23/Tolga

3K 191 63
                                    

Oy vermeyi unutmayın

Sınır 60 oy 40 yorum

Keyifli okumalar
_____________

Tolga'dan

Girdiğim binanın 2. Katına çıktım. 4 numaraları dairenin kapısını yumruklayarak bağırdım.

"Aç lan kapıyı amına koyduğum!" Kapı açılana kadar sertçe yumruklayıp bağırmaya devam ettim. Karşı dairenin kapısı açıldı.

"Ne bağırıyorsun kardeşim?" Diye orta yaşlardaki bir adam bağırdı. 

"Kusura bakmayın lütfen." Dediğim sırada şerefsiz kapıyı açtı. Gözleri uykudan şişmiş, üstü çıplak, altında ise eşofman vardı. Gözlerini ovalayıp bana baktı, aşırı rahattı. Bir boklar yememiş gibi.

"Seni-" dediği an yumruğum suratı ile buluştu. Gözünün üstüne attığım yumrukla, gözünü tutup geri geri gitmeye başladı.

"Gel buraya gel. Kaçma orospu çocuğu." deyip içeri girdim. Arkamdan kapıyı kapatıp tekrar üzerine yürüdüm. Boğazından tutup eğilen bedenini kaldırdım. 

"Sen benim Batu'ma nasıl uyuşturucu verirsin lan?" Deyip karnına yumruk attığımda tekrar yere düştü. Beni engellemiyordu, muhtemelen bunun bir rüya olduğunu düşünüyordu. Çünkü daha ayılmış gibi durmuyordu. Kaşından akan kanlar fayansa damlarken ellerini yere bastırıp bana baktı. Yere dizlerimin üstünde çöktüm. Ağırıma gidiyordu, Batu'nun 'bir tane' diye yalvarışı beni mahvediyordu.

"Benim meleğim masumdu tertemizdi. Hiçbir kötülük bilmezdi. Senin yüzünden lan!" Tekrar ayağa kalkıp ona vuracakken beni durdurdu. Ellerini kafasına sarıp gelecek darbeden kendini korudu.

"Kıskandım. Her şeyini kıskandım." Dedi. Ona karşı bir atakta bulunmadığımı fark edince ellerini kafasından çekti. Sırtını duvara verdiğinde hızlıca anlatmasını umdum.

"Herkesin ağzında Batu. Batu çalışkan, Batu yakışıklı, akıllı. Onu seven çok fazla insan var. İlişkinize baksanıza, herkesin bir sevgilisi olur siz dört kişisiniz. Üçünüzde Batu'yu çok seviyor. Benim babam bile onu benden çok seviyor." Ağlamaya başladığında tepki vermedim. Bunun için bir hayatı karartmak gerekmezdi.

Yaşadıkları, yaptıklarını haklı çıkarmıyordu.

"Niye lan?" Diye bağırıp yere yumruk atmaya başladı. Onu durdurmadım, yesin kendi kendini. Salak saçma teselli cümleleri ile vicdanını rahatlatmayacaktım.

"Niye bir Allah'ın kulu da beni sevmiyor? Lan geberip gitsem arkamdan ağlayacak tek bir kişi bile yok! Gerçek arkadaşım yok. Ben yapayalnızken Batu gözüme battı. Onun o kadar mutlu olması zoruma gitti, anlıyor musun?" Göz yaşları kanla karışınca içim acımıştı. Tekrar söylüyordum. Bunlar yaptıklarını haklı çıkarmazdı.

"Anlamıyorum. Neden biliyor musun?  Çünkü bunlar seni haklı yapmaz. Yalnız mısın? Önce kendine bak, kendini bir sorgula. Neden yalnızım, neden benimle arkadaş olmak istemiyorlar diye bir düşün. Sonrada törpüle kendini. Kalbinin kinini, nefretini, kıskançlığını törpüle. İnsanları kötü yola düşürmekten ziyade, onlara güzel örnek ol." Duvarın dibine çökmüş bacaklarını kendine çekmişti. Ellerini dizine sarıp yüzünü de kollarına yaslamıştı.

Bir yere odaklanmış ama dikkatle beni dinliyordu. 

"Emin ol o zaman seni sevecek birileri olur." Deyip evden çıktım. Daha fazla orada kalırsam ağzını burnunu kırardım çünkü. Eve doğru giderken ne yapmam gerektiğini düşündüm. Yolun kenarındaki banka oturup telefonumu çıkarıp Ethem'i aradım.

Acı ve Aşk |BxBxbxb| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin