlemelerim boğuklaşırken o sertçe içimde gel git yapmaya devam etti.

"Dylan..." diye inleyebildim en sonunda. "Ben... Ah..." Nefes nefese hareketlerine devam ederken kulağımın altına öptü.

"Hallediyorum bebeğim." Elini aletime götürüp çekiştirmeye başladığında zevkten gözlerim kayarken başımı tekrar omzuna gömdüm. Boynumdan öpüp eş zamanlı beni çekmeye devam etti.

İlk ben geldim ona doğru. Birkaç dakika sonra o da sertçe kendini bana itip durdu ve hareketi yavaşlarken içime boşaldı. Nefes nefese omzundaki başımı yan çevirdim. Gözlerimi kapattığımda yavaşça içimden çıkmasıyla ıslaklığı bacak aralarıma akmaya başladı.

Gözlerim doldu. Beni hatırlamayacaktı bile belki. Göz yaşlarım düşmeye başladı omzuna.

Beni şaşkınlıkla geriye çektiğinde başımı yastığa yaslarken üstümdeki yüzüne baktım. "Sorun ne?" Kaşları çatılmıştı. Hızla göz yaşlarımı kolumun tersi ile silip gülümsedim.

"Sorun yok." Bana bakmaya devam etti korkuyla. Kendimi tutamadım, yüzüm buruştu tekrar. Dolu gözlerimden yaşlar düşmeye başladığında hıçkırıklarımı tutamadım.

"Thomas." Gözlerimi kapattım. "Canını mı yaktım? Gözlerime bak hadi." Korku dolu sesiyle açmak istedim ama yapamadım. Ağır geliyordu artık. Başımı iki yanıma salladım sadece.

"Bana bak, lütfen." Gözlerimi açtık yavaşça. "Canın mı acıdı?" dedi başını endişe ile başıma yaklaştırırken. "Acıyor mu canın?"

"Hayır." Hızla başımı iki yanıma salladım. "Hayır acımıyor." Gözleri yüzümde turladı endişeyle.

"Sorun ne o zaman"

"Sadece sarılmak istiyorum." Başını sallayıp kollarını bana doladığında ben de boynuna dolayıp üstümdeki bedenine sıkıca sarıldım. Başımı omzuna koydum tekrar. "Seni çok seviyorum. Biliyorsun, değil mi?" Boynundan öptüm.

"Sorun ne?" Omzumu silktim.

"Korkuyorum." Sessiz kaldı. Bir süre bir şey demedi.

Yastığa başımı koymamı sağlayıp yanıma yatarken beni kendine çevirdi. Göz yaşlarımı kuraldı yavaşça. "Korkma. Yemin ederim sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim." Gülümsedim göz yaşlarımın arasından, gözlerimden öptü.

"Kendim için değil." dediğimde bana yaklaştı. Boynumdan öpüp kendine beni çektiğinde başımı göğsüne koydum. Saçlarımı okşamaya başladı.

"Benim için de korkma. Ben hepimizi güvende tutacağım. Tamam mu?" Başımı salladığımda saçlarımdan öptü. "Güzel bir hayatımız olacak." Gözlerimi kapatırken gülümsedim.

"Anlatsana biraz." dediğimde saçlarımı okşamaya devam etti.

"İkimiz, Los Angeles'ta güzel bir ev alacağız, babamın şirketini tekrar satın alacağım." Tekrar ufak bir öpücük kondurdu uykum gelmeye başlarken. "Sonra ikimiz tatile çıkacağız?"

"Nereye?" diye sordum.

"Miami." Gülümsedim tekrar. "Sahilde kokonat suyu içeceğiz. Sana güzel bir güneş gözlüğü alacağım. Evimiz sahile sıfır olacak..."

"Güzel gözüküyor." dedim.

"Kumsalda sevişeceğiz." diye fısıldadı. "Bir kez değil, defalarca. Seni kumlara yatırdığımda anlayacaksın nedenini." Gülümsemem genişledi. "Sonra sana okyanusta da sahip olacağım. Dokunup öpebildiğim her yerde..."

"Mutlu olacağım, desene?" Güldü. Saçlarımdan öptü.

"İyi geceler." dediğinde ona döndüm sırıtmı. Anında göğsünü sırtıma yaslarken bacakları ile bacaklarımı sıkıştırdı, ardından arkamdan belime sıkıca sarılırken, bir kolunu da başımın altına koydu. Çekebildiği kadar göğsüne çekti beni.

"İyi geceler." diye fısıldadım. İyi geçen son gecelerimizden biri olarak kalacaktı bende. Son ve huzur dolu.

:(