22. Bölüm

49 10 3
                                    

ALYA MANAS

Gece boyunca ben ağlamıştım ve Uzay beni sakinleştirmeye çalışmıştı. Yaptığım bencillik miydi? Bunu bilmiyordum ama rahatlamıştım, kendimi daha iyi hissetmiştim.

Başımı koyduğum yerde yani Uzay'ın göğsünde hareketlilik hissedince uyandım. Uyandığım an Uzay'ın hızlanan kalp atışlarını duydum. Ardından korkuyla yerinden kalkınca bakışlarım ona döndü. Bir şey mi olmuştu?

Ardından gözlerim Melda teyzeyi buldu. Gözleri yaşlıydı. Ben de korkuyla doğrulduğumda Melda teyze "Sakin olun," dedi. "Erva bacaklarını hissediyor."

Büyük bir sevinçle ''Gerçekten mi?'' diye sordum ve gidip Melda teyzeye sarıldım. Hayatımda aldığım en güzel haberdi bu. Geçmişti. Geçecekti. Daha da iyi olacaktı ve biz bu günleri berbat bir anı olarak hatırlayacaktık.

Dün gece akıttığım onca gözyaşından sonra artık akmaz dediğim gözyaşlarım bu sefer mutluluktan akmıştı.

Ben Melda teyzeden ayrılırken Uzay ''Çok şükür.'' dedi. Daha sonra güldü. Dünden beri kan akıtan gözleri sevinçle parladı. Koşup ona da sarıldım.

Telefonumu çıkardım. Herkese bu güzel haberi vermem gerekiyordu.

Parmaklarım Aras'ın numarasına gitti ilk önce ama hemen durdum. Biz ayrılmıştık. Ben ondan ayrılmıştım. Erva'nın vurulmasına sebep olduğu için. Bir an için bunu unutmuştum belki ama şuan her anı tekrar tekrar hatırladım. Boğazıma acı bir yumru oturdu ama şuan bunu önemsememem gerekiyordu. Şuan Erva'nın haberini diğerlerine vermem gerekiyordu.

Umut'u aradım. İlk çalışta açtı. ''Efendim Alya. Bir gelişme mi var?''

''Geçti Umut,'' dedim. Mutluluktan sesim titremişti. "Erva hissediyor. Bacaklarını hissediyor."

''Ciddi misin sen?'' Onun da sesine sevinç yansıdı. ''Yoldayım zaten geliyorum hemen.''

Umut'la kapattıktan sonra Arya'ya mesaj attım ve Uzay'la beraber Erva'nın yanına girdik. Ameliyat sonrası enfeksiyondan korunması gerektiği için ekstra dikkat etmemiz gerekiyormuş bu yüzden maske taktık ve ellerimizi dezenfekte ettik.

Erva'nın yüzü bembeyazdı ama mutluydu. Gülümsüyordu. Evet belki acı da çekiyordu ama bu şuan umurunda değilmiş gibiydi.

''Hareket ettirdim.'' dedi gülerek. ''İğnelendi ve ben de hareket ettirdim.''

Uzay hemen gidip yatağın yanındaki koltuğa oturdu ve Erva'nın elini tuttu. ''Sana hiçbir şey olmayacağını söylemiştim.''

''Söylemiştin.'' dedi ve o an odaya girdiğimizden beri yüzünde ilk defa büyük bir acı gördüm.

''İyi misin?'' dedim endişeyle ve yanına gittim.

Bakışları bana döndüğünde gülümsemeye çalıştı. ''Çok iyiyim. Sanırım biraz fazla heyecan yaptığım için kendimi zorladım.''

''Dikkat et kızım.'' dedi Melda teyze.

Umut gelince o da bizim gibi maske takarak kendini dezenfekte etti eve Erva'nın yanına geldi. ''Erva,'' dedi ve Uzay'ın kalktığı yere oturdu. ''İyi misin prenses?''

Mutlu Sonsuz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin