(Emir yavaşca gözünü açar,tavanda,yanmayan avizeye bakar. Sağına dönerek nerede olduğunu anlamaya çalışır. Revirde olduğunu anlamıştır. Yavaşca doğrularak ayağa kalkar.)
Burada ne işim var ve nasıl buraya geldim,ne zamandır buradayım bilmiyorum. Bilinmezliklerin arasında son hatırladığım şey Zeynep'in ısırılması ve çığlıklarıydı. O an gözümün önünden gitmiyor,çığlıklar kulağımda yankılanıyordu. Şuanda tek bildiğim şey, Zeynep'in ölümünden Murat'ın sorumlu olduğu. O herifi öldüreceğim!
Yavaş adımlarla revirden dışarı çıkıyorken hemşire ile karşılaştım. Yanına gittim;
Emir: Ne zamandır buradayım?
Hemşire: 1 saattir baygınsın.
Emir: Beni buraya kim getirdi?
Hemşire: Murat getirdi.
Emir: Şerefsiz!Hızlıca Hemşirenin yanından ayrıldım ve koşar adımlarla revirden çıktım. Ana binaya gidip Reyhan'ı bulacaktım. Hepsiyle hesaplaşmam gerekiyordu. Ana binaya doğru yürürken gözcü kulesinin önünde Reyhan ve Murat'ın konuştuğunu gördüm. Deliye dönmüştüm. Derin bir nefes aldım ve koşmaya başladım. Reyhan ve Murat'a yakınlaştığımda Reyhan kafasını çevirip bana baktı. Murat'ın üstüne doğru koşuyordum,yumruğumu sıkıp vücüdumu gerdim, Murat'ın yüzüne doğru çok sert bir yumruk attım.
Murat sersemlemişti. Tüm gücümle bacaklarından tutup kendime çekerek yere düşürdüm ve Murat'ın üstüne çıkarak yumruklamaya başladım. Tüm gücümle yumruk atıyorken Reyhan'ın bağırışını duydum;
Reyhan: Güvenlikler!Murat'ı tüm gücümle yumrukluyordum ve ağzından kanlar gelmeye başlamıştı. Yumruklamaya devam ederken Murat elini boğazıma getirmişti. Eli o kadar büyüktü ki tüm boğazımı tek eliyle kavrayabiliyordu. Doğruldu ve beni boğazımdan tutarak havaya kaldırdı,beni yere fırlattı. Yüzüstü,çok sert bir şekilde yere düştüm,ellerimi zemine koyarak kafamı çarpmamı engelledim ancak sağ elim kanıyordu. Hızlıca doğruldum ve tekrar Murat'ın üstüne koşmaya başladım. Tekrar yumruk sallayacakken biri adeta üzerime atladı. Reyhan'ın çağırdığı 2 güvenlik beni tutuyordu. Reyhan'ın gözlerine bakarak bağırmaya başladım;
Emir: Zeynep öldü! Eğer gelmeme izin verseydi böyle olmayacaktı! Seni öldüreceğim Murat! Geberteceğim seni.
Reyhan: Gizlice kamptan ayrıldığının farkındaydım,sana verebileceğim en hafif cezayı düşünürken, Murat'a saldırman,cezanı çok ağırlaştıracak! Ellerini kelepçeleyin ve hapishaneye atın. Şimdilik orada kalsın!
Güvenlikler beni ters kelepçeye aldı.( Ellerim arkamda,bel hizamda kelepçelendim.) Omzumdan ittirerek yürütüyorlardı. Bağırmaya devam ediyordum;
Emir: Gel ve benimle yüzleş adi piç! Korkaksın! Geberteceğim seni!Sesim kısılana kadar bağırmıştım, sürekli itilerek hapishane hücresine getirildim. Güvenlik kelepçelerimi çözüp hücreyi kilitledi ve yanımdan ayrıldı. Sinirden ağlıyor ve duvarları yumrukluyordum. Zeynep böyle bir ölümü haketmemişti. Saatlerce süren duvar yumruklama işi beni oldukça yormuştu,sesim kısılmıştı. İki elimde kan içinde kalmıştı. Hücrenin en köşesine çömeldim. Kanlı ellerimi saçıma götürdüm,ellerimden damlayan sıcak kanlar yüzümde dans ederek geziniyor ve çenemden pantolonuma ve zemine damlıyordu. Bu görüntüm, kan ağlamak sözünü tam anlamıyla yansıtıyordu.
Reyhan yavaş adımlarla hapishaneye girdi ve bulunduğum hücrenin karşısında dikilip beni izlemeye başladı. Kafamı kaldırdım ve boş bakışlarla gözlerinin içine bakmaya başladım;
Reyhan: Sakinleştin mi?
Emir: Kinim asla geçmeyecek!
Reyhan: Konuşmak için geldim. Dinleyeceksen konuşalım. Yoksa gideceğim. Sakinleşene kadar buradasın.
Emir: Ne konuşacağız?
Reyhan: Cezanı konuşacağız.
Emir: Haha! Bir de ceza alacağım öyle mi? Murat denen herife ne ceza vereceksin?
Reyhan: Konuşmaya pek niyetin yok. Tekrar gelirim.
Emir: Bekle! Dinliyorum.
Reyhan: Gizlice kaçmak, Personele saldırmak suçlarından yargılanacaksın. Normalde cezan uzun bir süre hapis cezası ve sonradan temizlik grubunda çalışmak olacaktı. Mühendislikten men edilecektin. Ancak senin gibi akıllı ve potansiyelli biri için,kuralları esneteceğim. Muhafızlar grubuna atadığım lider isyandan sonra istifa etti. Ekibine seçtiğin kişilerle oraya gidip yeni lider olmanı istiyorum. Buna herkes "Sürgün Cezası" diyecek ancak durum öyle değil. Mühendislik derslerini orada almaya devam edersin. Ne istersen inşa edebilir ve kendini geliştirebilirsin. Ancak 2 şartım var.
Emir: Neymiş onlar?
Reyhan: Rümeysa'nın eski bir lider olduğunu biliyorum. Şu ana kadar Muhafızlar ve Toplayıcılar grubuna atadığım liderler, liderlik vasıfından çok uzak ancak güvenilir kişilerdi. Sizin bu işte tecrübeniz var. Rümeysa'yı Toplayıcılar'ın lideri olmak için ikna etmelisin. Bana istemediğini söyledi.
İkinci isteğim ise şu; Muhafızlar topluluğunun hapishanesinde Rüstem var. Hikayesini anlatmıştım. Ona zarar gelmeyecek. Diğerlerine istediğini yap ama ona dokunmayacaksın.
Emir: Tamam. Anlaştık.
Reyhan: Şimdi seni hapishaneden çıkartacağım. Murat'a dokunursan ömrünün sonuna kadar burada çürürsün. Rümeysa'yı ikna et ve 3 gün içinde yeni görevlerinize başlayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİRENİŞ-1 "Ölülerin Çağı"
Fantastikİzmir'e üniversite okumaya giden 2 yakın arkadaş Alper ve Emir kendilerini, kökeni bilinmeyen, beyinsel, son derece tehlikeli ve bulaşıcı olan bir salgının içerisinde bulur. Zombi salgını modern dünyayı kasıp kavururken, devletlerin çökmesi sonucund...