32. Hasta

2.6K 171 30
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Keyifli okumalar.

Sınır

60 oy 50 yorum
_

________________

Dışarıdaki yaz havası insanın ruhunu temizliyordu sanki. Nefes aldıkça bedenimiz huzur buluyordu. O soğuk kış günleri geride kalmış, artık yaz mevsimi gelmişti. Saat 07.28'i gösterirken hafif serin havanın tadını çıkarmak için biraz daha vakti vardı. Pozisyonunu değiştirip arkasına döndüğünde Dora'nın uyandığını görmüştü. Şaşkınlıkla kaşları kalkarken ona yaklaşıp fısıldadı.

"Neyin var?" Çocuğun sararmış teni ve kendi kendine erkenden uyanması hayra alamet değildi. Elini alnına Uzattığı gibi geri çekti. Ateşi vardı, hemde çok fazla.

Dora yüzünü buruşturdu. Boğazı yüzünden zor çıkan sesiyle ağzından bir mırıltı çıktı.

"Hadi gel ılık bir duş alalım." Endişesinden dolayı yüksek çıkan sesiyle Tolga uyanmıştı.

"Ne oldu? Dora?" Aynı şekilde elini alnına götürünce hızla yorganı üzerinden attı.

"Sen fena üşütmüşsün." Dediğinde Ethem Dora'yı kucağına alıp banyoya ilerledi.

"Tolga! Odayı havalandırıp Dora için giyecek ince şeyler getirir misin?"

"Tamam." Tolga uyanan Batu'nun alnından öpüp odanın camını açtı.

"Tolga ne oldu?" Tolga kıyafetleri ayarlayıp odadan çıkmak için hazırlandı.

"Dora üşütmüş, ona duş aldıracağız." Batu hemen yataktan kalkıp Tolga'nın yanına ilerledi.

"Tamam önce ona bir bakayım sonra iyi gelecek bitki çayı yaparım." Dedi. Odadan beraber çıkıp banyoya girdiler. Dora altında sadece baksırıyla küvette Ethem'in göğsünde uzanıyordu. Ethem ise duş başlığını Dora'nın vücuduna tutup bir yandanda karnını okşuyordu. Batu Dora'nın yanına eğildi. Yanağını Ethem'in göğsüne yasladığı için gözleri kısılmıştı. Baygın bakan gözlerine dayanamadı Batu.

Dora'nın iki gözünden de öpüp alnına düşen saçlarımı geriye doğru taradı.

"Çıkalım." Pürüzlü sesiyle ağlar gibi konuşunca Ethem vicdan azabı çekti. İki gün önce onunla dondurma yemişlerdi ve söz dinlemeyen Dora incecik tişörtle dışarı çıkmıştı. Havada biraz serin olduğu için bu hale gelmişti. Batu mutfağa bitki çayı hazırlamaya giderken Tolga küvetin yanında oturmuş Dora'nın saçlarını okşuyordu.

"Biraz daha kalalım bebeğim." Ensesinden öpüp suyu kapattı. Sadece beline kadar doldurduğu küvetin içinde biraz daha kalmaları gerekiyordu. Eliyle biraz su alıp Dora'nın omuzlarına döktü. Su ılık olmasına rağmen Dora üşüyordu. Isınmak için zorda olsa sırtını göğsünden ayırıp Ethem'in kucağına oturdu. Kalçası küvetin zeminindeyken bacaklarını Ethem'in kalçasına doğru uzatmıştı. Alnını göğüs boşluğuna yaslayıp gözlerini kapattı. Ethem'in eli yardımıyla üzerine su dökmesine izin verdi.

Yaklaşık iki dakikanın sonunda küvetten çıktılar. Dora'nın ateşi biraz düşmüş olsa da hala yüksekti. Bu halde hastaneye gidemezdi. O yüzden kendinden birkaç yaş büyük olan arkadaşını arayıp eve gelmesini rica etti. Dora'yı yavaş yavaş odaya götürdüler. Hasta çocuğa atlet ve baksır giydirip havalanmış olan odada yatağa yatırdı Ethem. Tolga ise gardıroptan çıkardığı ince pikeyi üzerine örtüp camı kapattı. İçerisi yeteri kadar hava almıştı zaten.

Batu bitki çayını birazcık soğutmuştu rahat içebilmesi için. Dora'nın yanına oturup dudaklarına yaklaştırdı bardağı. Dora yüzünü buruşturup kafasını çevirdi.

Acı ve Aşk |BxBxbxb| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin