Yaklaşık 15 dakikalık araba seyehatinden sonra durmuştuk.
Can:Yollar tıkalı...
Emir:Ne yapacağız?
Can:Az kaldı,inip yürüyebiliriz.
Alper:Yiyecek ve içeceğimiz az,yürürken arabaların bagajlarında olan yiyecekleri de alalım.
Can:İyi fikir. Elvin sen dürbünlü silahı alarak yolu kontrol et biz de bagajlardan taşıyabileceğimiz kadarını alalım.
Elvin:Tamam.Kamyondan aşağı indik,Elvin kamyonun arkasından dürbünlü silahı aldı ve kamyonun üstüne çıktı.
Can,Samet,Zeynep,Alper ve ben arabaların bagajlarını kontrol ediyorduk. Sürücü koltukları tamamen boştu.Sanırım insanlar yol tıkandığı için arabalarından inmiş ve bizim yaptığımız gibi yürümeye başlamıştı.
Can arabalardan benzin alıyor ve bizde bulabildiklerimizi alıyorduk.Samet:Ah! Kolum!
Hepimiz Samet'in yanına gittik.
Can:Bu kanlar ne? Ne oldu koluna?!
Samet:Bagaj açılmıyordu,bıçağımı kullanıp açmak istedim ve yanlışıkla kolumu kestim.
Emir:Çantamda bandaj vardı hemen getireyim...Bandaj almak için kamyona doğru ilerliyordum.
Elvin:Çocuklar!Büyük bir sürü geliyor.
Can:Herkes arabaların altına saklansın!
Elvin:Emir inmeme yardım et!Elvin'e yardım ettim ve kamyonun içine saklandık. O sırada Samet'in hala kolunun kanadığını hatırladım ancak sürü gelmişti ve yardım edemezdim.
Alper tişörtünü çıkartıp Samet'in kolunu sıkıca bağlar.
Alper:Beni takip et. Kan kokusunu takip edeceklerdir.
Samet:Tamam.
Alper bağırarak: Samet'i götüreceğim,buradan ayrılmayın hala kolu kanıyor. Zombileri atlatıp döneceğiz. HEY ZOMBİLER? YEMEK Mİ İSTİYORSUNUZ? BENİ TAKİP EDİN!Samet ile uzun bir süre koşarak uzaklaştık ancak ne yapacağım hakkında bir fikrim yoktu. Samet'i kesen bıçak sanırım paslanmıştı çünkü damarlarının rengi iyice değişmeye başlamıştı.Bir şeyler yapmam gerekiyordu.
Alper:Otobanın yanında ki ağaçlara git, zombileri kendime çekeceğim. Geri dön ilaca ihtiyacın var.
Samet:Seni bırakmak istemiyorum.
Alper:Ben tek başıma olursam geri dönebilirim ancak sen daha fazla zaman kaybedersen dönemezsin. Dediğimi yap.Belimden silahımı çıkarttım,2 mermisi vardı. Havaya 1 el ateş ettim ve zombileri kendime çekmeye başladım. Samet ağaçlara doğru koşup eğilerek geriye dönmeye başladı. Büyük bir sürüye karşı tek avantajım sanırım zeki olmamdı. Koşmaktan yorulmaya başladım ve mantıklı bir şey yapmazsam öleceğimi biliyordum.O an aklıma çok ateşli bir fikir gelmişti. Gerçekten de ateşliydi... Arabaların benzin depolarına tekme atmaya başladım. Benzinler yere akıyordu. 4 arabanın benzin deposunu tekmeledim ve bir yangın hattı oluşturdum, buradan kurtulmamın tek yolu sanırım hepsini yakmak olacaktı. Hitler'in benimle gurur duyacağına emindim...
Zombilerin giderek yaklaşmasını bekledim ve zippomu çıkartıp benzinle ıslanmış zemine fırlattım. Yanan zombilerin seslerini duyuyordum ancak o alevlerin içinden çıkıp hala üstüme gelmeyi başarıyorlardı. Kafalarına vurulmadığı sürece veya kül olmadıkça gerçekten ölümsüzlerdi...
Tüm hızımla otoyolun bariyerlerinden atladım ve kuru çimenlerin içine düştüm. Kafamı kaldırdığım anda çok yüksek bir patlama sesi duydum.Yangınlar diğer arabaların patlamasını sağlamıştı ve ardı ardına bir sürü araba parçaları ve zombi uzuvları etrafa saçıldı. Bu gördüğüm o en güzel havai fişek gösterilerinden daha etkileyiciydi. Arkamı dönüp grubu bıraktığım yere doğru yürürken karşımda ki çiftlik evinden birinin bana doğru baktığını farkettim. Zombi mi insan mı yoksa hayal mi gördüm emin değildim. Gözümü kapatıp açtığımda orada hiç kimse yoktu. Umarım Samet başarmıştır diye düşünerek ilerlemeye başladım.Can:Samet! Samet geldi!
Hepimiz koşarak Samet'in yanına gittik ancak Alper Samet'in yanında değildi.
Emir:Alper nerede?
Samet:Sizin yanınıza dönmemi söyledi.
Emir:Onu orada nasıl bırakabildin?
Samet:Damarlarımın renginin değişmeye başladığını ve sizin yanınıza dönmem gerektiğini söyledi.
Can:Koluna bir bakayım.Samet'in kolu gerçekten fena haldeydi. Damarlarının rengi iyice sarılaşmış ve şişmişti. Elvin grubumuzun doktoru olarak ileri atıldı ve Samet'in koluna baktı.
Elvin:Bandajla kanamayı durdurmamız gerek ancak kolu fena halde. Tentürdiyot sürüp yarayı temizlemem gerek,sonra da aşı bulmamız gerek yoksa ölebilir...
Can:Ne kadar vakti var?
Elvin:Çabuk olmalıyız...
Can:Herkes toparlansın! Hastalık kontrol merkezine gidip yardım isteyeceğiz.
Emir:Alper gelene kadar bekleyeceğiz!
Can:Alper'e gideceğimiz yeri gösteren harita bırakırız. Onu beklersek Samet ölebilir.Haydi yola çıkıyoruz acele edin...O an ne yapacağıma karar verememiştim. Alper'i geride bırakmak istemiyordum ancak Samet'in ölmesini de istemezdim. Alper başının çaresine bakar diye düşündüm. Çantamda ki kuru kayısı paketini ve suyu Can'ın bıraktığı haritanın yanına koyup yürümeye başladım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİRENİŞ-1 "Ölülerin Çağı"
Fantasyİzmir'e üniversite okumaya giden 2 yakın arkadaş Alper ve Emir kendilerini, kökeni bilinmeyen, beyinsel, son derece tehlikeli ve bulaşıcı olan bir salgının içerisinde bulur. Zombi salgını modern dünyayı kasıp kavururken, devletlerin çökmesi sonucund...