S4B1- İşaret Ver

86 10 76
                                    

Rüstem
2 Hafta önce...

Koşarak helikopterin düştüğü yere doğru ilerledim. Dolunayın aydınlattığı gecede etraf oldukça sessizdi. Çantamdan el fenerimi çıkartarak günler önce yanmış ormanın içinde ilerliyordum. Ormanda ki tüm ağaçların yanmış ve devrilmiş olması ay ışığının daha kuvvetli gözükmesine sebep oluyordu. Önümü rahatlıkla görebiliyordum. El fenerimi açıp önüme tutarak görüş açımı dahada netleştirdim. Tahminen 3 dakikalık yürüme mesafemde olan bir yerden siyah dumanlar çıkıyordu. Bu helikopterin dumanı olmalıydı. Adımlarımı hızlandırarak helikopterin yanına gittim. Helikopter yere çakılmasına rağmen hala iyi halde gözüküyordu. Gri bir helikopterdi ve yolcu kapısının solunda bir yazı ve bir sembol vardı. Çıkan dumanlardan dolayı yazıyı ve sembolü net göremiyordum. Gözümü kısarak okumaya çalıştım;
YENİ TÜRKİYE ÖRGÜTÜ- MANİSA☣️

Yeni Türkte Örgütü mü? O da ne? Helikoptere iyice yaklaştım ve sürücü koltuğunda bulunan kişiye seslendim.

Rüstem: Yaşıyor musun?

Sürücüden cevap gelmemişti ancak kafasını bana doğru doğrultmayı başarmıştı. Hızlıca kapısını açtım ve adamı helikopterin içinden sürükleyerek çıkarttım. Dumandan zehirlenmemek için onu biraz uzağı taşıdım. Çok fazla kan kaybediyordu. Kafasında bulunan kaskı çıkarttım. Kumral ve yeşil gözlü 30 yaşlarında biriydi. Gözlerimin içine bakıyordu ve zorlukla nefes alıyor gibiydi. Çantamdan su şişemi çıkartarak ona içirdim. Üstünde askeri kıyafeti andıran bir kıyafet bulunuyordu. Sağ omzunda YTÖ-M yazıyordu ve yazının altında 3 adet yıldız bulunuyordu. Tekrar konuşmaya başladım;

Rüstem: İyi misin? Kimsin? Cevap ver.
Adam: Ben Yeni Türkiye Örgütü Manisa yerleşkesinden İrfan. Saldırıya uğradık. Kaçmaya çalıştım ancak başarılı olamadım. Onlar hepimizi öldürdü. Çok acımasız ve gaddarlar.
Rüstem: Onlar? Onlar kim?
İrfan: Deri - (Ağzından kan gelmektedir ve öksürüyordur.)
Rüstem: Deri ne?
İrfan: Giyenler. Derigiyenler. Zombi derilerini giyip zombilerle haraket ediyorlar. Çok güçlüler.
Rüstem: Nasıl kaçmayı başardın?
İrfan: Bökh sayesinde.
Rüstem: Bökh? O nedir?

İrfan tekrar kan kusmaya başladı ve gözleri kapanıyordu. Ölmeden önce Bökh'ün ne olduğunu öğrenmeye çalıştım ancak başarılı olamadım. Öldüğünden emin olduktan sonra Muhafızlar'ın kampına geri dönerek bir kaç adamıma helikopterin kalıntılarını tamamen temizlemesini istedim ve liderliğimi kutlamaya devam ettim.
●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●●
Bugün-Rüstem;
Yavaşca yatağımdan doğruldum ve esneme haraketlerimi yaparak üzerimde ki uyku sersemliğini attım. Takım elbisemi üzerime giyinerek kahvaltı salonuna indim ve kahvaltımı yaptım.

Muhafızlar ve Toplayıcılar olarak ikiye ayırıp kontrol ettiğim 2 topluluk benim esir olduğum zamanlarda zor günler geçirmişti. Reyhan'a kaybettiğim savaş sonrası ben hapishaneye girdim ve 2 topluluğum Son Jenarasyon'un kontrolüne geçti. Ta ki Rümeysa diye genç bir lider çıkıp bağımsızlık ilan edene kadar. Toplayıcılar topluluğu Krallık adını aldı ancak bu bağımsızlık uzun sürmedi. Rümeysa'nın cesaretine çok şey borçluyum. O olmasa esaretim devam edebilirdi. Artık Muhafızlar ve Toplayıcılar değiliz. İki topluluğumda Krallık adı altında benim tarafımdan yönetiliyor. Her şey istediğimiz gibi gidiyor. Reyhan öldü ve Son Jenarasyon'da kaos hakim. Biz ise gelişmeye devam ediyoruz. Şuan kimsenin haberi yok ancak savaş hazırlıklarına başladım bile. Son Jenarasyon kendisini toparlamaya zaman bulamadan oraya da savaş açacağım ve bu civarın tek sahibi ben olacağım. Ancak şuan ki hedefim tam olarak bu değil. Helikopterde ki İrfan adlı adam bana 2 şeyden bahsetmişti;

Yeni Türkiye Örgütü ve Derigiyenler.
Bu Yeni Türkiye Örgütü oldukça gelişmiş olmalı ki kendilerine ait bir helikopterleri bile var. Derigiyenler'de oldukça güçlü olmalılar ki bu kadar gelişmiş bir topluluğu savaşta yenebilsin. Öncelikli hedefim bir kaç askerimi Manisa'ya gönderip Yeni Türkiye Örgütü ve Derigiyenler hakkında bilgi toplamak olucak. Sonra ise Son Jenarasyon'a savaş açacağım.

DİRENİŞ-1 "Ölülerin Çağı"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin