Müsade

170 10 8
                                    

(Yn bir kaç günü sabahları abisinin yanında akşamları ise kampta geçirir, John ile Yn birlikte bir sığnak daha bulurlar sığnağın içinde bir sürü cephanelik vardır)

'Şunları sırtlasana' dedi John çuvalla silahı önüme atarak.
'Ordan sana dağ ayısı gibi mi gözüküyorum abi?'
dedim çuvallı kaldırmaya çalışırken.
'evet, üstelik çirkin bir dağ ayısı' dedi ikinci çuvalı sırtıma yüklerken
'Yaptın yine günlük şakanı aferim' dedim yüzümü ona dönerek
bi kaç tane kendime getirici hafif tokat attı
'hadi aslanım yürüyecek çok yolumuz var'
dedi ve yürümeye başladı

Bir süre sonra ormanda bellamy'nin sesini duydum
oraya doğru yürüdük
'burda bekle' dedim abime
Bellamy'nin önüne çıktım
'Günaydın sabah güneşim' dedim gülerek
'Ne sırtladın sen?' diye sordu
Çuvalları gösterdim
'Aman tanrım bunları nerden buldun'
dedi o sırada abim çıktı ve 'eh beni kamptan kovman bir işe yaradı değil mi?' dedi ve güldü kendi sırtındakileri de indirdikten sonra
'bana müsade siz gereksizlerle durmak canımı sıkıyor' dedi ve sığınağına geri döndü

Bellamy ile kampa geri döndükten sonra uyudum. sabah uyanıp abimin sığınağının oraya gittiğimde abim yoktu , her yer kan içindeydi
panik içinde kampa geri döndüm
Ve gördüğüm ilk kişi bellamy oldu.
'BELLAMY!' diye bağırdım ellerimi yumruk yapmıştım ona doğru hızla yürürken jasper bir şey yapıcağımı anladı ve beni arkadan tutmaya çalıştı
döndüğüm gibi ona sert bir yumruk attım
'BIRAK BENİ' şimdi de monty beni tutmaya çalışıyodu ondan da kurtuldum ve Bellamy'e doğru yürümeye devam ettim
'SENİ ÖLDÜRÜCEM SENİ ÖLDÜRÜCEM'
'JOHN- JOHN'U ALDILAR SIĞNAKTA KAN VARDI'
sert bir yumruk attım
Bellamy tepki vermedi
ardı ardına yumruk atıyordum Jasper kendine gelmişti ,beni ayırmaya gelicekti ki Bellamy eliyle dur işareti yaptı
bir süre daha göğüsünü yumruklamaya devam ettim
canı acıyordu sarsılıyordu fakat bir şey yapmıyordu
bir süre sonra yavaşladım ve ağlayarak hafif yumruklar atmaya başladım
Bellamy bana sıkıca sarıldı.

'çok özür dilerim yn'
dedi sesi titriyordu
'çok özür dilerim'
ağlamam daha da arttı
'o benim sahip olduğum her şey-' dedim ve hıçkırdım
'onsuz yaşayamam Bellamy, onsuz yaşayamam'
bellamy daha sıkı sarıldı
'onu bulucaz yn' dedi saçımı okşayarak
'müsade etmemeliydim, seni ikna etmeliydim. Yerliler varken dışarda kalmasına müsade etmemeliydim' dedim
Bellamy hiç bir şey diyemedi
Jasper eli titreyerek sırtıma dokundu
ona döndüm ve sarıldım
'onu bulucaz sana getiricez yn' dedi

iki gün boyunca abimi her yerde aradılar fakat hiçbir iz yoktu.

kampta akşam olmuştu ateşin yanında oturuyordum Bellamy yanıma geldi

'iki gündür hiçbir şey ağzına sürmedin nolur bunu ye' dedi ve elindeki eti bana uzattı
'kusura bakma sana karşılığında verebileceğim bir bilekliğim yok' dedim
'Ne saçmalıyosun yn , iyilik olsun diye getirdim ayrıca bileklik mevzusu seni ilgilendirmez'
dedi eti geri çekerek
'doğru ya jaha'yı da vurmuş olman da bizi ilgilendirmez değil mi?' dedim
'çeneni kapalı tut yn, kardeşim için yaptım burnunu bu işten uzak tut' dedi
'kardeşinin muhtemel ölümüne sebep olduğun bir kişiye kardeşim için yaptım demen çok ironik' dedim ölümüne derken dilim takılmıştı.
'senin sorunun ne yn!' 'iyilik yapmak istedim sadece!' dedi ve gitti.
arkasından kalktım ve yanına gittim
'A.R.K öyle ya da böyle dünyaya inecek
o zaman geldiğinde seni astıracağım Bellamy Blake
abime yaptığın gibi ayağındaki tahta parçasını da ben tekmelerim' dedim
'Bunu yapmayacaksın yn! Bu konuyu kimse duymayacak!' dedi bileğimi sıkarak
'Anladın mı?' dedi
bıçağımı çıkararak boynuna dayadım
silahını çıkarıp kafama dayadı
'o göt sende yok bellamy , indir silahını'dedim gülerek
gözümün içine bakarak silahını indirdi
ben de bıçağımı indirdim
'jahayı vurmuş olman bir şey değiştirmedi'dedim daha da yakınlaşarak ekledim;
'çünkü ölmedi'

'nasıl' dedi sendeleyerek

'havalandırmadaydım, hepsini duydum' dedim
'seni gelince ben ne yapsamda öldürmezler bellamy'
dedim 'ama bu benim seni öldürmeme engel olmaz'

üstüne bir şey diyemeden ateşin yanına döndüm

olayların üstüneden bir hafta geçti abim hala bulunamadı derken kampta birden hareketlilik oldu
'BİRİ GELİYOR'
'ÜSTÜ BAŞI KAN'
'BELLAMY ONU İÇERİ ALALIM MI?'
'BU JOHN!'
'AÇIN KAPIYI'
sesler birbirine karışmıştı
kapıyı açtıklarında abimle karşı karşıyaydım

koşarak sarıldım
'biliyordum, biliyodum!' dedim ağlayarak, kan içinde kalmış yüzünün her bir yanını öptüm
'seni aradık, her yerde aradık!' dedim yanaklarımdan yaşlar süzülüyordu
'naptılar sana, ah abi' dedim vücudundaki kesiklere bakarak
bana sarıldı alnımdan öptü ve 'izin ver kendime geleyim çiçeğim' dedi
'tamam, tamam abi gemide uzandıralım seni' dedim koltuğunun altına girerek indirme gemisinin içinde hamağa uzandırdım.

ıslak bezle kanı temizleyip temiz kıyafetler giydirdim, yiyecek yedirip su içirdim, saçlarını okşadım.

Bir süre sonra Clarke içeri girdi
abimin ateşini eliyle ölçtükten sonra sordu;
'sana ne yaptılar john?'
abim anlatmaya başladı
yaptıkları işkenceleri duydugumda yüreğim dayanamadı

Bellamy bunu fark edip bana sarıldı
'sorun yok, o şimdi burada ve iyi' dedi

abim anlatımının sonuna gelince ekledi;
'bana bir şey enjekte ettiler'

Clarke şoke olmuştu

birden burnumdan kan aktı

'Aman tanrım!'
dedi Clarke
'Biyolojik savaş açtılar!' diye ekledi

birden gözümden kan akmaya başladı
Bellamy tam bana dokunacaktıki Clarke bağırdı
'DOKUNMA!'
Bellamy'nin eli havada kaldı.

'Temasla yayılıyor' dedi
tam o sırada kendimi çok kötü hissettim tam yere yığılacaktımki Bellamy beni tuttu
'TANRI AŞKINA BELLAMY BİRİMİZİN SAĞ KALMASI GEREKİYOR HASTALIĞI KAPICAKSIN' dedi Clarke
Bellamy beni hamağa yerleştirdi ve burnundan akan kanı temizledi
'çoktan kapmışım' dedi gülümseyerek
'çıldırıcam bir de gülümsüyor' dedi clarke sinir olmuş bir şekilde

içeri octavia daldı
'biri uzaydan indi! , bir kız fakat yaralı'
'finn tanıyor kızı'dedi soluk soluğa
've bir kaç kişinin burnu kanıyor' dedi
Clarke çıldırmıştı
kızı buraya getirmelerini gerektiğini onu iyileştiriceğini söyledi

salgını kapan herkesle birlikte Raven denen kızı getirdiler

kız kısa bir süre sonra kendine gelmiş fakat salgını geminin içinde olan herkes gibi o da kapmıştı

Anlaşılan kız Finn'in sevgilisiydi
Clarke kalbi kırılmış gibi duruyordu.

Tüm yalnız insanlar||The100Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin