12. Bölüm

71 10 0
                                    

Birazcık kaoslu bir bölümle geldim size. Umarım beğenirsiniz. İyi okumalarrr.

🎶

Bir zamanlar hayatının merkezine koyduğun insanı şuan hayatından tamamiyle çıkarmaya çalışmak çok garipti. Bu yüzden insan hayatına aldığı kişilere dikkat etmeliydi. Kimi şükür sebebi olurken kimi de şikayet sebebi olabilirdi.

Tuhaf olan ise bir aralar şükür sebebin olan insanın daha sonra şikayet sebebin olmasıydı.

Her insanın hayatında bir dönüm noktası vardır. Bu dönüm noktası insanı değiştirir. Önemli olan bu değişimin olumlu yönde olmasıdır.

Serkan'ın hayatındaki dönüm noktası her neyse onu olumlu yönde değiştirmediği belliydi. Ya da o en başından beri böyleydi de ben kördüm.

''Sevgilim.'' dedi Aras ve bir küfür savurdu. ''Sana sevgilim mi diyor o?!''

Dün de söylemişti ve ben onu uyarmıştım. Gerçekten bu son uyarımdı ve yarın onunla ciddi bir şekilde bir kez daha konuşmam gerekiyordu.

''Alya bir soru sordum.''

Ben onu bir soru olarak değil kızgınlıkla karışık bir şaşırma cümlesi olarak algılamıştım.

''Dün de söyledi.''

''Yine karşına mı çıktı?'' diye sordu Arya. Şuan hiç sırası değildi.

''Sonra Arya.'' dedim sert bir şekilde. O sırada Aras telefonundan bir şeyler yapıyordu. ''Ne yapıyorsun sen?''

''Uzay bana o itin numarasını ver.'' dedi Aras benim sorumu es geçerek.

''Vermiyorsun Uzay.'' dedim kızgınlıkla Aras'a bakarken.

''Veriyorsun.'' Gözleri itinayla beni bulmuyordu. Uzay'a bakıyordu. Uzay ise bir bana bir de Aras'a bakarak neyin doğru olduğunu bulmaya çalışıyordu. ''Hadi Uzay!'' Bağırmıyordu ama sesi şiddetliydi.

Aras'ın elinden telefonu çekip aldım. ''Bana bak.''

Bakışları sonunda beni buldu ama gözlerinde saf öfke vardı. ''Telefonu ver Alya.'' dedi sinirini bastırmaya çalışarak.

''Onunla konuşması gereken kişi sen değilsin benim ve merak etme bunu hemen yarın yapacağım.''

''Ben ne yapacağım pardon?'' dedi kızgınlıkla. ''O saplantılı ruh hatasıyla görüşmeyeceksin Alya.''

''Görüşeceğim Aras ve sen buna karışmayacaksın.'' Beni de sinirlendirmeyi başarmıştı.

''Dalga mı geçiyorsun benimle? Ne demek karışmayacaksın!''

''Alya'nın görüşmesi daha doğru olur.'' dedi Uzay. Aras'ın bana yönlendiremediği siniri şuan Uzay'ı hedef alıyordu.

''Biz karışmayalım.'' dedi Erva Uzay'a.

''Bence Erva'yı dinle Uzay.'' dedi Aras dişlerinin arasından.

Ama Uzay ikisini de dinlemeden konuşmasına devam etti. ''Serkan senin Alya'yı bir şekilde kandırdığını ve Alya'nın halen onu sevdiğini düşünüyor. Bu yüzden eğer sen konuşursan daha kötü sonuçlar doğabilir.'' Kesinlikle haklıydı.

''Sen şimdi böyle düşünen birinin yanına Alya'nın tek gitmesini mi söylüyorsun? Doğru mu anladım ben?'' Sinirle güldü. ''Kafayı yemiş olmalısın.''

''Doğru anladın. Uzay haklı.'' dedim. Aras'ın bakışları anında bana çevrildi. Bana ilk defa böyle bakıyordu. Sanırım bakışlarıyla gerçekten kafayı yediğimi haykırmak istiyordu.

Mutlu Sonsuz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin